Nihan Kıran Tüm Haberleri

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, BRTV ekranlarında katıldığı programda Zafer Acar’ın sorularını yanıtladı. Başkan Vergili, yaklaşan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesinde siyasete dair önemli açıklamalarda bulundu.

VERGİLİ; “BEN BİR YERE TALİP FALAN DEĞİLİM”

Kendisinin milletvekili adaylığı gibi bir düşüncesinin asla olmadığını ifade eden Karabük Belediye başkanı Vergili, ‘Kırmayacağım ve sözünden çıkmayacağım tek kişi’ olarak tanımladığı Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den bu konuda bir talimat gelmesi halinde ise hayır diyemeyeceğini ifade etti. Vergili, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı; “Ben bir yere talip filan değilim. Adayda değilim. Düşünmüyorum da. Ama erken konuşmakta doğru değil, çünkü bizim bir parçamız da siyaset. Tabi biz bundan sonra siyasetin içerisinde, Karabük’e hizmetle ilgili noktalarda ömrümüzün sonuna kadar olacağız. Ben milletvekili ya da belediye başkanı olayım ya da olmayayım hiçbir şey fark etmez, Karabük’ün meseleleriyle sonuna kadar ilgileniriz. 12 yıldır çok güzel hizmetler yapıyoruz. Her şeyden önce bakış açılarını değiştirdik. Belki Karabük’ün belli bir kesimi kabul etmez ama yapmış olduğumuz hizmetlerle bölgemizi etkiledik. Çok arkadaşımız geldi çalışmalarımızı inceledi. Kimilerine de projelerimizi verdik. Şunu samimi olarak söylüyorum; benim milletvekili adaylığı diye bir düşüncem yok, söz konusu da değil. Ancak dediğimiz gibi bizim işimizin bir kısmı da siyaset. Son dakika ne olacak bilemem. Benim isteğim dışında bir karar verilirse buna da bir şey diyemeyebilirim. Ben kırmayacağım, sözünden çıkmayacağım tek kişi genel başkanımız, liderimiz sayın Devlet Bahçeli’dir. Aynı durum belediye başkan adaylığı içinde söz konusu. Ama ben siyasetin içince olacak mıyım, partimin görüşleri çerçevesinde çalışmalara devam edecek miyim? Tabi ki evet. Ben, Sayın Genel Başkanımın talimatları doğrultusunda çalışmalarıma devam edeceğim” dedi.

“NİYETİM KENDİ İŞİME VE TORUNLARIMA BİRAZ DAHA FAZLA VAKİT AYIRMAK”

Belediye seçimleri için uzun bir dönem olduğunu belirten Vergili açıklamasını şöyle sürdürdü; “Ben bu süre içerisinde bizden sonra bizim gibi Karabük’e 15-20 sene hizmet edecek genç bir arkadaşın çıkmasını arzu ederim. Önümüzdeki zaman içerisinde de bunu yakalamaya çalışacağız. O zaman benim yaşım 65’e geliyor. Ben o zaman biraz geriye çekilip, Karabük’ün büyük problemleriyle ilgili görüşmeler sağlayabilir, bazı kurumlar arasında uzlaşmacı olabilir, kısacası Karabük ile ilgili her konuda rol alabilirim. Benim niyetim kendi işime ve torunlarıma biraz daha fazla vakit ayırmak. Sağolsunlar arkadaşlarımız bizleri milletvekilliğine de layık görüyor, belediye başkanlığına da. Bunları düşünen arkadaşlara teşekkür ediyoruz. Ben şimdiye kadar Milliyetçi Hareket Partisi dışında siyaset yapmadım, yapmayı da düşünmedim. Düşünseydim yapabilirdim. Zamanında bize Ak Parti’den de teklif geldi. Ben kendilerine bizim yerimizin MHP olduğunu söyleyerek anlayışla karşılamalarını rica ettim ve onlarda bizi anlayışla karşıladı. Ancak partimiz bir karar alırsa, farklı bir metot uygularsa ve seçime müşterek girilecek derse ben o kadar doğrultusunda hareket ederim. Bunu seçim kampanyası için söylüyorum, aday olurum anlamında söylemiyorum. Benim Milliyetçi Hareket Partisi dışında bir siyasetim ya da seçim çalışmam olmaz, ancak Sayın Genel Başkanımızın aldığı kararlara da uymak mecburiyetim vardır.”

“BÖYLE BİR ŞEY OLMASI SÖZ KONUSU BİLE DEĞİL”

Son günlerde memleketi Kastamonu’dan aday olacağına dair ortaya atılan iddialara da cevap veren Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Kastamonulu olmaktan gurur duyduğunu, ancak maddi-manevi her şeyini Karabük’te kazandığını ifade ederek, böyle bir durumun söz konusu dahi olamayacağını ifade etti. Vergili şöyle devam etti; “Birileri Kastamonu ile ilgili konuşuyor. Ben Araçlıyım, Kastamonuluyum. Memleketimle de gurur duyarım, herkeste memleketiyle gurur duyar, ama benim her şeyim burada geçmiş. Ticaretimi burada yaptım, burada TSO Başkanı oldum, siyasete burada başladım. Bu şehir, bu halk en az oy oranına sahip bir partiden bizi 3 dönem arka arkaya belediye başkanı seçti. Ben Karabük’ün köylerinden ilçelerine kadar her köşesinin problemlerini biliyorum. Benim Kastamonulu olmam bir şey ifade etmez ki, bildiğim kadarıyla 19 ilçesi var, ben bunların sıkıntılarını bilmem ki. Kastamonu’da siyaset yapmak o kadar kolay değildir. Sen gezerken yanından geçen biri bir soru sorar, sen kem küm edersen ‘Bu da hiçbir şey bilmiyor’ der ve yürür gider. Böyle bir şey nasıl konuşuluyor buna aklım bile ermiyor. Benim Kastamonu’da siyaset yapacağımı, milletvekili ya da belediye başkan adayı olacağımı filan konuşmak gerçekten abes bir şey.

Elimizden geldiği kadarıyla Kastamonu’nun ilçelerine katkıda bulunuyoruz. Ama Zonguldak ve Çankırı’nın ilçelerine de destek oluyoruz. Hatta Çankırı’ya daha fazla destek veriyoruz. Biz aynı yörenin insanlarıyız ve elimizden geldiği kadar destek oluyoruz, bu da gayet normal bir şey. Bizim ayrımız gayrımız yok ama benim Kastamonu adaylığım olabilecek bir ihtimal değil. Kastamonu’da ilin sorunlarını bilen çok değerli arkadaşlarımız var. Çok kıymetli bir belediye başkanımız var, özveriyle çalışan teşkilatları var. Kastamonu, en büyük belediyeleri kazandığımız bir vilayet. Şimdi bu kadar başarı varken, bu kadar efor sarf etmiş ve siyasette Kastamonu’yu bir yerlere taşımış arkadaşlarımız varken bizim ismimizin geçmesi bana biraz garip geldi. Böyle bir şey olması sözkonusu bile değil. Orası benim memleketimdir, elimden gelen bir şey varsa şahsım olarak yapmaya hazırım, ama benim siyaseten oraya yapacak hiçbir şeyim yok.”