Kullanıcı Bulunamadı Tüm Haberleri

“ŞEHRİN İÇİNDE TEHLİKE ARZ EDİYOR”

Sündüz Sarıahmet, eski Devlet Hastanesi yolunda tırların çok geçtiğini dile getirerek; “Endüstri meslek lisesinin altı,eski devlet hastanesinin yolu tır yatağı oldu şehrin içinde tehlike arz ettiğini düşünüyorum. Çünkü çok eğimli bi yol, buranın altı benzinlik ,iki tane okul ve yerleşim yerleri mevcut. Büyük araçların frenlerinin patladığını duyuyorum çoğu zaman, çok endişe duyuyorum. Doğma büyüme Saraçlar Mahallesinde oturuyorum. Buradan benzinliğe tanker uçtuğunu bilirim. Belediye başkanından isteyim bu alanın düzenlenmesidir” dedi.

“LİSEDE OKUYAN KIZ ÖĞRENCİLERE BURS YARDIMI YAPILABİLİR”

Kastamonu Belediyesi’nin kız öğrencilerine yönelik burs verilmesi gerektiğini belirten Nilsu Şengül; “Belediye Başkanı benim bildiğin kadarıyla burs vermiyor. Bu anlamda lisede okuyan kız öğrencilerine burs yardımı yapılabilir. Birde Kastamonu da biraz daha etkinlikler yapılsın istiyorum öğrenciler yönelik, konserler olabilir,eğlenebileceğimiz sanatçılar gelsin isterdim” diye konuştu.

“HASTANE ÇOCUKLARLA DOLU”

Şehrin temizliği konusunda biraz daha dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Fatma Dilömeroğlu ise; “Belediye Başkanından şehrimizin temizliğini isterim. Maskesiz dışarı çıkamıyoruz. Her yere gidiyoruz mikrop kapıyoruz. Bunun yanı sıra sularımızda hastalık yayıyor. Çocuklarımız hep ishal oluyor. Bu gün hastaneden geliyorum ve hastane çocuklarla dolu” dedi.

“MEZAR YERİ İSTERDİM”

Seher Sabitoğlu, ‘Kastamonu Belediye Başkanı’ndan bir şey isteseydiniz bu ne olurdu?’ sorusuna şöyle yanıt verdi; “Belediye Başkanından kendim için ne isterim ki. Yaşlandım gelmişim 75 yaşına bu yaştan sonra ben ondan ne isterim. Bana Budamıştan mezar yeri versin o kadar ben bişey istemiyorum. Ölünce bizim parayı oraya koyma şansımız yok. Kaç para alacakları belli değil. 500 mü? alacaklar, 1 milyar mı? İki milyar mı ? Ne alacaklarsa. Benim o parayı öldükten sonra ödeme şansım yok. Oğlum yok, üç tane kızım var. Kızlarımda kocalarından boşandılar şu anda, onlarda benim maaşımı bölüyorlar. Ben yarım gibi bir şeyim ben. Oturduğum yerden bahsedersek vallahi toprağın üzerinde oturuyorum. Kapıcı dairesindeyim şu anda. Niye mezar istedim. Ben ölünce nereye koyacaklar beni. Kimsesiz mezarlığına mı koyacaklar? Kendi mezarımız dururken. Niye paralı yapmışlar? Orası dağ, köy. Şu anda paraya döndü her yer.” (Banu Türkmenoğlu/Özgür Kaya )