Yüksel Aydın: ‘Senin feriştahının çapı yetmez’ [VİDEO HABER]
MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın, CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin’in kendisine yönelik sözlerine cevap verdi....
[HABERİN VİDEOSU ÖNÜMÜZDEKİ DAKİKALARDA EKLENECEKTİR...]
MHP İl
Başkanlığı Binası’nda düzenlediği basın toplantısında; CHP’li Erbilgin’in ‘’ Biraz onuru varsa buradan
açık çağrı yapıyorum. Denizli Emek Partisi İl Başkanlığı yaptığımı ispat etsin
Cumhuriyet Halk Partisi'yle üyelik dahil her türlü bağımı sonlandıracağım’’
sözlerine cevaben konuşan Aydın, geçmişteki bir gazete haberini göstererek İl
Başkanı Erbilgin’in ‘EMEP Afyon İl Başkanı’ olduğunu öne sürdü ve ‘’İstifa
edeceğim demişsin, bırakır mı göreceğiz’’ dedi.
Diğer
taraftan CHP Milletvekili Hasan Baltacı’ya yönelik herhangi bir eleştiride
bulunmayan ve toplantıda bunu da açıkça vurgulayan MHP’li Yüksel Aydın, CHP İl
Başkanı Hikmet Erbilgin’ne geçmişte yaptığı sosyal medya paylaşımları üzerinden
yüklendi…
Yüksel
Aydın’ın, düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamanın satır başları:
‘’ASLI
ASTARI OLMAYAN MEVZULAR’’
‘’Bizim il
başkanımız naif ve kaliteli bir insan… Emin bey… Çok fazla konuşmayan. Fakat
Kastamonu siyasetini de konuşmaya alıştık. Belediye Başkanı da işini mi yapacak
bununla mı uğraşacak. Bu, kendini bir nimetten zannetti. Ama konuştu 3,5 sene.
Konuştuklarının bir anlamı olsa anlayacağım. Bizim toplum da bazen ciddiye
alıyor. Son yaptığı paylaşımdan sonra; kişisel olarak ciddiye almıyorum ama
aslı astarı olmayan mevzular…’’
‘’Mafya
diyorsun, biz şahsiyetli karakterli siyaset yapıyoruz. Belki sesimiz yüksek
çıkıyor… Ülkücüden mafya, mafyadan ülkücü olmaz. Hala konuşuyor. Kasetçi diyor.
Bunu da defalarca anlattım. Cumhuriyet Halk Partisi’nin nasıl teslim alındığını
biliyorsunuz. Milliyetçi Hareket Partisi bu memleketin sigortası, bunu
söylerken şaka yapmıyoruz. Bu memlekette tek ülkücü kalıncaya kadar, kimse
teslim alamaz. Dönem itibariyle her
dönem farklı figüranlar kullanılıyor.’’
‘’BENİM
İÇİN ALTIN BİR MADALYADIR’’
‘’Milliyetçi
Hareket Partisi’ne yapılan operasyonda biz de nasibimizi aldık. Ben o dönem
İstanbul İl Başkanlığına vekalet ediyorum.
İstanbul’u teslim almadan Milliyetçi Hareket Partisi’ni teslim almak
mümkün değil. Dolayısıyla bana da ufaktan değdiler. Kasetleri yapan benmişim
gibi… Google’a girin görüyorsunuz. Cemaat gazetelerinde var. Bir ay sonra
hiçbir suç unsuruna rastlanamadı. O zaman özel yetkili savcılar şafak
baskınları… O baskını yapan namussuz da cezaevinde. Adnan Çimen… Adını unutmam.
Dolayısıyla operasyon oldu. Onu da ağzında sakız ediyor. Ondan bir şey çıkmaz
diye ben sana söyledim. Bu benim için altın bir madalyadır. Çünkü adamlar bizi
ciddiye alıyor ki; bizi de saf dışı bırakmak istiyorlar. 15 Temmuz’u yaşadık.’’
‘’SANA DA
TORBACI HİKMET DEMEM LAZIM’’
‘’Bu
arkadaşlar, bu zaman diliminde Cumhuriyet Halk Partisi’ne sızdılar. Bunların tek dostu Türk düşmanları. Bu adam
normal bir adam değil. Bu adam, sızmış. Farklı yerlerden beslenen, bizim Cumhuriyet Halk Partililerimizi egale
etmiş, milletvekilliğiyle beraber partiyi teslim almış… Senin feriştahının çapı
yetmez bana o cümleleri kurmaya. Yalan ve iftira. Öbürünü dillendirmiyorum
bile, topluma ayıp olur. Onu dillendirsem sana da torbacı demem lazım. Tamam
mı? Sana da torbacı Hikmet demem lazım. Bugün size ifade edeceklerim,
bildiklerimin 10’da biri. Daha da fazla asabımı bozarsa, onu; isim de vereceğim ha. Sayın Erbilgin, sayın diyorum da öyle
demiş olalım. Hasan Koçak… Bunu not al… En son 2014’te EMEP’in İl Başkanı,
oturduk sohbet ettik anlattı. Senin üniversite yıllarında marketten aldığın
çikolatayı bile biliyorum ona göre ’’
‘’DAHA
NELER GÖSTERECEĞİM SİZE’’
‘’Bunun
sosyal medyasında paylaşımlar var. Ülkenin yarısına tecavüzün, hırsızlığın ve
pedafolinin kötü bir şey olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bundan büyük cehennem
yok. Yani ülkenin yarısını Cumhur İttifakı’na oy verenleri neyle suçluyor.
Tecavüzcü diyor, hırsız diyor. Pedafoli diyor… 18 Kasım 2016’da paylaşmış…
Şimdi seni Kastamonu halkının vicdanına havale ediyorum diyor ya; daha neler
göstereceğim size… ‘’
‘’KUMAR
SİTESİNİ YAYINLIYOR’’
‘’Ahmet
Şık.. Sayın Cumhurbaşkanı, terörist ilan edilen bir vatandaş. Daha önce HDP’nin
milletvekili, şimdi TİP’ten seçilen milletvekili. Türk düşmanı. Dışarıdakilerle
irtibatta olan bir vatandaş. 30 Aralık 2016… Nereden baksan tutarsızlık diyor…
Kim diyor Hikmet diyor… Nereden baksan ahmakça diyor. Türk milletine ve
devletin düşman olan Ahmet Şık tutuklandı. Ahmet Şık gazetecidir, Ahmet Şık
candır diyor. Candır dediği adam terörist. Daha bunlar 10’da biri.. Sadece
Kastamonu halkına ifade edebileceğim paylaşımlar. Murathan
Mungan’a övgüler... Benim alanımda değil ama oğlum bile dedi. Bu kumar sitesi
dedi. Bunu neden çıkardın dedi. 1 Mayıs’ta paylaştığına bakın. Bunun
çözümlemesini siz yapın. Kumar sitesini geliyor buradan yayınlıyor. ‘’
‘’ÖZÜR
DİLEYEREK OKUYACAĞIM’’
‘’Diplomasıyla
ilgili bir sorun olmuş bu arkadaşın. Özür dileyerek okuyacağım ama Barış Saygın
diye arkadaşı… Bu da beğenmiş. Benim okul arkadaşımın diploması gerçektir.
Hatta benim ev arkadaşım Bilo’yla ortak sopaları var. Üzerinde Bilo kalp
işareti Hikmet yazardı. Aşağısını okumuyorum… Dillendirmek istemiyorum. Senin
Allah’ın kitabın yok mu? Arkadaşın böyle bir şey yazmış, desene kaldır onu. Bu
sözün şakası mı olur? İki arkadaş sopaya kalp koymuşlar, burada ifadesi var…
Ondan sonra Kastamonu’nun gençleri diyor…’’
‘’BAŞ
EĞMEYECEK KİM?’’
‘’Metin
Göktepe olayı var… 1990-2001 yılları arasında… Sözüm ona gazeteci, terörist, bir sürü şeyi var. Metin Göktepe,
bir polis baskınında öldürüyor. Ahmet Şık, Metin Göktepe’nin arkadaşıdır. Onlar
baş eğmez. Baş eğmeyecek olanlar kim ey Kastamonu… Bu devlete baş kaldırmış,
devletin jandarmasını, polisini şehit edenler mi baş eğmeyecek… Bunu da
maharetmiş gibi yazan çizen vatandaştır Cumhuriyet Halk Partisi’nin İl Başkanı…
‘’
‘’BUNU DA
DESTEKLİYOR’’
‘’Akademisyenler
var ya… Yayın yapmışlardı Apo’nun özgürlüğü için… Bunu da destekliyor. Ey
Kastamonu, akademisyenlerin yanındayım diyor.
Nuriye Gülmen… DHKPC’li… Gazeteci
sıfatıyla yazdığı çizdiği… Nuriye Gülmen onurdur diyor… Bunu söyleyen şuanda
Cumhuriyet Halk Partisi’nin İl Başkanı… Sizi nasıl bir adamın yönettiğini siz
bilmiyor musunuz? Bu söylediklerim, bildiklerimin 10’da biri. Gezi ne Gezi? Gezi, Türkiye’yi teslim
almanın bir provasıydı. Hepimiz gezideydik diyor. Birlikte gelecek düşündük
diyor. ‘’
‘’GİRİN
SOSYAL MEDYASINA BAKIN’’
‘’Che Guevara… Baskıcı rejim özlemi olan, bak ne yazmış?
Herkes, düşlerinin büyüklüğü kadar özgürdür. Girin sosyal medyasına; sadece 26
Ağustos, 10 Kasım haricinde Mustafa Kemal Atatürk isminin M’sini, Gazi Mustafa
Kemal Atatürk Paşa’nın G’sini bulabilirseniz, ne derseniz vereceğim size. Atatürk’ün kurduğu partinin il başkanı
olacaksınız, ağzınıza almayacaksınız. Bizim her sözümüzde Atatürk vardır.
Kurucu iradeye olan saygımızı her alanda ifade ederiz. Yaptığı basın
toplantılarına bir bakın…’’
‘’Taylan Özgür… Sen cezaevinden kaçacaksın, jandarmaya kurşun
sıkacaksın. Jandarma seni vurmayacak… Taylan Özgür’ü hiç unutmamış, bir tane
terörist olmayan paylaşımı yok. Sildim zannetmiş. Senin daha silmediğin neler
var. Bana de ki; şu yazdıklarımın arkasındayım. Bunu söyle. Ben de Kastamonu
insanına gösteriyorum. Adam bu. Bir tane Türkiye’nin dostu olan bir arkadaşı
olmaz mı adamın ya… Bizim tarihimizde hiç mi öveceğimiz isim yok. Ama adam
kendi siyasi partisinin kurucusunu anmıyor…’’
‘’HANİ YAPMADIM DİYORDUN’’
‘’Şimdi gelelim mevzuya… Eğer dedi benim EMEP İl Başkanlığı
yaptığımı ispatlarsan istifa ederim dedi. Bırakırım dedi. Belki de Kastamonu
için hayırlı bir iş olacak. Az önce dedim ya; Metin Göktepe… Metin Göktepe’nin
davası İstanbul’dan Afyon’a alınıyor güvenlik sebebiyle… Bu arkadaş dönemin
EMEP İl Başkanı… Sayın Hikmet Erbilgin… Bu Evrensel gazetesinin haberi… O komiserimizin ellerine sağlık. Hakkında
verilen hapis cezası Yargıtay 1’nci ceza dairesi kararıyla… FETÖ’nün oyunları
bunlar ha… O dönem malum. EMEP Afyon İl
Başkanı Hikmet Erbilgin de katıldı… Bunu teyit eden bir şey daha göstereceğim
size. E, ne yapacağız şimdi Hikmet Efendi… Hani yapmadım diyordun il
başkanlığı… Bırakır gider mi bilmem orasını...’’
‘’KONUŞMA KENDİSİNE AİT’’
‘’Teyit için bak… EMEP İl Başkanlığındaki… Yanındaki sosyal
medya konuşması kendisine ait. Birisi
soruyor ‘Hikmet’im sen misin o aslan parçası’ ‘Evet benim’ diyor. ‘EMEP İl
Başkanlığımı’ diyor. ‘Evet’ diyor. Şimdi
iki delikanlı var… Hasan beyle Hikmet Erbilgin… Altına yazmışlar; ‘Ben bu iki
delikanlıyı bir yerlerden hatırlıyorum diyor. Afyon sokaklarındaki
mücadelelerinden, AKÜ’deki öğrenci önderliğinden, Metin Göktepe davasındaki
kararlılıklarından, Afyon’un onların mücadele ruhunu, dirençli kararlı
tutumlarını hiç unutmadık…. Devam
ediyor… Enteresan bir şey..’’
‘’BASTIBACAK HAKARET DEĞİL’’
‘’Sayın Baltacı Milletvekili oldu… Bastıbacak dedim.
Bastıbacak kötü bir şey değil. Türk Dil Kurumu’nu söylüyorlar bana baktım. Çok
hareketli, boyunun kısa olmasını ifade eden bir şey. Bastıbacak hakaret falan
değil. Adam hakketen her yerde bulunuyor. Örgütcülüğün getirdiği bir şey.
Akıllı adam. Onun için onunla ilgili konulara girmedim. ‘’
‘’İSTİFA EDECEĞİM DEMİŞSİN, AHA DA YAPTIN’’
‘’26 yıldır diyor omuz omuza diyor fotoğrafta. Önlerinde bir
içecek var. Hiçbir mahsuru yok. O işlere girmem ben. Ama şöyle bir cümle
kurduğu için Hasan beyi işin dışında tutarak söylüyorum. Altına da yazmış adam
‘köpek öldüren mi?’ diyor. Bana diyor ki; geçmişini affettirmek için Umre
ziyareti falan diyor. Biz, inanmış bir Müslümanız. Cenab-ı Allah’a yalvarırız.
Hata yaptıysak affet bizi deriz. Günahlarımızdan arınmak için başvuracağımız
tek yer orası. Orada da saçma salak konuşuyor. Gitsene sende? Yüz sürsene
oraya. Neyini reklam etmişim ya? Şimdi biz günahlarımızdan arınmak için evet,
Cenab-ı Allah’a başvuruyoruz. Sana mı
soracağız? Diyanet İşleri Başkanlığı seni Kastamonu’ya ikinci bir atama mı
yaptı? Fetva Dairesi başkanı falan mısınız? Zaten haddini çoktan aştın. Sana
tavsiyem, beni fazla uğraştırma. Eğer sözünde duracaksan, EMEP İl Başkanısın.
Ne mahsuru var, yapabilirsin. Nasıl bir sızdınız siz. Uyuyan hücre falan mısın?
Her taşın altından sen çıkıyorsun. Gidiyorsun makamın şeyiyle bize laf
söylüyorsun. Ben seni uyarıyorum. İstifa edeceğim demişsin, sen demişsin. Ben
demedim sana. EMEP’in İl Başkanlığını yaptıysam istifa edeceğim demişsin. Aha
da yaptın. Hasan Koçak ismini unutmayın.
Bu arkadaşın durumu bu. ‘’
‘’SÖZÜNÜ TUT’’
‘’Milliyetçi Hareket Partisi’nin ismini bir daha ağzına alma.
Tavsiye ediyorum. Senin ağzınla söylüyorum. Yedek MYK üyesi olarak sana
tavsiyem. Sözünü tut, mümkünse; kanunlar müsaade ediyorsa, EMEP’in Kastamonu İl
Başkanı ol, oradan konuş benle. Ne oluyor bir gör. Ben ona telefonda da
söyledim. Herkesin çoluğu çocuğu var. Ben sana örgütçü diyorsam örgütçüsün.
Bizi zorlama, hele beni hiç zorlama. Tehdit değil bu. Daha buraya onlarca not
aldım, girmiyorum bu konulara. Adamı nereden anlayın biliyor musunuz? ‘’
‘’Adam konuya başlarken Değerli Vezirköprülüler, Değerli
Çorumlular diyor… Bölücülük ruhunda var ya… Sen benim Ülkü Ocakları başkanımın
adını nasıl ağzına alıyorsun. Kendinle nasıl aynı kefeye koyuyorsun.
Kastamonu’nun evladıdır. Bizim dışarıdan geldi diye insanlara bir şeyimiz yok.
Bizim Kahramanmaraşlı Belediye Başkanımız var. Bizim sadece itirazımız, senin
gibi adamlara. Vezirköprülüler, Kastamonu’nun yıllar yılı ekmeğini aşını yiyen,
devletine el kaldırmayan, askeri şehit olduğu zaman gözyaşı döken, şehitler
ölmez vatan bölünmez diyen insanlardır. Lafa oradan giriyor. Şeytan ya, örgütçü
ya… Gene sabırlı Ülkü Ocakları Başkanı… ‘’
‘’DİLİMİN UCUNA GELİYOR AMA SÖYLEMEYECEĞİM’’
‘’Dilimin ucuna geliyor geliyor söylemeyeceğim ama fotoğrafı
çektirir kendisi uğraşsın. Kendisi de beğenmiş. Arkadaşı sizi şöyle zannettim
diyor, o da like atıyor. Güya espri. Öyle esprimi olur ya… Adam bazen endişe ediyor. Bu uyuyan hücre mi
burada diyor. Gerisi devletimizin bileceği iş…’’
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.