CNGHABER Tüm Haberleri

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamaları şöyle:

"AFAD'IN PERSONEL SAYISI 7 BİN 300"

"Kurtarma ekiplerimizin ortaya koymuş olduğu büyük mücadele çerçevesinde onlara minnettarız. Bu masanın etrafında 25 çalışma grubuyuz. AFAD'ın personel sayısı 7 bin 300'dür. Takdir edilir ki 7 bin 300 personel ile herhangi afeti yönetmek mümkün değildir. AFAD bir koordinasyon kuruludur. 25 grubun her biri arama kurtarma, beslenme, haberleşme, sağlığa kadar birçok paydaşı var.

Çevre ve Şehircilik'ten Sağlık Bakanlığı'na kadar, uluslararası çalışma olduğu için Dışişleri Bakanlığımız, belediye başkanlığımızdan il emniyet ve jandarmaya kadar; AFAD'ın kendi çalışma gruplarından DSİ, Karayolları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, gönüllülere, sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimlere kadar AFAD bu masanın etrafında koordine ederek tüm kurumların bütün gücünü sahada yansıtan koordinasyonun adresi.

Bugüne kadar yangın, deprem, selleri aynı anlayışla hep birlikte idare ettik. Bu masa bütün afetlerde toplanır, netice itibariyle bu masanın ortaya koyacağı problemlerin, işin yürütümü, süreci tam anlamıyla bu masada değerlendirilir, milletimizin, insanların bir bölgenin karşı karşıya kaldığı afet yönetilmeye çalışır.

"ENKAZLARIN KALDIRILMASI ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NIN YÖNETİMİNDE"

Jandarmanın, Emniyet'in, Diyanet'in mobil aşı vardır ama afet anında Kızılay'ın koordinasyonundadır. Hepsinin kamyonu vardır ama enkazların kaldırılması Çevre Şehircilik Bakanlığı'nın yönetimi altındadır.

Aile Bakanlığı bütün kurumların psiko-sosyal destek çalışanları onun yönetimi altındadır. Şu anda sahada 300 bine yakın bir çalışan var ve herkes büyük seferberlik halindedir. Arkasında hazırlık bambaşka bir şeydir. Bütün milletimize şunu ifade etmek isterim; devlet ve sivil toplum bütün kitlesiyle AFAD koordinasyonuyla çalışıyor.

AFAD sağlıkta, arama kurtarmada, poliste, jandarmada, güvenlikte, Mehmetçikte. Her birinde ortaya çıkan çalışmayı devletin kendi koyduğu kural çerçevesinde yönetimdir. Burada bunu sağlayan unsur olarak talepleri ölçen, onları karşılayan, akut sorunları çözmeye çalışan hem yerelde hem makro planda çözmeye çalışan bir unsuru ortaya koymaktadır.

Bu tip büyük olaylarda özellikle çalışma gruplarımızın üzerinde burada arkadaşlar burada olması lazım. Burada bakan yardımcılarımız, valimiz, genel müdürümüz var. Her birimiz Türkiye'nin her tarafına dağılmış durumdayız.

"KAHRAMANMARAŞ'A 1113 TIR GELDİ"

Tarihin en büyük afetiyle karşı karşıya kaldığımız herkesin kabulüdür. Bunu yönetmek için çaba sarf ettiğimize hem Allah hem milletim şahittir. Kahramanmaraş'ta 4 bin 497 enkaz kaldırıldı. 308 enkazda arama kurtarma devam etmektir. Afşin, Andırın, Ekinözü arama kurtarma bitti. Elbistan'da 9 enkaz kaldı. Onlarda da yarın itibariyle sona erecek.

Göksun'da bitti. Nurhak'ta bir tek binada arama kurtarma devam ediyor. Yarın oraya bir köpek daha gönderilecek, bir cihaz gönderilecek. Onun üzerinden son değerlendirme yapılacak. Pazarcık, Türkoğlu'nda arama kurtarma çalışma bitti.

Kahramanmaraş'a 1113 tır geldi. Bir afetin ölçeğine göre ilk 3-4 gün depolar dahil olmak üzere o şehir veya yayıldığı alan dahil olmak üzere bütün o bölge için gönderilen lojistik o bölgeye dağıtılır. Bir taraftan arama kurtarma çalışması devam eder ve herkesin ihtiyaçları giderilmek zorundadır.

Birinci gün buradaydık, sabah 09.00 itibariyle. Ertesi sabah yollar kapalı olduğu için, ekmek fırını çalışmadığı için buradaki tüm marketleri polis marifetiyle açtık, vatandaşlarımıza birer poşetle beraber verdik ve içindeki malzemeleri vatandaşımız sıraya girdi, hepsine verdik ve olağanüstü durumun ihtiyacını o gün için karşıladık.

"ELİNİZDE NE KADAR MALZEME VARSA GÖNDERİN"

Deniyor ki, "1114 TIR geldi, 713'ü ilçelere dağıldı, diğerleri depolara konuldu. Artık göndermeyin" Arkadaşlar, elinizde ne kadar malzeme varsa gönderin. Milyonlarca insan var bu bölgede ve her birinin aşa ihtiyacı var. Malzeme bulmakta yarın öbür gün zorlanacağız. İlk önce malzeme geldi, depolara aldık, ilçelere gönderdik, mahallelere ve köylere gönderdik.

Kahramanmaraş'ta yol ve havadan karadan ulaşamadığımız köy söz konusu değil. 30 ekip sağlık araçları köylere gitti. Jandarmamız bütün köylere ulaştı. Yardım götüren özellikle vatandaşlarımızı bireysel olarak gelenleri köylere yönlendiriyoruz. Yaklaşık 100'ün üzerinde araçlarla malzeme dağıtıyoruz.

"30 BİN ÇADIR KURULDU"

Burada mümkün olduğu ölçüler içinde iaşenin aksamaması lazım. Malzeme iki üç gelmedikten sonra aziz milletimizin yüce gönüllülüğü ile bütün bölgeye malzeme aktı, pik noktasına ulaştı.

Şu anda bekleyen tır söz konusu değil, depolarımız malzeme bekliyor. Burada bugün gelen heyetler vardı. Her birine söyledim. Kuru gıda dahil hijyen malzemeleri dahil özellikle diğer malzemeler dahil özellikle aşhanede kullanılacak gıda malzemelerin her birine ihtiyaç vardır.

Sayın Cumhurbaşkanımız 1 yılda konutların teslim edileceğini kamuoyuna deklare etti. 1 yıl boyunca burada hiçbir mağduriyet yaşatmamamız lazımdır. Şu ana kadar 30 bin çadır kuruldu. Kahramanmaraş için söylüyorum. Bu çadırların her birinde yönetimler var. 10 öğretmenimiz buradaki yönetimi devam ettirmektedir.

Her çadır şehrimizde çocuk oyun grubu kuruyoruz. Aynı zamanda Diyanetimiz var. Ezan okunacak, namaz kılınabilecek. Hepsi buradaki masa etrafında grupların ortaya koymaya çalıştıkları tezahürüdür. Okullarda 48 bin, spor salonlarında 11 bin 500 vatandaşımız kalmaktadır.

"SOLUNUM YOLU VE BAĞIRSAK ENFEKSİYONU DURUMU GEÇMİŞTEN FARKLI DEĞİL"

240 bin 688 kişinin barınma ihtiyacını şu an karşılıyoruz. Şu ana kadar günlük Kızılay'ın koordinasyonunda yürüyen beslenme grubunda 500 bin kişilik yemek veriyoruz. 1513 gönüllü arkadaşımız tüm gruplara yardımcı olarak çalışmalarını yürütüyor. Burada 40 bin kişi çalışmaktadır.

Sağlıkta hastanelerimiz çalışıyor. Sahra hastanesi ve eczanesi var. Burada birtakım hastalarımızı da özellikle kanser gibi hastaları başka illere hemen sevk ettik. Hocalarımız burada ne söylüyorlarsa anında yerine getirmeye çalışıyoruz. 30 ekip köylerde arama tarama yapıyor.

Açılabilecek aile sağlık merkezleri açıldı Şu anda Kahramanmaraş'ta solunum yolu ve bağırsak enfeksiyonu geçmişten farklı bir durumu yoktur. Özellikle bunu ifade ediyorum.

"YAŞADIĞIMIZ TEK GÜVENLİK SORUNU YAĞMACILIK DEĞİL, YALANCILIK"

1250 ton yemi Tarım Bakanlığımız köylere göndermiş durumdadır. Köylerde ölen hayvanlar var. Bu hayvanların hem gömülmesi ve diğer işlemlerin tamamı bakanlığın koordinasyonunda sürmektedir.

Güvenlik açısından ifade etmek istiyorum; Kahramanmaraş merkezli deprem afetini yönettiğimiz süreçte yaşadığımız tek güvenlik sorunu yağmacılık değil yalancılıktır. Allah hepimizi muhafaza etsin bundan.

Belki 1 dakika farkla Cenab-ı Hak nasip edecek bir insan kurtulacak. Bunun hepimiz farkındayız. Çocuklardan, yaşlılara, engellilere kadar herkese uzanmaya çalışıyoruz.

Biz yangın, sel afeti yönettik. Bu afet, bu deprem bütün bunların kat be kat üstündedir. Ebrar sitesinde ölen sayısı Elazığ depreminde ölen sayısının 6 katıdır. Burada büyük bir afet olayı ile karşı karşıya kaldığımızı bir kere daha huzurunuzda ifade etmek istiyorum.

Şu anda bu bölgede 80 binle birlikte şu anda 5 bin bekçi çektik. Bu 5 bin bekçi sürekli gece dolaşacaklar 10 ilde. 31 Ocak'tan 5 Şubat'a kadar Türkiye'de malvarlığına karşı meydana gelen 9 önemli suçta toplam sayısı 744'tür. Depremden bugüne kadar 6 Şubat'la 13 Şubat'ta meydana gelen olay sayısı 510'dur.

"YAKIT BEDELİNİ KARŞILAYACAĞIZ"

Biz Kahramanmaraş'ta yağma görmedik. Ama Türkiye'de zihni yağmalanmış insanlar afetle karşı karşıya kalan aziz vatandaşlarımızı istiskal, istismar etmek için ülkemizin bu acı ve zor gününü istismar etmek için elinden gelen her şeyi yapıyorlar.

Biz hem onları yalanlayacağız ve işimize bakacağız. Onları da Allah'a havale ediyoruz. Milletimize doğruları anlatıyoruz. Elbette birkaç çift lafımız olur ama işimiz bittikten sonra. 29 bin hemşehrimizi buradan sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları çerçevesinde oluşan başka illere gitmeyi kabul eden, arzu eden vatandaşlarımızın tahliyesi havalimanı ve otobüslerle gerçekleştirildi.

Kahramanmaraş'tan başka ile kendi aracı ile gitmek isteyenin yakıt bedelini karşılıyoruz.