Nihan Kıran Tüm Haberleri

Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan canlı yayına katılan Belediye Başkanı R. Galip Vidinlioğlu, Burak Ersemiz’in sorularını yanıtladı. Kastamonu hakkında gerçekleştirilen röportajda, Kastamonu’nun geçmiş tarihi, manevi ve tarihi değerleri ile turizm potansiyelinden bahseden Başkan Vidinlioğlu; “Buram buram tarih kokan bir şehir Kastamonu. Kastamonu’suz Türkiye olmaz, Kastamonu, Türkiye’nin ta kendisidir. Kastamonu Türkiye’nin gerçekten mihenk taşıdır” ifadelerine yer verdi.

VİDİNLİOĞLU; “KASTAMONU MÜNEVVER İNSANLARIN MEMLEKETİDİR”

Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen canlı yayında Belediye Başkanı R. Galip Vidinlioğlu, Kastamonu’nun kendisi için ne ifade ettiği sorusuna şu şekilde yanıt verdi; “Kastamonu’yu tek bir kelimeyle anlatmak çok mümkün değil. Kastamonu, Selçuklu’nun iki uç beyinden bir tanesi. Osmanlı’nın koca bir sancak beyliği. Milli Mücadelemizin de olmazsa olmaz şehri, mihenk taşı. Şehitler Diyarı, Evliyalar yatağı. Hemen sağ tarafımızda Abdurrahman Paşa Lisesi var. Rıfat Ilgaz’ın ünlü eseri Hababam Sınıfı’nın geçtiği yerdir, Anadolu’nun ilk lisesidir ve halkın parasıyla kurulmuş bir lisedir. Dolayısıyla Kastamonu münevver insanların memleketidir. Hem Çanakkale hem de İstiklal Harbimizde en fazla şehidi veren ilimizdir, nüfusa kıyasladığımızda. Onun için Kastamonu olmazsa olmazımızdır. Hemen arkamızda Şerife Bacı anıtımız var. Şerife Bacı, Kurtuluş Savaşımızın en önemli sembol isimlerinden bir tanesi, destan yazan kadınlarından. Geçtiğimiz günlerde Sayın Bakanımızın katılımıyla İnebolu’dan İstiklal Yolu yürüyüşüne başladığımızda, az bir yolu yürüdüğümüzde yorulmuştuk o günün şartlarında İnebolu’dan cephaneyi alıp Küre Dağları’nı Ilgaz’ları aşacaksınız ve Ankara’ya, cepheye cephaneyi ulaştıracaksınız. Bugünkü şartlarda bile çok zor olan bir şeyi o gün hangi şartlarda gerçekleştirmişler. O nasıl bir inançtır, o nasıl bir kuvvettir” dedi.

“KASTAMONU’SUZ TÜRKİYE OLMAZ”

Kastamonu’daki tarihi yapıları da birbiri ardına sayan Başkan Vidinlioğlu; “Bir tarafımızda konaklarımız, bir tarafımızda da Mimar Vedat Tek’in çok muhteşem bir Valilik Konağı var. Az ötemizde Nasrullah Meydanımız, Münire Sultan Medresemiz, Kurşunlu Han, Cem Sultan Bedesteni, Penbe Han, Aşir Efendi Han; yani buram buram tarih kokan bir şehir Kastamonu. Kastamonu’suz Türkiye olmaz, gerçekten mihenk taşıdır. ‘Çanakkale İçinde Vurdular Beni’ Kastamonu türküsüdür. Pınarbaşılı bir erimizin cebinden çıkan şiirin rahmetli İhsan Ozanoğlu tarafından bestelenmesi ve Çanakkale Türkiye değil Kastamonu türküsüdür. Kastamonu, Türkiye’nin ta kendisidir. Özellikle Kastamonu’da turizmin çok önemli olduğunun farkına varılması, son 15-20 yıl içinde olmuştur. Özellikle konakların restorasyonuyla birlikte başlayan bir süreçtir bu. Ben de bu süreci devam ettirmek adına belediyemiz bünyesinde bir restorasyon birimi kurdum. Eski ahşap ustalarından buldum, onlardan bulmak da çok zor. Yine belediye bünyesinde özellikle hanımların ekonomiye, sosyal hayatın içine kazandırılması lazım, yöresel ürünlerimizi Sarı Konak Kadın Kooperatifimizde değerlendiriyoruz” dedi.

“GASTRONOMİDE ÇOK İDDİALIYIZ”

Coğrafi işaretli ürün sayısına da değinen Başkan Vidinlioğlu; “Biz 25’inci Coğrafi İşaretli ürünümüzün patentini aldık. Bu konuda Hatay ve Antep bizden önde. Onun haricinde biz ilk 3’e gelmek üzereyiz. Bir sürü de müracaat ettiğimiz var. Onları da alırsak ilk 3’ün içinde olacağız. Gastronomide de çok iddialıyız. Turizm deyince en önemli şeylerden bir tanesi de gastronomi. Gelirken Anadolu’nun yüce dağı Ilgaz’dan gelip geçtiniz. Kayak yapabilirsiniz, demin İnebolu’dan bahsettik 45 dakika ötede de denize girebilirsiniz. Kastamonu öyle bir yerdir. Buram buram tarih kokan bir meydan ve yine az ötemizde Anadolu’nun dört manevi kutbundan bir tanesi Şeyh Şaban-ı Veli var. Kanyonlar bölgemiz var; Valla Kanyonu, Horma Kanyonu, Ilıca Şelalesi apayrı güzellikler. Biz biraz da boğazına düşkün bir milletiz. Gittiğimiz yerlerde ne yenir diye soruyoruz. Belki başka yerlerde yemek kültürü bu kadar çok yoktur ama Türkiye’mizde çok fazla ve her yörenin de kendine ait bir takım özellikleri var. Kastamonu bu anlamda çok iddialı bir yer. Çünkü Sancak Beyliği olması hasebiyle bütün boyların temsiliyeti var. Her boy da kendi kültürüyle gelmiş.Kız Kulesi’nin tapusu Kastamonu’daydı. O kadar büyüklükte bir şehirden bahsediyoruz. Cumhuriyet kurulduğunda 330 bin nüfusu vardı, şu an 380 bin. Cumhuriyet kurulduğunda Türkiye’nin 13 milyondu şu anda 84 milyonuz. Türkiye 7-8 kat büyürken biz yüzde 10 büyüyebilmişiz. Bir sürü göç vermişiz. İnsanlar doyduğu topraklara gitmişler. İstanbul’un taşı toprağı altın demişler gitmişler. İyiliği belki şu oldu, çok fazla bozamamışız. Kastamonu hala o güzelliğini koruyor” diye konuştu.

“ÜRETMEMİZ LAZIM BAŞKA ÇAREMİZ YOK”

Pandemi sürecinin insanlığa, toprağın taşın yenmediğini gösterdiğini ifade eden Belediye Başkanı Vidinlioğlu, üretmenin önemine değindi. Kalkınmanın da en önemli şartlarından birinin üretmek olduğunu ifade eden Başkan Vidinlioğlu; “Kalkınmanın en önemli şartlarından bir tanesi, bizim de belediyecilikte anladığımız üretken belediyecilik. Üretmemiz lazım. Geçen gün Sanayi Teknoloji Bakanımızın yanına gittiğimde, ‘Başkan o fideleri sen mi vermiştin?’ dedi. Benim verdiğimi söyledim. ‘Ne fideydi onlar, ben o domatesin tadını unutamıyorum ve hala da vermeye devam ediyor, seneye de istiyorum’ dedi. Ben ilk yıl 45 bin, ikinci yıl 60 bin fide dağıtmıştım. Seneye yüz bin fide. Atalık tohumlardan… Bizim üretmekten başka çaremiz yok. Üreteceğiz, üreteceğiz, üreteceğiz. Başka türlü de kalkınamayız.  O kadar çok eksik var ki. Bizim en zor dönebildiğimiz şey zihniyet dönüşümü. Bir defa toprakla barışmamız lazım. Ben köyden gelen Ayşe teyzenin, Ahmet amcanın marketten yumurta, yoğurt almasını kabullenemiyorum. Köylere ekmek servisi yapılmasını kabullenemiyorum. Bizim üretmemiz lazım. Bu dönüşümü de birlikte gerçekleştireceğiz. Anlayışı değiştirmemiz lazım. Artık sadece tüketim toplumu olmak size çok şey kazandırmıyor. Ha bire cepten yiyorsunuz. Bir taraftan da üretmemiz lazım. Başka da çaremiz yok. Baharla birlikte umarım ışık biraz daha görünür, pandemide rahatlamış oluruz ama Kastamonu’yu mutlaka gelin ve görün. Açık hava müzesi gibi, Ilgaz’dan İnebolu’ya Cide’ye çok büyük bir alan. Çok büyük güzellikleri bünyesinde barındırıyor.