Nihan Kıran Tüm Haberleri

Taşköprü’nün tarihi kimliğini yansıtan ve içerisinde pek çok bilgiyi barındıran bu müze, ziyaretçilerinden tam not alıyor. Yıllık 2 bin ziyaretçi alan Kent Tarihi Müzesi’nde ziyaretçilere, Taşköprü’ye dair ne varsa en ince ayrıntısına kadar anlatılarak, Taşköprü’nün tarihine tanıklık etmelerini sağlıyor.

Taşköprü Belediyesi’nde Arkeolog olarak çalışan aynı zamanda Taşköprü Kent Tarihi Müzesi’nin sorumlusu Arkeolog Barış Sağıroğlu, müze hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Sağıroğlu yaptığı açıklamasında, Kent Tarihi Müzeleri kavramının 20’nci yüzyılın başlarında ortaya çıktığına değinerek, bu müzelerin, ülkemizde 1900’lü yıllarda kurulmaya başladığını kaydetti. Arkeolog Sağıroğlu, 2000’li yıllardan itibaren de belediyelerin ilk kent tarihi müzelerini kurmaya başladıklarını söyledi.

“ZİYARETÇİLERİMİZ MÜZEYİ GÖRDÜKTEN SONRA HAYRAN KALIYORLAR”

Taşköprü Kent Tarihi Müzesi’nin Taşköprü’nün tarihi kimliğini yanıştan bir binada olduğunu dile getirerek şöyle konuştu; “Osmanlı zamanında yapılmış olan o dönem Redif Taburu Karargâh Komutanlığı olarak kullanılmış olan bir bina. Öncelerinde bu bina, Karadeniz’den gelebilecek tehlikelere karşı yedek askerlerin toplanmış olduğu bir merkezmiş. Askerlerin kalmış oldukları koğuşlar yıkılmış. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren de bu bulunduğumuz bina, askerlik şubesi olarak hizmet veriyor. Daha sonrasında sırasıyla SSK Dispanseri ve sağlık ocağı olarak hizmet veriyor. 2007 yılında bu tarihi binanın devri Taşköprü Belediyesi’ne geçiyor. Gerekli restorasyon çalışmaları da yapıldıktan sonra 2017 yılında Kent Tarihi Müzesi olarak hizmete giriyor. Yıllık yaklaşık olarak 2 bin civarında ziyaretçimiz oluyor. Pandemi döneminde biraz daha düştü ama ortalamaya vurursak 2 bin civarında bir ziyaretçi alıyoruz. Ziyaretçilerimiz müzeyi gördükten sonra hayran kalıyorlar. Çünkü Taşköprü’nün her anlamda önemli noktasına değinilmiş bu müzede. Ekonomik anlamda tarihi anlamda ve el zanaatlarına yönelik çok geniş bir konsept uygulanmış.”

“TAŞKÖPRÜ’NÜN TARİHİ GEÇMİŞİ PALEOLİTİK ÇAĞA KADAR UZANIYOR”

Taşköprü Kent Tarihi Müzesi’ndeki odaları teker teker anlatan Müze Sorumlusu Arkeolog Barış Sağıroğlu şunları kaydetti; “Giriş kısmımızda Taşköprü ilçesinin tarihçesi anlatılıyor. Taşköprü kronolojisinin çizelgesi yer alıyor. Burada görüyoruz ki Taşköprü ilçesinin tarihi çok eski yıllara uzanıyor. Paleolitik Çağa kadar buluntular tespit edilmiş. Burada gelen ziyaretçilerimize bu tarihi zenginliği detaylı bir şekilde anlatıyoruz. Yine giriş kısmımızda Kent Tarihi 1 ve Kent Tarihi 2 numaralı odalarımız var. Kent Tarihi 1 numaralı odamızda Pompeipolis Antik Kent’in kazı çalışmalarının anlatıldığı 3 boyutlu bir sistemimiz var. Günümüzde Pompeipolis Antik kentin yapıları bütünüyle ayakta değil. Eğer ayakta olsaydı nasıl bir düzende olurdu bunun 3 boyutlu anlatımıyla buraya gelen ziyaretçilerimizi bilgilendiriyoruz, hem de bu antik kentin eski görüntülerini görme şansı elde ediyorlar.

“DEMOKRASİNİN İLK ADIMLARI”

“Kent Tarihi 2 numaralı odamızda ise 29 Ağustos 1925’te Şapka İnkılabı sırasında Mustafa Kemal Atatürk Kastamonu’ya geldiği zaman Taşköprü’ye de geliyor. O döneme ait fotoğraflarımız mevcut. Aynı zamanda panorama bölümümüz var.  Seyyah olan William Francis Ainsworth, yaklaşık 200 yıl önce Taşköprü’ye geldiği zaman, gördükleri yerleri notlar altına alıyor ve Taşköprü’nün resmini çiziyor. Aynı zamanda yine bu odamızda, demokrasinin ilk adımının Taşköprü ilçesinde atıldığını gösteren bir belgemiz var. Taşköprü’de Demokrasinin Başlangıcı adında bir başlıkla sergileniyor. Ancak bana kalırsa bu başlık yetersiz. Sadece Taşköprü değil aslında Anadolu’da demokrasi adına atılan ilk adımlardan bir tanesi burada atılıyor. 1832-1833 yılında, ikinci Mahmut döneminde Muhtarlık Teşkilatı Taşköprü’de kuruluyor. O dönemlerde bu teşkilat yaygın değilmiş. İstanbul’un Üsküdar gibi birkaç semtinde uygulanmaktaymış. Burada sergilenen belgemizde o döneme ait Muhtarlık Teşkilatının kurulduğuna dair yayınlanan bir gazete haberi.”

“İLÇEMİZİN ADINI ALDIĞI TAŞ KÖPRÜNÜN TEMELLERİ ROMA DÖNEMİNE KADAR UZANIYOR”

“Müzemizin üst katında 1920’li yıllara ait Taşköprü’nün bir fotoğrafı yer alıyor. Yaygın olarak Taşköprü’nün 1366’da Candaroğulları döneminde yapıldığı söyleniyor. 1366’da dönemin Bizans İmparatoru, bir gezi düzenliyor. Mektubunda bahsettiğine göre bu gezi esnasında yıkık dökük Pompeipolis’e ait kalıntıların yanında bir de taştan yapılmış bir Roma köprüsünden bahsediyor. Günümüzde Taşköprü ilçesine adını veren tarihi taş köprünün temellerinin Roma dönemine kadar uzandığını söyleyebiliriz.”

“İSLAMİYET CANDAAROĞULLARI VE ÇOBANOĞULLARI BEYLİKLERİ DÖNEMİNDE BAŞLIYOR”

Yine üst katımızda bir İnanç Kültürü odası mevcut. Bu odamızda ilçemizin inanç serüveni anlatılıyor. Taşköprü ilçemiz geçmişten günümüze pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Roma döneminde en çok sevilen tanrının Zeus olduğunu görüyoruz.  Daha sonraki tarihsel süreçte Hristiyanlıkla birlikte tek tanrılı dine yöneliş var. İslamiyet ilk defa yerel halk arasında Candaroğulları ve Çobanoğulları Beyliği dönemiyle birlikte yayılmaya başlıyor. Bu inanç kültürü odamızda da bu bilgiler ışığında ziyaretçilerimizi daha detaylı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Özellikle de bir geyik boynuzumuz var burada. Geyik boynuzu, Türklerin tarih sahnesine çıkmasıyla birlikte önem kazanıyor. Mutlaka ahşap evlerin üzerinde görmüşsünüzdür geyik boynuzu. Bunun manası ise kötü ruhların içeri girmesini önlediği inancı vardır. Bilim ve müzik kısmında ise Taşköprü’ye ait olan, Cumhuriyetin ilk yıllarından kalan müzik aletleri ve deney araç gereçleri sergileniyor. Geleneksel Yaşam odamızda ise eski dönemlerdeki kadın ve erkek kıyafetleri sergileniyor. Bu konularda ziyaretçilerimizi yine detaylı olarak bilgilendiriyoruz.”

“FESTİVALLER TAŞKÖPRÜ’DE ROMA DÖNEMİNDE BAŞLIYOR”

“Festival ve Turizm odamızda, Taşköprü’deki festivaller anlatılıyor. Taşköprü Belediyesi her şeyden önce Tarihi Kentler Birliği üyesi olan bir belediye. Hem festivallere katılma anlamında hem de festival düzenleme anlamında aktif bir belediye Taşköprü Belediyesi. 2 sene önce yoğun bir katılımla Sarımsak Festivalimizin 33’ncüsü düzenledik. Ancak bizim bu festivalimizin kökeni çok daha eskiye dayandığını kazı çalışmalarında görmüş olduk. Pompeipolis Antik Kenti’nde yapılan çalışmalarda bulunan kitabemizde bu festivallerin o dönemlerde de yapıldığı yazıyor. Roma döneminde bulunduğumuz alanda bir festival yapılıyor. Bir panel havası içerisinde şenlikler düzenleniyormuş. Yani Taşköprü’de festivallerin başlangıcı Roma dönemine kadar uzanıyor diyebiliriz. Tanınmış Simalar odamızda Taşköprülü ünlü simaların eşyalarının sergilendiği bir alan sunuyoruz ziyaretçilerimize. Akabinde bir Doğal Yaşam odamız mevcut. Burada Taşköprü’de en çok görülen hayvanlar sergileniyor. Ayrıca yine Taşköprü ilçemizde çıkan mantarlar hakkında da burada bilgilendirmelerde bulunuyoruz.”

“SÜMERBANK KENDİR FABRİKASINA AİT OBJELER YER ALIYOR”

“Sanayi ve Kalkınma odamızda Taşköprü’de bulunan Sümerbank Kendir Fabrikası’na ait objeler bulunuyor. Taşköprü’de 3 tane büyük fabrika kuruluyor. Bunlardan iki tanesi üretime devam ediyor. Bunlardan biri Şeker Fabrikası, diğeri SEKA Kâğıt Fabrikası. Günümüzde olmayan ve geçmişteki en önemli fabrikalardan biri olan sosyal ve kültürel yaşama önem verildiğini gösteren Sümerbank Kendir Fabrikası. O döneme ait burada objelerimiz sergileniyor. Yine 1950’li yıllarda Taşköprü’de açık hava sineması varmış. O döneme ait sinema makinelerimiz burada yer alıyor. Gelen ziyaretçilerimiz burada bu objeleri görme imkanına sahip.”

“MAKETLERLE EL ZANAATARI ANLATILIYOR”

“Müzemizin en alt katında ise el zanaatları bölümü mevcut. Burada Taşköprü’de yapılan ve kaybolmaya yüz tutmuş el zanaatları maketlerle gelen ziyaretçilerimize anlatılıyor. Bu el zanaatları içerisinde sarımsağın topraktan satışa kadar olan serüveni maketler aracılığıyla ziyaretçilere anlatılıyor. Bunun dışında bakırcılık odasında, bakırcılık malzemeleriyle oluşturduğumuz oda konseptinde bu mesleğin atmosferine giriyor. Kendirden urgan yapımı da yine maketlerle canlandırmasını yaptığımız odada gelen ziyaretçilerimize anlatılıyor. Bir diğer el zanaatımız olan tarihi sıkı yöntemi anlatılıyor. Marmelat yapımında bu yöntem kullanılarak yapılırmış. Son olarak da der, tabaklama anlatımının yer aldığı dericilik odasında, oluşturulan maketlerle gelen ziyaretçilerimize mesleğin incelikleri anlatılıyor.”

“TAŞKÖPRÜ’NÜN TARİHİNİ MERAK EDENLERİ MÜZEMİZE BEKLİYORUZ”

Taşköprü Kent Tarihi Müzesi SorumlusuArkeolog Barış Sağıroğlu, son olarak; “Taşköprü Belediyesi’ne bağlı Kent Tarihi Müzemiz gerçekten Taşköprü’nün tarihi anlamda güzide mekânlarından biri. Taşköprü’yle ilgili olarak geçmişe yönelik birçok bilgi veriyor. Tarihe meraklı, Taşköprü’yü merak eden herkesi Taşköprü Kent Tarihi Müzemize bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.