UNUTULMAZ ŞARKILARIN BESTECİSİ EROL SAYAN

...

“Unutulmaz Şarkıların Bestecisi Erol Sayan” (1), Murat Derin’in Pan Yayıncılık’tan çıkan ikinci kitabının adı. Murat Derin: “Bu kitabı hazırlama kararını aldıktan sonra Erol Sayan’la ilk görüşmemizi 2015 yılının aralık ayında yaptık. İlerleyen zamanlarda cumartesi günleri öğleden sonra sanatçının Kartal’daki evinin salonundaki büyük masada Zeynep Hanım’ın hazırladığı ikramları yiyip çaylarımızı içerken görüşmelerimize devam ettik.” diyor.

Uzun süren bu görüşmeler sonunda yayımlanan “Unutulmaz Şarkıların Bestecisi Erol Sayan” kitabına yazdığı önsözde Murat Derin: “Erol Sayan’ı bu kitabın yazıldığı zamanda önemli yapan, sadece sevilen güzel şarkıların bestecisi olması değildir. Erol Sayan, bin yıla yakın mazisi olan, adına Türk Müziği, klasik Türk Müziği ya da Türk Sanat Müziği dediğimiz müzik türünün yaşayan ve üreten son büyük bestecisidir.” diyor.

Yine kitaba “Erol Bey” başlığıyla önsöz yazan Tarihçi Murat Bardakçı: “Erol Sayan ile 1970’lerin başında henüz bir lise öğrencisi iken tanıştım. Yarım asrı geçecek dostluğumuz boyunca da O’ndan istifade ettim. Hem de Türk Musikisi’nin önemli nağme bestekârlarından biri ve hatta sonuncusu olan üstadın sanat hayatındaki merhalelerine yakından şahit olma şansını buldum. Erol Bey, her şeyden önce önemli bir bestekârdır. Zamanının ötesindeki anlayışa sahip bir tanburî ve bütün bunların yanında çok iyi bir hocadır.” diyor.

Murat Derin’in kitabının ilk bölümlerinde Erol Sayan’ın memleketi, ataları, bir bestecinin büyüme macerası, Ankara yılları, Ankara Radyosu günleri, kısaca Erol Sayan’ın biyografisi ve Erol Sayan’ın anlatımıyla hatıralar akıcı bir üslûpla anlatılmış. Bu bölümlerden bazı bilgileri özetle sizlere aktarmak istiyorum:

Erol Sayan: “Klasik Türk Müziği’nin son büyük bestekârı Zekâi Dede, Kastamonu’nun ilçesi Taşköprü’den olduğuna göre hemşerisi olmakla gurur duymak hakkına sahibim.” diyerek Taşköprülü bir ailenin çocuğu olduğunu söylemiş oluyor.

Erol Sayan’ın babası Abdullah Bey, Taşköprü Ziraat Bankası’ndaki memuriyetinin ardından 1927’de Araç Ziraat Bankası’na muhasebeci olarak atanır. Erol Sayan, 17 Ocak 1936’da ailenin ikinci erkek çocuğu olarak Araç’ta dünyaya gelir. Abdullah Bey, 1939’da Akdağmadeni, 1942’de Havza ve 1942’de Tosya’ya Ziraat Bankası müdürü olarak atanır. Erol Sayan, ilkokul ve ortaokulu Tosya’da bitirir. Müziğe büyük ilgisi vardır. Annesinin hediye ettiği kaval ve ağabeyi Muharrem Naci’ye Akdağmadeni’nde Nida Tüfekçi’nin bağlama çalmasını öğretmesi üzerine Kastamonulu Tekeli Kardeşlerden alınan bağlama en büyük ilgi alanıdır.

Tosya’da lise olmadığı için Kastamonu’ya gelerek Kastamonu Lisesi’ne kayıt olur. O yıllarda Kastamonu’da müzik icra edilen Hasan Ağa’nın Kahvesi diye bir mekân vardır. Buraya gitmeye başlar ve müzik konusunda üzerinde etkisi olacak Ahmet Çavuş’la tanışır.

Babasının tayininin Ilgaz’a çıkması üzerine yatılı olarak Çankırı Endüstri Meslek Lisesi’ne girer. Müzik çalışmalarına Çankırı’da da devam eder. Artık kaval ve bağlamayı mükemmel çalmaktadır. 1953’te ilk bestesini yapar ve tanburla da ilk defa Çankırı’da tanışır.

Babasının 1954’de Ankara’ya atanması üzerine Erol Sayan, 19 yaşında Ankara’ya gelerek müzik çevreleri ile tanışır. 1955’de Ziraat Bankası’nın banka mensuplarına ait yardımlaşma sandığında işçi statüsünde çalışmaya başlar.

Ankara’ya gelmeleri sebebiyle yarım bıraktığı lise tahsilini 1956 yılında dışarıdan bitirerek Çankırı Endüstri Meslek Lisesi’nden mezun olur.

Ankara’da Musikî Sevenler Cemiyeti’ne kayıt olarak buradaki müzik faaliyetlerine devam etmeye başlar. Sadettin Öktenay’ın isteği üzerine ilk tanburuna sahip olur ve tanbur çalmaya başlar. İlk bestelerini yapar. Vedia Tunççekiç ve Dr. Recai Özdil’le tanışır ve birlikte müzik yapma imkânı bulur.

1958’de Erzurum’a askere gider. Askerlik günlerinde de Yaşar Özel, Mustafa Erses, Mete Sözer gibi asker arkadaşlarıyla birlikte müzik çalışmalarına devam eder. 1959’da terhis olup Ankara’ya döndüğünde artık besteleri radyolarda okunuyor, plaklarda yer alıyordu.

1960’da Ankara Radyosuna tanbur sanatçısı olarak girer. Repertuvar şefliği ve repertuvar hocalığı yapar. Ankara Radyosu’nda çalıştığı yıllarda yurt dışı konserlerinde görev alır.

Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulu, ODTÜ Öğrenci Birliği Türk Müziği Kulübü, Türk Ocağı İleri Saz Teşkilâtı, Ankara Musiki Derneği Koroları yanında bazı amatör koroları çalıştırır ve bu koroları yönetir. Başarılı konserler verir.

70’li yıllarda Ankara Küçükesat’taki evlerinde emekli olan babası, hasta annesi ve küçük kardeşi Necip’le beraber yaşar.

30 Ocak 1971’de Esin Hanım’la evlenir. Bu evlilikten 1972’de Emre, 1973’de Eser adlı çocukları dünyaya gelir.

1977’de İstanbul Radyosu’na tayin olur ve aile İstanbul’a taşınır. 1982’de emekli olur. Emeklilik sonrasında “Müzik Uğraşım Merkezi” adlı bir özel müzik okulunda müzik direktörlüğü yapar. 1983 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Konservatuvarı’nda hocalık yapmaya başlar. Bu görevi 2005 yılına kadar devam eder.

Murat Derin’in kitabında Erol Sayan’ın “Ölümsüz Şarkıları Nasıl Doğdu?” başlığı altında: “Cici Kız, Hatıra, İstanbul’u Artık Hiç Sevmiyorum, Hep Ağlattı Beni Kaderim, Güle Sorma O Bilmez Aşkı Sevdayı, Yoksun Diye Bahçemde, Aşk Denilen Ateşe Yanalım mı, Unutulmaz” gibi şarkıların hikâyeleri de anlatılmış.

“Dostlar, Dostluklar, Hatıralar” başlığı altında da “İsmail Baha Sürelsan, Reşat Aysu, Muzaffer İlkar, Ruşen Kam, Vecihe Daryal, Münir Nurettin Selçuk, Hasan Özçivi, Şevki Sevgin, Şekip Ayhan Özışık, Gültekin Çeki ve Alâeddin Yavaşça gibi müzik adamlarıyla ilgili hatıralar yer alıyor.

Erol Sayan’ın “101 Beste, Müziğimize Dair ve Ulusal Müziğimiz” adlarında üç eseri bulunmaktadır.

Eserdeki “Erol Sayan’ın Bestecilik ve Müzik Konularındaki Düşünceleri” ile “Erol Sayan ve Spiritüalizm” başlıklı bölümler de ilgi ile okunuyor.

2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülü, 19 Aralık 2018 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen bir törenle Erol Sayan’a verilir. Ödül töreninde Murat Bardakçı’nın çaldığı tanbur eşliğinde yine Bardakçının deyimiyle Türkiye’de adeta millî bir marş haline gelen Hatıra’yı salondaki konuklar hep birlikte söylerler:

“Geçsin günler haftalar, aylar mevsimler yıllar,

Zaman sanki bir rüzgâr ve bir su gibi aksın,

Sen gözlerimde bir renk, kulaklarımda bir ses,

Ve içinde bir nefes olarak kalacaksın.”

Murat Derin’i “Unutulmaz Şarkıların Bestecisi Erol Sayan” adlı bu değerli eser için kutluyor, Erol Sayan Ağabeyimize, eşi Zeynep Hanım ve çocuklarıyla birlikte sağlıklı, uzun ömür diliyor ve eseri müzik severlere, Kastamonulu hemşerilerime tavsiye ediyorum.(2)

-----------------------

Unutulmaz Şarkıların Bestecisi: Erol Sayan / Murat Derin

Pan Yayıncılık / 0212 227 56 75 / www.pankitap.com

Açıksöz Gazetesi’nde 2020 yılında yayınlanan bu yazı Erol Sayan’a İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından 27 Ekim 2022 Perşembe günü verilecek olan Fahri Doktora Diploması Sunulması Töreni sebebiyle yeniden yayınlanmıştır.

Etiketler :