“Kadınların özgürce yaşadığı bir düzeni hep beraber kuracağız”
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Türkiye genelinde eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirdi....
CHP Kastamonu İl Kadın Kolları Başkanı Devrim Ezgi Şahin de
CHP İl Başkanlığı Binası Toplantı Salonu’nda basın açıklamasında bulundu. Kadın
Kolları İl Başkanı Devrim Ezgi Şahin açıklamasında; “Altı liderin imzaladığı
‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ mutabakatında, kadın istihdamıyla ilgili de
önemli politikalar var. Eşit ve adaletli bir çalışma hayatı için kadınların
güvenceli çalışması, eşit işe eşit ücret alması, iş-özel yaşam dengesinin
kurulmasına yönelik, uluslararası standartlar doğrultusunda, gerekli
düzenlemeleri yapacağız. Kısacası; bu ülkede kadınların eşit, adil, tok,
güvende ve özgürce yaşadığı bir düzeni hep beraber kuracağız. Kadınlar ve
erkekler dayanışma içinde mücadele ettikçe, hayat eşitliğe doğru akacak”
ifadelerine yer verdi.
ŞAHİN; “BUGÜN, EŞİTSİZLİKLERE KARŞI DAYANIŞMAYI YÜKSELTME
VE MÜCADELE GÜNÜDÜR”
CHP İl Kadın Kolları Başkanı Devrim Ezgi Şahin, 8 Mart Dünya
Kadınlar günü dolayısıyla yaptığı açıklamasında, tüm emekçi kadınların gününü
kutlayarak şunları söyledi; “Yeryüzünde emekçi olmayan kadın yoktur. Kadınların
üretim hayatı içinde yer almaları insanlık tarihi kadar eskidir. 19. yüzyılda
sanayi devrimi ile birlikte, yeni ve ucuz işgücüne ihtiyaç duyulmuş ve böylece
kadınlar ilk kez ücret karşılığı çalışmaya başlamıştır. O günlerden bu yana
kadınlar, kadının insan hakları için, eşit işe eşit ücret almak için, çalışma
koşullarının iyileştirilmesi için, insan onuruna yakışır şekilde yaşayabilmek
için grevlerle, direnişlerle haksızlığa ve ayrımcılığa karşı mücadele
veriyorlar. Bundan 165 yıl önce, 8 Mart 1857 tarihinde, Amerika Birleşik
Devletleri’nde, 40 bin dokuma işçisi kadının başlattığı grev, dünya tarihini
değiştirdi. İşveren tarafından fabrikaya kilitlenen direnişçi kadınlardan
129’u, çıkan yangında yaşamını kaybetti. Bu olay dünyanın her yerindeki
kadınların haksızlıklara karşı direnişini örgütledi, yaşamlarıyla bedel
ödeyenlerin hak mücadelesi hiç unutulmadı. 1910 yılında Kopenhag’da düzenlenen
İkinci Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda, ClaraZetkin’in
önerisiyle, her yıl bir günün, kadınların uluslararası mücadele günü olarak
kutlanması kararı alındı. Böylece 8 Mart, Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü
olarak benimsendi. Bugün, canlarıyla bedel ödeyen kız kardeşlerimizi anma
günüdür. Bugün, uğradıkları
haksızlıkları kabul etmeyerek kaderlerini değiştirme iradesi gösteren bütün
kadınlara saygı günüdür. Bugün, eşitsizliklere karşı dayanışmayı yükseltme ve
mücadele günüdür.”
“497 KADININ ÖLÜMÜ İLE TESELLİ OLUNMASINA İSYAN EDİYORUZ”
İstanbul Sözleşmesi hakkında konuşan Şahin, sözlerini şöyle
sürdürdü; “Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’ni fesih eden
Erdoğan, geçen hafta Türkiye’de kadın cinayeti oranının Avrupa ülkelerinden
geride olduğunu söyledi. Şu gerçeği hatırlatmak isteriz ki; 2021 yılında 217’si
şüpheli olmak üzere 497 kız kardeşimiz katledildi. 497 bir sayı değildir; 497
evlattır, kardeştir, annedir, hayattan koparılan canlardır. Biz tek bir kız
kardeşimizin şiddet görmesine, hayattan koparılmasına tahammül edemezken, 497
kadının ölümü ile teselli olunmasına isyan ediyoruz. Şiddet uygulayıp
mahkemelerde bahanelerin arkasına sığınan erkekler, iyi hal veya tahrik
indirimleri ile ödüllendiriliyor. Kız kardeşlerimizin balkonlardan aşağı
atılmasına intihar kılıfı verilmeye çalışılıyor. Katiller, cezasızlıkla
ödüllendiriliyor. Erdoğan, ısrarlı
takibin suç olacağını açıkladı; “cezası da 6 ay ile 2 yıl arasında olacak”
dedi. Oysaki Türk Ceza Kanunu’nun 96. maddesi ısrarlı takibi de kapsayan
sistematik şiddet türleri için 2 ile 5 yıl arasında ceza öngörüyor. O halde
ceza artışı yok, indirimi var! Gün artık kanunları değil, iktidarı değiştirme
günüdür. Mevcut yasalar etkin şekilde uygulansa, adalet yerini bulacaktır. Bir
kez daha sesleniyoruz: Yasalara dokunma, uygula!”
“MEVCUT TABLO KARANLIK OLSA DA BİZLER ASLA KARAMSAR
DEĞİLİZ”
Bir diğer hayati sorunun da işsizlik olduğunu ifade eden
Şahin; “Peki, ülkemiz kadın istihdamında
nerede? Türkiye’de her üç kadından sadece biri çalışma hayatının içinde yer
alıyor. Ülkemizin en işsiz kesimi genç kadınlar, en yoksul kesimi ise yaşlı
kadınlar. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin
verilerine göre, her 100 kadından sadece 17’si kayıtlı ve tam zamanlı
istihdamda yer alıyor. Yani kadınlar çalışma hayatına katılabilse bile daha
güvencesiz çalışıyor. Kadınlar aynı işi yapan erkeğe kıyasla daha düşük ücret
alıyor. TÜİK’e göre bile kadınlarla erkekler arasındaki ücret farkı yüzde 15,6.
DİSK-AR’ın raporuna göre bu fark yüzde 20.7. Kadınların sendikalaşma oranı ise
sadece yüzde 10. Mevcut tablo karanlık olsa da bizler asla karamsar değiliz.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği bir demokrasi sorunudur. Bizler, ilk seçimlerden
sonra dostlarımızla birlikte cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandırmakta
kararlıyız. Ülke sorunlarının tek bir kişinin kararıyla çözülemeyeceğini
yaşayarak, bedelini çok ağır ödeyerek gördük. Bu nedenle Güçlendirilmiş
Parlamenter Sistem ile temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı,
düşüncelerin özgürce ifade edildiği, din ve vicdan özgürlüğünün, basın
özgürlüğünün, kadın haklarının, çocuk haklarının, çevre haklarının tam
anlamıyla korunduğu özgürlükçü bir sistem inşa edeceğiz. Kadınların,
çocukların, gençlerin ve tüm vatandaşların geleceğe umutla baktığı, toplumsal
barış ve huzurun tesis edildiği mutlu bir ülkede yaşamak, hepimizin hakkıdır. Bu amaçla bütüncül
politikalar üreterek, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi inşa edeceğiz” dedi.
“KADINLARIN ÖZGÜRCE YAŞADIĞI BİR DÜZENİ HEP BERABER
KURACAĞIZ”
Kadına yönelik şiddeti durdurmakta kararlı olduklarını da vurgulayan Şahin; “İktidara geldiğimizde ilk bir hafta içerisinde İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaya koyacağız. Uluslararası sözleşmeleri ve ulusal mevzuat hükümlerini etkili şekilde uygulayacağız. Kravat taktı, efendi durdu diyerek yapılan indirimleri kaldıracağız. Faillere caydırıcı cezalar verilmesini, cezaların seçenek yaptırımlara çevrilmemesini, infazının derhal uygulanmasını sağlayacağız. İttifak olarak şu konuda da mutabıkız; eğitimde güçlü reformlar gerçekleştireceğiz. İlkokul birinci sınıftan itibaren eğitim müfredatına insan hakları ve kadın-erkek eşitliği dersleri koyacağız. Kız çocuklarının eğitim hakkını güvence altına alacak ve bu hakka erişimin önündeki tüm engelleri tek tek kaldırılacağız. Altı liderin imzaladığı ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ mutabakatında, kadın istihdamıyla ilgili de önemli politikalar var. Eşit ve adaletli bir çalışma hayatı için kadınların güvenceli çalışması, eşit işe eşit ücret alması, iş-özel yaşam dengesinin kurulmasına yönelik, uluslararası standartlar doğrultusunda, gerekli düzenlemeleri yapacağız. Kısacası; bu ülkede kadınların eşit, adil, tok, güvende ve özgürce yaşadığı bir düzeni hep beraber kuracağız. Kadınlar ve erkekler dayanışma içinde mücadele ettikçe, hayat eşitliğe doğru akacak. Kutlu olsun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz! Dayanışma olsun, yaşam dolsun, dünyaya barış getirsin” diye konuştu.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.