10 Aralık İlk Türk Kadın Mitinginin 102. yılı etkinlikleri kapsamında Kastamonu Kadınlar Karma El Sanatları Sergisi, Kültür ve Turizm Müdürlüğü Saray Hamamı Kültür ve Sanat Merkezinde açıldı. Protokol üyelerinin eşlerinin açılış kurdelesini kestiği sergi, gezenleri hem duygulandırdı hem de büyük beğenisini topladı. Kastamonu’nun Seydiler ilçesinde 1900’lü yılların başında yaşayan Nefise Akpınar'ın 12 yıl boyunca cephede savaşan eşine duyduğu özlemi anlattığı taş baskı sanatı, gün yüzüne çıkartıldı. 120 yıl öncesine dayanan taş baskı sanatında cephede savaşan eşlerine duyulan özlemin anlatıldığı taş baskı yöntemi ile yapılan örtüler sergide büyük beğeni topladı. Serginin Çarşamba gününe kadar açık kalacağı öğrenildi.

"Bunları alıp tasarım haline getirdik ve burada da beğeniye sunuyoruz”
Seydiler Şehit Şerife Bacı Kültür Evi Yapma ve Yaşatma Derneği Başkanı Şerife Şahin, “Seydiler’in Çırdak köyünde ikamet eden Nefise Akpınar, taş baskı yaparken kendi ifadesiyle, 'Bu evin penceresi, bu gözler bu da yollar' demiş. 12 yıl boyunca kocasını pencereden gözetlemiş, cephede savaşıyormuş kocası. Biz de bunları alıp tasarım haline getirdik ve burada da beğeniye sunuyoruz” dedi.

"120 yıl öncesine dayanan taş baskı kalıplarıyla yapıldı"
İlk Türk Kadın Mitinginin 102. yılı dönümü dolayısıyla kadınların elinden çıkan birçok eseri sergilediklerini söyleyen Şahin, “Seydiler’de 1877-1966 yılları arasında yaşamış Seydiler’in Çırdak köyünden Nefise Akpınar’ın bizler taş baskı kalıplarını bulduk. Bizler bu taş baskı kalıplarının bakımını yaptırdık. Veliye Martı adında araştırmacı-yazar ve tasarımcı bir arkadaşımız bu kalıpların bakımlarını yaptı. Şu anda burada görülen eserlerin baskıları 120 yıl öncesine dayanan taş baskı kalıplarıyla yapıldı. Hepsinden bir tane yaptık. Bunları daha öncesinde Seydiler’de sergilemiştik, bu özel günde de sergileyelim istedik. İnşallah sergimizi ziyarete gelenler tasarımlarımızı beğenmişlerdir” diye konuştu.

"Büyük bir özveri, büyük bir çalışmanın eseridir"
Kaatı sanatı eserlerini sergiye getirdiğini belirten Beyhan Kayıkçı ise, şunları söyledi: “Gördüğünüz tabloları çalıştım. Bu tabloların isimleri kaatı sanatıdır, üç bölümlü gölge sanatı diye biliniyor. Bu sanatı Osmanlı Devleti döneminde psikologların olmadığı dönemde kağıtları keserek her bir materyalleri de üzerine koyarak tek tek çalışılan bir sanat eseridir. Büyük bir özveri, büyük bir çalışmanın eseridir. Kendimce günümü değerlendirmek, bu sanata gönlümü vererek yaptığım çalışmalardır. Bugünde 10 Aralık İlk Türk Kadın Mitinginde yerimi almak ve herkesin görmesini istediğim eserlerimi sergilemek için buraya geldim. Amacım bu kültürü daha da çok tanıtmak, daha da ileriye taşımak. Gençlerimizi televizyondan ya da telefondan, internetten, bağımlılıktan kurtarmak için böyle bir sanata yönelmelerini teşvik etmek istedim.”