BU ÜLKE NE ZAMAN DÜZELİR?
...
Dünya asırlardır
birçok devletin, medeniyetin kuruluşuna da, yıkılışına da şahit oldu. Gidenlerin
hepsinin bir vadesi vardı.Süresi dolan ardına bakmadan gitti.Geriye ise
kimilerinden geleceğe ibret olsun diye eserler kalırken kimlerinin esamesi dahi
unutuldu. Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan
Süleyman ile dönemin ulemalarından olan Beşiktaşlı Yahya Efendi’nin
muhabbeti ise malum ve meşhur bir hikayedir. Kanuni Sultan Süleyman devri Osmanlı’nın en muhteşem
dönemiydi. Kazanılan zaferler ile nice topraklar fethediliyor, tarihçiler o
dönemi “muhteşem yüzyıl” diye vasıflandırıyordu. Bir gün Kanuni Sultan
Süleyman; “Acaba bu muhteşem devlet nasıl son bulacak? Osmanoğulları’nın akıbeti
ne olacak ? Bu devlet nasıl, ne zaman yıkılacak?” diye derin bir düşünceye dalmıştır.
Bu sualin cevabını Beşiktaşlı
Yahya Efendi’ye yazarak sormaya karar verir. Mektubu yollar ve bir müddet
sonra Yahya Efendi’den “Neme lazım be Sultanım” yazan bir cevap gelir. Gelen
mektuptan, Kanuni Sultan Süleyman hiç bir şey anlamamıştır. Cevaptan bir şey
anlamayan Kanuni, hemen Yahya Efendi’nin dergahınagider. Dergaha vardığı
gibi; “Bu verdiğin cevapta bilmediğimiz bir
mana mı vardır? Yoksa bizi geçiştirir misin?” diye sorar. Yahya
Efendi’de “Sultanım sizi geçiştirmek ne haddimize?
Ben sorunuzu iyice düşündüm ve cevabımı açıkça yazdım” der.
Sultan Süleyman ; “Ben bir şey anlamadım! Bu devlet ne zaman yıkılır?” diye
sordum. “Neme lazım be Sultanım” diye bir cevap geldi.”
Bunun üzerine Yahya Efendi o tarihi cevabı verir;
“Sultanım!İşte cevabım o. Devletimizin sonu nasıl olur bilmem. Ama bir “Devlet Ne Zaman Yıkılır?” diye sorarsanız; devlette
zulüm artarsa, haksızlık yayılırsa, koyunları kurtlar değil çobanlar yerse, garibanların,
mazlumların, fukaraların feryat figanı göğe çıkarsa ve bütün bu olanları
insanlar gördüğü halde “neme lazım” deyip susarsa devlet o zaman yıkılır.”
der.
Rad Suresi 11. ayetinde Cenab-ı Hakk; “Bir toplum kendisindekini değiştirmedikçe Allah onlarda bulunanı değiştirmez. Allah herhangi bir toplumun başına bir kötülük gelmesini diledi mi, artık onun geri çevrilmesi mümkün değildir. Onların Allah’tan başka yardımcıları da bulunmaz.” buyurmaktadır.
Âyet-i kerîmede
temas edilen bir husus, toplumların hallerinin sonuçları ve geçerli olan ilâhî
kanundur. Buna göre bir millet, kendilerinde bulunan iyi ahlâk, güzel
duygu,düşünce ve meziyetleri değiştirip
isyana dalmadıkça, Allah onların elindeki nimetleri değiştirmez.Onları bu güzel
hal üzere devam ettirir. Fakat bir millet ahlâkını bozar, kötülük ve şerlere
dalar, kötü ahlâk, kötü duygu,düşünce ve
hasletlerle isyan yolunu tutarsa Allah da onlara lütfettiği nimetleri ellerinden
alır, perişan olurlar. Çünkü Allah, şartlar oluşup bir milleti cezalandırmak
istediği zaman onu durduracak hiçbir kuvvet yoktur.Haliyle
yönetenler ve yönetilenler birbirini tamamlamaktadır.Nitekim şu ayet, Allah’ın
kullarına verdiği nimeti onlar değiştirmedikçe Allah’ın da değiştirmeyeceğini
bildirmektedir:“Bu durum,
Allah'ın bir kavme verdiği nimeti, onlar kendilerini değiştirmedikçe
değiştirmemesinden dolayıdır. Gerçekten de Allah hakkiyle işiten, her şeyi
bilendir.” (Enfal, 8/53)
Yine hadis-i şerifte
her millet layık olduğu şekliyle yönetilir buyurulmaktadır.
Bir başka
hadis-i şerifte ise; “Bir toplumda iki sınıf düzgün olmadıkça o topum düzgün
olmaz:1- Ulema 2-Umera” buyurulmaktadır.
Dolayısıyla toplumda
bir yönüyle tabandan tavana diğer yönüyle tavandan tabana bir etkileşim
vardır.Hepsi birbiriyle bir etkileşim içindedir.
Tabi Türkiye’de
yaşayan insanlar olarak öncelikle ülkemizin durumu bizim için önemlidir.Bu
sebeple bulunduğumuz halle ilgili olarak birçok kalemin içerisinde şimdi sadece
ülkemizdeki adli vaka istatistiklerine bakalım.Adale Bakanlığı’nın
https://adlisicil.adalet.gov.tr/Resimler/SayfaDokuman/1692021162011adalet_ist-2020.pdf
sayfasında yayınlanan istatistikler var. Bütün davaların
sayıları hakkında bilgi sahibi olabiliyorsunuz.
Adalet Bakanlığı’nın
istatistiklerine 2020 yılı için baktığımızda; ülkemizde 2020 yılında 13.097.311
kişi hakkında şüpheli olarak soruşturma açılmış.80 milyonluk Türkiye’nin neredeyse 1/6’sı mutlaka adliyeleri
şüpheli olarak ziyaret etmiş.
2020'de suç çeşidi
itibariyle açılan bir kısım dava sayıları ise şöyle
olmuş:
Vücut Dokunulmazlığına Karşı
Suçlar: 454.411
Malvarlığına karşı suçlar:
438.350
Hürriyete Karşı Suçlar: 394.456
Şerefe Karşı Suçlar: 349.094
Kamunun Sağlığına Karşı Suçlar:
130.872
Anayasal Düzene ve Bu Düzenin
İşleyişine Karşı Suçlar: 33.885
Cinsel Dokunulmazlığa Karşı
Suçlar: 38.340
Cinsel dokunulmazlıkla ilgili
ayrı bir değerlendirme yaptığımızdaTürkiye'de 2020 yılında cinsel
dokunulmazlığa karşı 112 bin 811 suç işlendiği iddiasıyla soruşturma
yürütülmüş. Bunların 53 bin 329'una takipsizlik kararı verilmiş. 38 bin 340
cinsel suça dava açılmış.
Cinsel suçlardan açılan davaların
türleri ise şöyle oldu:
Çocukların cinsel istismarı:
15.213
Cinsel taciz: 14.126
Reşit olmayanla cinsel ilişki:
861
Cinsel saldırı: 8 bin 140
2020 yılında icra dairelerinde
30.384.443 icra dosyası açılmış.Yani her dosyada alacaklı ve borçlu olarak
sadece 2 kişi olsa 80 milyonluk Türkiye’de 60.768.886 kişi birbiriyle hasım
olmuş demektir.Yine 2020 yılında açılan boşanma davası sayısı ise 246.561 olmuş.
Aynı konularla ilgili Federal
Almanya Federal Emniyet Teşkilatı'nın (BKA)
hazırladığı istatistiklere göre 2020 yılında ülkede işlenen siyasi suç
eylemlerinin toplam sayısı 44 bin 692 olarak kaydedilmiş. Aşağı yukarı Almanya
ile nüfusumuz aynı.Ama bizdeki toplam adli vaka 2020 yılı için 13 milyon küsür
iken, Almanya’da bu rakam 44 bin küsür.
Bunlar basit sayılar değildir.Bunlar bu ülke insanının hali pür melalidir. Kaldı ki daha burada şuan yetki ve güç sahibi oldukları için haklarında işlem yapılamayan on binlerce kişi var.Ve burada sadece tek bir kalem var.
İşte buna göre Yahya Efendi’nin tabirine baktığımızda; ağır vergiler, adaletsiz davalar,liyakatsiz atamalar, adam kayırmacılık, boşaltılan hazine, devlet imkanlarının peşkeşi, garibanların, mazlumların, fukaraların feryadı göğe yükselmediği ve bütün bu olanları insanlar gördüğü halde bana dokunmayan yılan bin yaşasın düşüncesi olmadığı zaman devlet düzelir.
Allah encamımızı hayreylesin…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.