İSMAİLBEY KÜLLİYESİ

...

“Kastamonu merkezi İsmailbey Mahallesi’nde ve Şehinşah Kayası üzerinde ilim, sanat, kültür ve insan sevgisi gibi milleti millet yapan yüce değerleri bir kompozisyon halinde gözler önüne sererek mâziden âtiye köprü misali uzanan bir külliye mevcuttur. Eski Kastamonu ile kuzeye doğru büyüyen şehrin tam ortasında bulunan külliye, beldeyi şereflendiren eserlerden birisidir.

Türk- İslâm mimarisinde bir bütünün parçaları olarak telâkki edilen cami, medrese, han, hamam ve imaret burada da en güzel şekilde kaynaştırılmıştır.

Esere adını veren ve Kastamonu’ya kazandıran İsmail Bey, Candaroğulları’nın 10. ve son emiri olarak 1443-1461 yılları arasında hüküm sürmüştür. İsmail Bey,  çok iyi tahsil görmüş, ilmi müesseselere ve âlimlere değer vermiş, ilmi ve sosyal tesisler kurmuş, zamanının en güçlü ordu ve donanmasını vücuda getirmiştir.

Padişah 2. Murat’ın kızı ve Fatih’in ablası Hatice Sultan’la evli olan İsmail Bey, akrabalık bağı olan Osmanlı Devleti ile iyi ilişkiler içinde bulunmuş, Fatih Sultan Mehmet’in arzusu üzerine komuta ettiği ordu ile İstanbul kuşatmasına katılmış, fetihten sonra da imparatora barış elçisi olarak gönderilmiştir. İsmail Bey, 1461 yılında barış yoluyla Candaroğulları Beyliği’nin Osmanlılara katılmasını sağlamış, Fatih tarafından kendisine önce Bursa Yenişehri, daha sonra da Bulgaristan Filibe Sancağı dirlik olarak verilmiştir.

İsmail Bey, Filibe’de kendi adını taşıyan caminin haziresinde medfun iken bu cami ve türbe 1914 yılında Bulgarlar tarafından yıkılmıştır.

İsmail Bey’in yazlık saltanat merkezi olarak Devrekâni ilçemizi kullanırdı. Küçük yaşta vefat eden oğulları İbrahim ve Abdurrahman’ın türbeleri Devrekâni’nin Çayırcık Köyü’nde bulunmakta idi. Ama maalesef bu türbeler günümüzde kaybolmuştur.

Caminin mermerden yapılmış, zarafeti ile gözleri okşayan taç kapısı şahanedir. Etrafı silme tekniği ile çerçevelenmiş ve geçmeli geometrik şekillerle süslenmiştir. Kapı kemerinin üzerindeki kitabe hat sanatının bir şaheseridir. İmaret, medrese, türbe, kervansaray, hamam ve şadırvandan oluşan külliye, Kastamonu’nun en sembol ve en güzel mekânlarında biridir. “ (1)

Gönül Devrekâni’deki mezarların bulunarak türbelerin yeniden yapılmasını ve İsmail Bey’in Filibe’de yıkılan türbesinin bulunarak Kastamonu’ya nakledilmesini ve kendi adıyla anılan külliyedeki türbeye defnedilmesini istiyor. İnşallah bu istekler bir gün gerçekleştirilir.

               

Yazımı aşağıdaki şiirimle bitiriyorum:

 

İSMAİLBEY KÜLLİYESİ

Kastamonu’nun gururu

İsmailbey Külliyesi,

Şehinşah kayası üstünde

 Bir Kartal yuvası gibi durur.       

 

O kartal yuvasında

Candaroğlu’nun büyük padişahı

Fatih’in kahraman komutanı,

Hazret-i Peygamberin övgüsüne mazhar olmuş o büyük asker,

 

Halkın tek sığınağı,

İyilik, ilim sahibi,

Lütuf ve keremi bol,

Tam on sekiz yıl adalet ve ihtişamla ülkeyi yöneten

Faziletli hükümdar

 

İsmailbey’i görmek isteriz.

Ama göremeyiz.

Kadere bakın ki o büyük insan,

İslâm birliği uğruna gittiği Filibe’de

Memleket hasretiyle yanmaktadır.

 

Bugün İsmailbey Külliyesi’nde dua edenler

Bir yiğidin O’nu Filibe’den alıp

Kendi yaptırdığı Kastamonu’daki türbeye getirmesini

Ve bu ayrılığın bitmesini isterler.

 

Kastamonu’nun gururu

İsmailbey Külliyesi,

Şehinşah kayası üstünde

Bir kartal yuvası gibi durur…

(1) KASTAMONU CAMİLERİ- TÜRBELERİ VE DİĞER TARİHİ ESERLER

FAZIL ÇİFÇİ / Kastamonu Belediye Başkanlığı Yayını

Etiketler :
, , ,
Diğer Yazıları

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum