Muhalif seçmen kandırıldı
...
Sevgili okuyucularım merhaba…
Bir gün önce mutabakat metnini, altı lider imzaladı. Cumhurbaşkanı
adaylığı konusunda bir sorun yoktu.
1. Altı lider, sistemi değiştirmek için birbirlerine söz vermişti,
2. Altı lider, Erdoğan düşmanlığı konusunda anlaşmıştı,
3. Parlamenter sisteme döneceğiz diye birbirlerine söz vermişti,
4. Halkın görüşü egemen olacaktı diye millete umut verdiler...
Altılı masa, bir yılda 12 toplantı yaptı. Yediler, içtiler ama bir
aday çıkaramadılar.
Sonuç:
1. Aday belirleme bahanesiyle halkın sorunları, hem yandaş hem de tetikçi medyada dile
getirilmedi…
2. Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceğiz diye gündemi meşgul
ettiler…
3. Vatandaşın sorunlarını unutturdular…
…
Gelelim asıl konuya:
Altılı masa, iktidar olabilmesi için HDP’nin oylarına ihtiyaç
vardı. Aynı zamanda bir sorun da vardı:
İYİ Partinin tabanı, HDP ile yan yana görünmek istemiyordu. Gerçi
2018 yılında HDP ile İYİ Parti ayni belediye başkanlarına oy verdi. Yani gizli
bir ittifak vardı… Milli düşünen milliyetçiler de dolaylı olarak HDP veya
PKK’yı desteklemiş oldu…
Özet:
Milliyetçiler, İYİ Parti kanalıyla kandırıldı…
Meral Akşener’in masadan
ayrılışını beş şekilde okuyabiliriz:
1. Suçlamak ve suçlu aramak, sorumluluk almaktan kolay olduğu
için Altılı Masa kavga
ederek iktidar olmaktan uzaklaştı. Mazereti de hazır…
2. İYİ Parti, Altılı Masanın içinde kalmış olsaydı milli düşünen
Atatürkçü ve milliyetçi oyları kaybedeceğinden gelecekte tabela partisine
dönebilirdi…
3. Hem İYİ Parti hem de Altılı masa oy kaybetmemesi ve seçimin
ikinci tura taşınabilmesi ve de Altılı Masa, HDP’nin desteğini alabilmesi için
İYİ Parti, Altılı Masa ile kavga etmesi gerekiyordu…
4. İYİ Parti, Altılı Masanın içinde kalmış olsaydı merkez
sağın liderliğine hazırlanamazdı...
Altılı Masanın bu durumundan suçlu aranıyorsa Akşener ve Kılıçdaroğlu suçludur.
Kılıçdaroğlu demokrasi diye algıladığı dayatma rejimini uyguladı,
Akşener de dayatmaya karşı çıktı… Sonunda muhalif seçmen kandırıldı…
Sevgili okuyucularım,
İYİ Partinin, masadan ayrılışına sevinmeyin veya üzülmeyin… Bu bir taktiktir…
…
Algılar ve iftiralar
Gerçekten İYİ Parti, kıskaca alındığı için masadan ayrıldığını
düşündüğümüzde:
Altılı Masa tarafından üretilen algıların,
atılan iftiraların uydurma olduğunu, Akşener’in masadan ayrılması ile çok
net bir şekilde anlaşıldı…
Gelelim masadaki
restleşmeye,
Medyadan okuduklarımı naklediyorum:
Akşener ve
Kılıçdaroğlu’nun konuşması:
- Siyasi parti liderlerinin okey demesi ile olmaz. Anketten
kim çıkarsa aday gösterelim. Yani demokrasi kazansın.
- Anket araştırmasına gerek yok… Beş parti lideri onayladı…
- Bu söylem dayatmadır. Ankete gerek yoksa ve emrivaki yapılıyorsa
benim burada durmama gerek kalmadı,
- Tercih sizin…
Bu konuşmanın anlamı:
1. Aslında demokrasiye inanmıyoruz ama vatandaşı kandırmanın başka
bir çaresi yoktu,
2. Tek adam rejimi yok ama vatandaşı kandırmam gerekiyordu,
3. Ürettiğimiz algılar,
attığımız iftiralar doğru olmadığı halde vatandaşı
kandırmak için Erdoğan düşmanlığı yapmak zorundaydık.
Sevgili okuyucularım,
Akşener’in masadan ayrılması bir taktik sonucudur. Ne sevinin ne de üzülün…
Siyasilere güvenemeyeceğimizi meclisteki kavganın neticesinde ve
altılı masanın dağılması ile atılan iftiraların ve üretilen algıların doğru
olmadığını çok net bir şekilde anladık…
Sonuç:
Millet İttifakı,
seçmenini çok kötü kandırdı…
Selam ve saygılarımla…
Muhalif seçmen
kandırıldı
Sevgili okuyucularım merhaba…
Bir gün önce mutabakat metnini, altı lider imzaladı. Cumhurbaşkanı
adaylığı konusunda bir sorun yoktu.
1. Altı lider, sistemi değiştirmek için birbirlerine söz vermişti,
2. Altı lider, Erdoğan düşmanlığı konusunda anlaşmıştı,
3. Parlamenter sisteme döneceğiz diye birbirlerine söz vermişti,
4. Halkın görüşü egemen olacaktı diye millete umut verdiler...
Altılı masa, bir yılda 12 toplantı yaptı. Yediler, içtiler ama bir
aday çıkaramadılar.
Sonuç:
1. Aday belirleme bahanesiyle halkın sorunları, hem yandaş hem de tetikçi medyada dile
getirilmedi…
2. Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceğiz diye gündemi meşgul
ettiler…
3. Vatandaşın sorunlarını unutturdular…
…
Gelelim asıl konuya:
Altılı masa, iktidar olabilmesi için HDP’nin oylarına ihtiyaç
vardı. Aynı zamanda bir sorun da vardı:
İYİ Partinin tabanı, HDP ile yan yana görünmek istemiyordu. Gerçi
2018 yılında HDP ile İYİ Parti ayni belediye başkanlarına oy verdi. Yani gizli
bir ittifak vardı… Milli düşünen milliyetçiler de dolaylı olarak HDP veya
PKK’yı desteklemiş oldu…
Özet:
Milliyetçiler, İYİ Parti kanalıyla kandırıldı…
Meral Akşener’in masadan
ayrılışını beş şekilde okuyabiliriz:
1. Suçlamak ve suçlu aramak, sorumluluk almaktan kolay olduğu
için Altılı Masa kavga
ederek iktidar olmaktan uzaklaştı. Mazereti de hazır…
2. İYİ Parti, Altılı Masanın içinde kalmış olsaydı milli düşünen
Atatürkçü ve milliyetçi oyları kaybedeceğinden gelecekte tabela partisine
dönebilirdi…
3. Hem İYİ Parti hem de Altılı masa oy kaybetmemesi ve seçimin
ikinci tura taşınabilmesi ve de Altılı Masa, HDP’nin desteğini alabilmesi için
İYİ Parti, Altılı Masa ile kavga etmesi gerekiyordu…
4. İYİ Parti, Altılı Masanın içinde kalmış olsaydı merkez
sağın liderliğine hazırlanamazdı...
Altılı Masanın bu durumundan suçlu aranıyorsa Akşener ve Kılıçdaroğlu suçludur.
Kılıçdaroğlu demokrasi diye algıladığı dayatma rejimini uyguladı,
Akşener de dayatmaya karşı çıktı… Sonunda muhalif seçmen kandırıldı…
Sevgili okuyucularım,
İYİ Partinin, masadan ayrılışına sevinmeyin veya üzülmeyin… Bu bir taktiktir…
…
Algılar ve iftiralar
Gerçekten İYİ Parti, kıskaca alındığı için masadan ayrıldığını
düşündüğümüzde:
Altılı Masa tarafından üretilen algıların,
atılan iftiraların uydurma olduğunu, Akşener’in masadan ayrılması ile çok
net bir şekilde anlaşıldı…
Gelelim masadaki
restleşmeye,
Medyadan okuduklarımı naklediyorum:
Akşener ve
Kılıçdaroğlu’nun konuşması:
- Siyasi parti liderlerinin okey demesi ile olmaz. Anketten
kim çıkarsa aday gösterelim. Yani demokrasi kazansın.
- Anket araştırmasına gerek yok… Beş parti lideri onayladı…
- Bu söylem dayatmadır. Ankete gerek yoksa ve emrivaki yapılıyorsa
benim burada durmama gerek kalmadı,
- Tercih sizin…
Bu konuşmanın anlamı:
1. Aslında demokrasiye inanmıyoruz ama vatandaşı kandırmanın başka
bir çaresi yoktu,
2. Tek adam rejimi yok ama vatandaşı kandırmam gerekiyordu,
3. Ürettiğimiz algılar,
attığımız iftiralar doğru olmadığı halde vatandaşı
kandırmak için Erdoğan düşmanlığı yapmak zorundaydık.
Sevgili okuyucularım,
Akşener’in masadan ayrılması bir taktik sonucudur. Ne sevinin ne de üzülün…
Siyasilere güvenemeyeceğimizi meclisteki kavganın neticesinde ve
altılı masanın dağılması ile atılan iftiraların ve üretilen algıların doğru
olmadığını çok net bir şekilde anladık…
Sonuç:
Millet İttifakı,
seçmenini çok kötü kandırdı…
Selam ve saygılarımla…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.