
"Yol yakınken bu yanlıştan dönün"
Türkiye Kamu Sen Kastamonu İl Temsilciliği Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi....

Kastamonu Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Vekili ve Türk Sağlık
Sen Şube Başkanı Cengiz Büyükkapucu yaptığı açıklamada; "Türkiye Kamu-Sen
olarak Temmuz ayında memur maaşlarına yapılan artışların yetersiz ve eksik
olduğunu ifade ediyoruz. Emekliliğe yansımayan, adaletsizliği artıran, verilen
sözleri tam olarak karşılamayan böyle bir uygulamayı kabul etmiyoruz. Yol
yakınken bu yanlıştan dönülmeli" dedi.
"GERÇEK AÇIKLANANDAN FARKLIDIR"
İl Temsilcisi Vekili
Büyükkapucu, konuşmasında depremde hayatını kaybeden 2 bin memur ve 50 bin 600
insan ile görev başında şehit olan kamu görevlilerini rahmetle anarak başladı.
Büyükkapucu devamında kamu görevlilerine yapılan zam konusuna değindi.
Büyükkapucu konuşmasında şunları kaydetti; "Bilindiği gibi kamu
görevlilerine 2023 yılının ikinci yarısı için yapılacak artış rakamlarına
ilişkin kanun teklifi TBMM’ye sunulmuştur. Buna göre 2023’ün ilk 6 ayında
ortaya çıkan yüzde 11,77 oranındaki enflasyon farkı ve 2021 yılı toplu
sözleşmesinde yer alan yüzde 6’lık artışın (kümülatif yüzde 17,55) üzerine 8
bin 77 TL’lik seyyanen zam yapılmasını içeren bir kanun teklifi hazırlanmıştır.
Bu teklifle en düşük dereceli memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltildiği ifade
edilmektedir. Halbuki gerçek açıklanandan farklıdır. En düşük dereceli memur
maaşını 22 bin TL seviyesine yükseltmek için belirlenen kriter en düşük işçi
maaşına mayıs ayında yapılan artışlar olmuştur. Mayıs ayında İmzalanan toplu
sözleşmeye göre en düşük işçi maaşı Ocak 2023 itibarı ile çıplak olarak 22 bin
TL olmuştur. Bu rakam üzerine temmuz ayında yüzde 15 daha artış yapılacaktır.
Ama en düşük dereceli memur maaşı hesaplanırken aile yardımı ve çocuk parası da
dahil edilmiş; çıplak ücret yerine giydirilmiş ücret dikkate alınmıştır. Yani
en düşük işçi maaşı çıplak olarak ocak ayında 22 bin TL olmuşken, en düşük
memur maaşı sosyal yardımlarla birlikte ancak temmuz ayında 22 bin TL
seviyesine gelebilmiştir. Gerçekte 15’inci derecenin 1’inci kademesindeki bekar
bir memurun maaşı 10 bin 400 TL dolayındadır. Buna göre en düşük dereceli bekar bir memurun
maaşı, yapılacak artışlarla temmuz ayında 22 bin TL değil 20 bin 300 TL
olacaktır. Bu rakam ifade edilenden bin 700 TL daha düşüktür. Ocak ayında 22 bin TL olan en düşük işçi
maaşına ise temmuz ayında yüzde 15 oranında bir zam daha yapılacak ve 25 bin
300 TL’ye yükselecektir. Böylece en düşük işçi maaşı ile en düşük memur maaşı
arasında 5 bin TL fark olacaktır. Buradan anlaşılacağı üzere en düşük işçi
maaşı ile en düşük memur maaşı eşitlenmemiş, var olan adaletsizlik devam
ettirilmiştir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın
en düşük memur maaşının en düşük işçi maaşından aşağıda olmayacağı sözü tam
olarak karşılık bulmamıştır. Bu nedenle
memur maaş artışlarının yeniden hesaplanması gerekmektedir.
"İLAVE EK ÖDEME
UYGULAMASIYLA BU ADALETSİZLİK BİR KAT DAHA ARTACAKTIR"
Büyükkapucu sözlerini şöyle sürdürdü; "Ayrıca bu
artışın sağlanması için memurlara 8 bin 77 TL ilave ek ödeme verilmesi
öngörülmektedir. Bu ek ödemenin taban aylığa yapılması ve emekliliğe de
sayılması gerekmekteydi. Ancak getirilen
düzenleme ile 8 bin 77 TL’lik ödemenin emekliliğe sayılmayacağı öngörülmüştür. Hali hazırda bir memur, emekli olduğunda
çalışırken aldığı maaşın yarısı kadar emekli maaşı alabilmektedir. İlave ek ödemenin de dahil edilmesiyle
birlikte bir memur emeklisi, çalışırken aldığı maaşın üçte biri dolayında
emekli maaşına hak kazanacaktır. Öyle
ki, 22 bin TL’lik en düşük dereceli memur maaşı içinde, 11 bin 128 TL’lik kısım
emekli maaşı hesabına dahil edilmeyecektir. Eğer bu teklif yasalaşırsa emeklilik
sisteminde var olan adaletsizlik daha da büyüyecek, emeklilik, memurlar
açısından tam anlamıyla bir kâbusa dönüşecektir. Bu karar emeklilerimizi yaşadıkları dar boğaza
mahkûm edecek bir uygulama olmuştur. Unutulmamalıdır ki, memur emeklisi maaşı,
Bağ-Kur ve SSK emeklilerinden farklı olarak güncel memur maaşlarıyla doğrudan
bağlantılı şekilde hesaplanmakta, memur maaşı içerisinde emekliliğe sayılan ve
sayılmayan unsurlar bulunmaktadır. Yıllardır,
memur maaşı içinde olup da emekliliğe sayılmayan unsurların fazlalığı nedeniyle
memur emeklileri büyük bir haksızlığa maruz kalmaktadır. İlave
ek ödeme uygulamasıyla bu adaletsizlik bir kat daha artacaktır. Bu nedenle
yapılan bu yanlıştan derhal dönülmeli, ilave ek ödemenin de emekliliğe
sayılması için kanun teklifinde gerekli değişiklik yapılmalıdır. "
"HENÜZ ÖDENMEMİŞ
MAAŞLAR DAHİ ERİMEYE DEVAM EDİYOR"
Büyükkapucu, yaşanan ekonomik gelişmeler ve memurların alım
gücündeki erimeye de değinerek; "Bununla birlikte yaşanan ekonomik
gelişmeler ve memurların alım gücündeki erime dikkate alındığında; ilave ek
ödemenin emekliliğe yansımayacağı hesaba katıldığında yapılan bu artışı olumlu
bulmamız ve kabul etmemiz mümkün değildir. Öyle ki, Sayın Cumhurbaşkanının 11
Mayıs 2023 günü en düşük memur maaşının 22 bin TL’ye yükseltileceği yönündeki
açıklamaları, asgari ücret düzeyinde maaş alan kamu çalışanlarını umutlandırsa
da o günden bugüne ekonomide yaşanan gelişmeler, yapılacak bu artışın da kamu
çalışanlarının zararını telafi etmeye yetmeyeceğini göstermektedir. 11 Mayıs’ta dolar kuru 19,5 TL, euro 21,45 TL,
1 gram altın 1273 TL seviyelerindeydi. Şimdi ise dolar 26 TL, euro 28,40 TL, 1
gram altın se 1610 TL olmuştur. Açıklamanın
yapıldığı gün, 22 bin TL karşılığı 1125 dolar, 1026 euro etmekte, bu miktarla
17,3 gram altın alınabilmekteydi. Bugün
ise 22 bin TL karşılığında 844 dolar, 773 euro ya da 13,6 gram altın
alınabilmektedir. Dolayısıyla
memurlarımıza vadedilen artış daha yapılmadan erimiş, 22 bin TL; alım gücü
bakımından 11 Mayıs’tan bugüne 281 dolar, 253 euro ve 3,7 gram altın
kaybetmiştir. Hal böyle olunca henüz
ödenmemiş maaşlar dahi erimeye devam etmektedir. Bu gerçekler dikkate alındığında Türkiye
Kamu-Sen olarak talebimiz, en düşük dereceli memurun çıplak maaşının 22 bin
TL’ye yükseltildikten sonra, üzerine 2023 ikinci dönem zammı olan %6 zam
verilerek üzerine enflasyon farkının uygulanması, buna ek olarak da refah payı
verilmesi ve bu artışların bütün memur ve emeklilere aynı şekilde yansıtılması
yönündedir. Ayrıca, farklı kurumlarda
özel kanunları çerçevesinde görev yapan sözleşmeli personelin ilave ek ödemeden
faydalanamamaları söz konusudur. İstisnasız
bütün kamu çalışanlarının ilave ek ödemeden faydalanması için teklifte düzenleme
yapılmalıdır. Ücret gruplarında tavan
uygulaması nedeniyle getirilecek ilave ek ödemeden faydalanamayacak 399 sayılı
KHK’ya tabi çalışanlar için ücret gruplarının tavanlarında yeni bir düzenlemeye
gidilmelidir. Teklifte 8 bin 77 TL’lik ilave ek ödemenin yürürlük tarihi 15
Temmuz 2023 olarak belirlenmiştir. Böyle olunca memurlarımız 1 Temmuz itibarı
ile hak kazandıkları zamlı maaşa rağmen ilave ek ödeme için 15 günlük fark
alamayacaktır. İlk defa memur maaşına yapılan artışlar içinde bir kalemin
yürürlüğü farklı bir tarih olarak belirlenmiştir. Bu nedenle teklifin 13'ncü
maddesi ile getirilen ilave ek ödemenin yürürlük tarihinin de 1 Temmuz 2023
olarak değiştirilmesi gerekmektedir.
"BÖYLE BİR
UYGULAMAYI KABUL ETMİYORUZ"
Büyükkapucu son olarak şunları kaydetti; "Genel olarak
değerlendirildiğinde doğurduğu adaletsizlikler çerçevesinde Türkiye Kamu-Sen
olarakTemmuz ayında memur maaşlarına yapılan artışların yetersiz ve eksik
olduğunu ifade ediyoruz. Emekliliğe yansımayan, adaletsizliği artıran, verilen
sözleri tam olarak karşılamayan böyle bir uygulamayı kabul etmiyoruz. Yol
yakınken bu yanlıştan dönülmeli, maaş artışlarıyla ilgili ifade ettiğimiz
düzeltmeler TBMM’de mutlaka dikkate alınmalı, teklif revize edilmelidir. Türkiye
Kamu-Sen olarak sıraladığımız bu aksaklıkların düzeltilmesi için her türlü
girişimde bulunacak, her platformda mücadelemizi sürdüreceğiz."
TRAKTÖRLÜ GÖNDERME
Öte yandan meydana getirdikleri 3600 marka traktörle 3600 ek
göstergeye dikkat çekildi. Konuyla ilgili; "3600'ün sadece traktör markası
olarak kalmasını istemiyoruz" denildi.
(Nihan Kıran)
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.