Nihan Kıran Tüm Haberleri

Ayfonkarahisar'da yaşanan olay sonrası  kendisine ve Milletvekili Baltacı'ya gelen geçmiş olsun mesajlarını okuyan Hikmet Erbilgin akabinde yaptığı konuşmasında şu ifadelere yer verdi;  “Bizler partimizin kongre ve kurultaylar sürecine bir yaklaşımı olan, tam 43 yıldır, yani askeri darbeden bu yana partimizin zihni ve fiili olarak yenilenemediğini düşünerek, bu sürece katkı anlamında kendi il kongrelerimizle birlikte, Türkiye’deki il kongrelerimize dikkat kesildik. Merkez İlçe Başkanımızın daveti üzerine Afyonkarahisar Merkez İlçe Kongresi’ne hep birlikte katıldık ve orada yaşananların tamamı neredeyse ulusal basına yansıdı. Orada yaşananlardan bu partinin İl Başkanı olarak ve CHP’nin bu şekilde tartışılmasından dolayı üzgün olduğumu belirtiyim. Sayın Grup Başkanvekilimiz Burcu Köksal’ın kongredeki tavırları, bizler kadar, partililerimizi de, seçmenlerimizi de üzmüştür. Bizim esas değiştirmek istediğimiz esas, o kongredeki Sayın Grup Başkanvekilimizin ortaya koyduğu anlayıştır. Bu partide değişmesi gereken ana eksenlerden birisi parti kültürünün, Mustafa Kemal’e yakışır bir vakarlıkta yeniden ayağa dikilmesidir” ifadelerini kullandı.

ERBİLGİN; "DELİL OLMAYAN HİÇBİR ŞEY İDDİA OLAMAZ"

Kongrede yaşananları 3 biçimde ifade edeceğini belirten Erbilgin; “Birinci biçimi, siyaseti ayaklar altına düşüren, MHP MYK Yedek Üyesi Yüksel Aydın’ın tavrıdır. Yüksel Aydın komplocudur. Siyasette ve hukukta ‘iddia’ diye bir şey vardır. İddialar delile tabidir. Delil olmayan hiçbir şey iddia olamaz. O olsa olsa yargısız infaz ve itibar suikastı olur. Bir iddia hazırlandığında, yargıdan da bilirsiniz ki, deliller ile beslenmelidir ki, o dava açılabilirsin. Aklına söyleme hakkına hiç kimse sahip değildir. O nedenle yerel basınımızda uzun yıllar kalem oynattığını iddia edenler, bunun bir parçası olmuş ve gazetecilik ötesinde insanların kendi kişisel kariyerlerini düşünerek, insanların itibarlarına müdahil olmuşlardır” dedi.

"BU BİR KOMPLO DEMEKTİR"

Açıklamalarına devam eden Erbilgin; “Yüksel Aydın, Bozkurt sel felaketine atıf yaparak, bizlerin salonda hırsızlıkla suçlandığını ifade etmiştir. Afyon’da bildiğim kadarıyla 7 tane yerel gazete var ve mesele bütün ulusal basında konuşuldu. Afyon Türkeli Gazetesi saat 10.30’da ilk haberi giriyor. 10.30’daki haberde bizim kongrede olduğumuza dair henüz yerel basının bilgisi yok. Daha sonra bu haber güncellemelerini 11.15, 11,18, 11.33 ve 11.35’te tekrar ediyor. Bizim kongrede olduğumuzun ilk bilgisini 11.33’te paylaşıyor ve yaşanan olaylarla ilgili saat 13.01’de Afyon Türkeli Gazetesi milletvekilinin bayıldığını ifade ediyor ve 13.14’te Afyon Türkeli Gazetesi ‘Hırsız kim?’ başlığıyla bir haber paylaşıp, Sayın Yüksel Aydın’ın iddia ettiği şeyi kendi bülteninden geçiyor. Burada dikkat edilmesi gereken şey, bu söz konusu başlık ne Afyon’daki yerel gazetelerde ne ulusal basında hiçbir şekilde yer almıyor. Yani kongreyi takip eden hiçbir yerel basında ve ulusal basında Yüksel Aydın’ın iddialarına yönelik herhangi bir haber yok. Bu önemli bir ayrıntıdır. Çünkü Sayın Yüksel Aydın, CHP Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin’in, Bozkurt’taki sel felaketinde eşimin IBAN numarasını vererek, yardımları topladığımızı ve harcadığımıza yönelik bir haber geçiyor. Bunun böyle olduğunu iddia ediyor. Ulusal basında ve diğer yerel basında böyle bir haber yok. 13.14’te sosyal medya hesabından bu haberi paylaşıyor. Bu saatlerde ulusal basında henüz kongrelere yönelik bir paylaşım neredeyse yok. Sayın Yüksel Aydın, yememiş, içmemiş bizim Afyon’da olduğumuzu öğrenmiş ki, bu mümkün değil ve o saatlerde olaylardan haberi olmuş. Bu paylaşımdan 50 dakika sonra Yüksel Aydın kendi iddiasını sosyal medya hesabından paylaşıyor. Henüz ulusal basında böyle bir paylaşım yok. İlginçtir, 14.02’de bu iddiayı sadece Yüksel Aydın video yoluyla paylaşırken, altına ‘Türk Basını’ diye; aslında hukuki sorumluluğu üzerinden atmak isteyen ama sıkıştıklarında bu ülkenin bütün kutsallarını kullanmaktan çekinmeyen bu arsızlar, gazete ya da kaynak ismi vermeden gelir geçer ‘Türk basını’ diye bilgi notu paylaşıyor. Onun videosundan 27 dakika sonra Afyon Türkeli Gazetesi benzer bir videoyu aynı metinle servis ediyor. Ulusal basında ve diğer Afyon gazetelerinde böyle bir paylaşım yok. Neydi iddia? ‘Burcu Köksal, Yüksel Aydın’ın paylaştığı ve iddia ettiği ifadelerle bizim kongrede bulunmamız gerektiğini ifade etmiş.’ Bizler kongredeki videoların ham halini talep ettik, kamuoyuyla da paylaşacağız. Kongrede boyunca yüzlerce cep telefonu ve onlarca kameranın olduğu ortamda Yüksel Aydın’ın iddia ettiklerine yönelik tek bir kelime yok. Bu ne demek? Bu bir komplo demektir. Bu partimizi ve bizleri itibarsızlaştırma gayretidir. Dolayısıyla Yüksel Aydın ile ilgili zaten Kastamonu kamuoyunun bir kanaati vardır” şeklinde konuştu.

"CEZALANDIRILMASI İÇİN GEREKLİ MÜRACAATLARI YAPACAĞIZ"

Burcu Köksal’ın kongredeki davranışlarına da değinen Erbilgin; “Sayın Grup Başkanvekilimiz Burcu Köksal’ın kongreyi provoke eder bir biçimde ve eşi, eşinin kardeşlerini alarak 10-15 kişilik bir grupla salonun dışında hazırlık yaparak ve provokasyona davet ederek, salona girişini bütün kamuoyu ve biz partililer üzülerek izledik. Dolasıyla partimiz içerisindeki kendi hak ve hukukumuzu Yüksek Disiplin Kurulu ile arayacağız. Yine kongrede partiye yakışmayan bir biçimde davranan ancak delege olmayan üyelerinde bir kongredeki divanın başkanına ve üyelerine yönelik saldırılarında cezalandırılması için gerekli müracaatları yapacağız. Diğer yandan yaşananların hukuk önünde de değerlendirilmesi için avukatlarımıza gerekli talimatlar verildi” dedi.

"GRUP BAŞKANVEKİLİ, PARTİMİZDE DEĞİŞİM İSTEYENLERİ FİŞLEMEK VE ETİKETLEMEK GİBİ BİR GAFLETE DÜŞMÜŞTÜR"

Kongredeki ‘Hırsızlar’ sloganına da açıklık getiren CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin; “Parti Meclisi toplantımızda görevlerden alınan İl Başkanları ile ilgili İsmail Saymaz’ın basına yansıyan bir haberi vardı. O haberde; ‘Parti Meclisi’nde salt çoğunluğun değişimcilere geçmesi, Kılıçdaroğlu’nun sinirlendirdi. CHP Lideri Ağrı ve Mardin İl Başkanlarının yolsuzluklardan dolayı görevden alındığını savunarak şöyle dedi; ‘Kılıçdaroğlu'na tavır koyacağım diye hırsızlıkları desteklediniz. İki tane daha böyle vaka var. Onları PM'ye getirmeyeceğim. 'Devam edin, PM'deki arkadaşlar çalmanızı istiyor' diyeceğim. Bunun üzerine Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ayağa kalkarak; ‘Ben kabul yönünde oy verdim, siz bu lafı bana edemezsiniz’ dedi ve toplantıyı terk etti’ ifadeleri yer alıyordu. İşte orada ‘Hırsızlıkları desteklediniz’ ifadesine ve ‘Çalmanızı istiyorlar’ ifadesine yaslanan bir Grup Başkanvekili tamda bu ifadeyle partimizde değişim isteyenleri fişlemek ve etiketlemek gibi bir gaflete düşmüştür. Planlanan Sayın Kılıçdaroğlu’nun ifade ettiği iddia edilen bu sözleri, kongre yoluyla partide farklı düşünenlere yönelik, hazırlanmış bir komplodur. Yine bu iddiayı Türkiye’nin saygın gazetecilerden Murat Ağırel; ‘Kastamonu İl Başkanı ile birlikte Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ve Hüseyin Yıldırım’ın olduğu masayı… diye devam ederek, ‘Hırsızlar’ suçlamasını sordum. Değişim isteyen kişileri bu şekilde kodlamaya çalışıyorlar, bu söylem, Parti Meclisi Toplantısı’nda İl Başkanları oylamasında Genel Başkan tarafından ‘Evet’ oyu veren değişimcilere söylenmiş’ bir ifadedir diye kamuoyuyla paylaşmış.  Orada ‘hırsızlar’ dışarı sloganını Parti Meclisi’ndeki oylamada tavır alan parti meclisi üyelerine yönelik, kendisine görev ve vazife çıkaran ancak parti etik ve ahlakından habersiz grup başkan vekilimizin ifadesidir. Bunun böyle bilinmesini isteriz” şeklinde konuştu.