Kullanıcı Bulunamadı Tüm Haberleri

Artan dövizle birlikte mobilya ürünlerine en az yüzde 50 zam geldiğini söyleyen esnaflar, yeni evlenecek çiftlerin işinin zor olduğunu söyledi.

Kürkçüoğlu Mobilya çalışanı Zeynep Yalbaç; “Her geçen gün fiyatları artırmak zorunda kalıyoruz. En az yüzde 50 zamları gördük” ifadeleriyle fiyat artışlarına dikkat çekerken, Halıcılar Ticaret sahibi Çetin Akkaya da; “Şu anda bu sattığımız ürünleri alamayacak duruma geldik. Krizden dolayı, ürünleri kolayca tedarik edemiyoruz” ifadeleriyle tedarik noktasında sıkıntılar yaşadıklarını belirtti. İhya Mobilya İşletme sahibi İsa Can ise; “Bundan 3 ay önceki fiyatla şimdiki fiyat arasında dağlar kadar fark var. Ham maddeye, benzine gelen zamlardan dolayı bu işin ticaret kısmı zorlaşmaya başladı” dedi.

YALBAÇ; “HER GEÇEN GÜN FİYATLARI ARTIRMAK ZORUNDA KALIYORUZ”

Kürkçüoğlu Mobilya çalışanı Zeynep Yalbaç, en büyük avantajlarının köklü bir işletmeye sahip olmaları olduğunu dile getirerek; “80 yıldır burası iş yapıyor. Ekonomi ne kadar da kötüye gitse de tanındığımız işlerimizi devam ettirebiliyoruz. Mobilya fiyatlarına bakacak olursak, eski fiyatlarla bugünkü fiyatları karşılaştırmak elde değil. Arada büyük bir fark var. Ham maddeye gelen zamlar müşterilerimizle olan ilişkilerimizi bile etkiliyor. Her geçen gün fiyatları artırmak zorunda kalıyoruz. En az yüzde 50 zamları gördük. Sabit bir fiyat söyleyemiyorum. Çünkü her geçen gün etiketlerimizi değiştirmek zorunda kalıyoruz. Doların artmasından dolayı ister istemez maliyetler artıyor. Satış yapan firmalar ise bu durumu fiyatlarına yansıtıyor” diye konuştu.

“YENİ EVLENECEK ÇİFTLERİN İŞİ ZOR”

Evlilik hazırlığı yapan gençlere de değinen Yalbaç; “Yeni evlenen çiftlerin işleri çok zor. Bu ekonomik bunalımda yeni bir evi baştan dizmek o kadar kolay değil. İçinde beyaz eşya olmadan oturma gurubu, halısı nereden baksan 45 bin TL. Bunun içerisine beyaz eşya gurubu girerse bu maliyet daha da artar. Bu durumda gerçekten gençlerin işi de çok zor. Allah gençlerin, yeni ev kuracakların yardımcısı olsun” dedi.

“KİMSE KARAMSARLIĞA KAPILMASIN”

Zeynep Yalbaç, son olarak; karamsar olunmaması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı; “Durum stabil kalırsa, eğer dolar kuru artmazsa, toparlayacağımıza inanıyorum. Bunlar olmazsa asgari ücretin artması bile bu gidişata dur diyemez. Ne olursa olsun ben umudumu kaybetmiyorum. Hayat umuda bağlı. Kimse karamsarlığa kapılmasın.”

AKKAYA; “SATTIĞIMIZ ÜRÜNLERİ YERİNE KOYAMIYORUZ”

Halıcılar Ticaret sahibi Çetin Akkaya da, uzun süredir aynı fiyatlarla satış yapmaya çalıştıklarını belirterek; “İçinden geçtiğimiz ekonomik durum, haddinden fazla nazik. Fakat bu koşullar arttığında fabrikamız Ocak’a kadar fiyat konusunda değişime gitmemeye uğraşıyor. Fiyatlarımızda bir değişiklik yapmadık, 1 Ocak’ta bu değişikliğe gitmeyi planlıyoruz. Her guruba, her markaya göre fiyatlarımız değişiklik gösterir. 5 bin TL’lik oturma gurubu da var 10 bin TL’lik de, modele göre değişiklik gösteriyor” dedi.

“ENFLASYONUN DİZGİNLENMESİ LAZIM”

Sattığı ürünlerin yerine yenisini alamayacak duruma geldiğini ifade eden Akkaya; “Doların artması, üretici, tüketici ve satıcıyı çok büyük ölçüde etkiledi. Ama bizdeki artış gıda sektöründeki artış kadar büyük meblağlarda olmadı. Son artışlar Aralık ayı içerisinde oluştu. Kasım ayında da yüzde 10 fiyat değişikliğine gidilmişti. Ocak ayında ne kadar değişir ona net bir rakam veremem. Mühim olan sattığımız ürünlerin yerine konabilmesi. Şu anda bu sattığımız ürünleri alamayacak duruma gelmekteyiz. Krizden dolayı, ürünleri kolayca tedarik edemiyoruz. Biz piyasadan istikrar bekliyoruz. Asgari ücretin artması inşallah belirli bir kesimi de rahatlatır. Bir an evvel de enflasyonun dizginlenebilmesi lazım. Umarım her şey dilediğimiz gibi olur” dedi.  

CAN; “ÜRETİM OLMAZSA BU EKONOMİ BÖYLE GİDER”

İhya Mobilya İşletme sahibi İsa Can ise, her bütçeye uygun fiyatlarının bulunduğunu belirterek; “Şu an dolardaki artıştan dolayı her şey ateş pahası oldu. Ama bizim dükkanımızda her bütçeye uygun mobilya çeşidimiz var. 10 bin TL’ye de yatak odası takımı, koltuk takımı, yemek odası gibi ürünlerle evini döşeyebilirsin, 20 bin TL’ye de… Bu biraz da insanların bütçesine göre olan bir durum. Şükür olsun ki bu devirde masraflarımızı çıkaracak kadar işimiz oluyor. Bir şekilde çark dönüyor. Bu günün şartlarında çok para kazanacağız gibi bir umudumuz yok, kendimizi geçindirsek kafi… Fiyatlar o kadar hızlı değişkenlik gösteriyor ki, insanlara veresiye ürün satamaz hale geldik. Bir ürünü 5 bin TL’ye sattığımız zaman o ürüne zam gelince bu sefer biz zarar etmek durumunda kalıyoruz” ifadelerini kullandı.

“3 AY ÖNCEKİ FİYATLARLA ARADA DAĞLAR KADAR FARK VAR”

“Üretim olmazsa hiçbir sistem gelişmez” diyen İsa Can, konuşmasına şöyle devam etti; “Bundan 3 ay önceki fiyatla şimdiki fiyat arasında dağlar kadar fark var. Ham maddeye, benzine gelen zamlardan dolayı bu işin ticaret kısmı zorlaşmaya başladı. Ürünlerimizin bazılarında yüzde 30, bazılarında ise yüzde 50 fiyat artışı oldu. Üretim olmazsa, tarım faaliyetleri gelişmezse bu durum böyle gider. Türkiye gerek topraklarıyla, gerekse de ham madde kaynakları bakımından zengin bir ülke. Bu zenginliğin kullanılması lazım. Bazen de fiyatların artmasında dolar bahane ediliyor. Üretim olmaması dolardan daha büyük bir sorun. Üretim olmazsa tekstil de, mobilyacılık da, gıda sektörü de gelişmez.”