"Üretmek kadar, sağlıklı üretmek de önemli"
Kastamonu Köy Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliği’nin (KÖY-KOOP) 2022 yılı faaliyetlerinin görüşüldüğü Olağan Genel Kurul Toplantısı,İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Güray Koçak Salonu’nda gerçekleşti....
Toplantı da Belediye Başkanı
Rahmi Galip Vidinlioğlu konuşma yaptı.
“180 BİN FİDEYİ
HEMŞEHRİLERİMİZE ÜCRETSİZ DAĞITACAĞIZ”
Belediye Başkanı Rahmi Galip Vidinlioğlu, yaşanan her bir
problemin üzerinden birlikte geleceklerini belirterek; “Yerel yönetim olarak
bize ne düşerse biz yapmaya hazırız. Hepimizin bir tarafında köy mutlaka var.
Birlikten kuvvet doğar. Birlik beraberlik olduğu anda zaten aşılmayacak problem
yok. Bizim ülke olarak genel bir problemimiz var. Sonuçlar üzerinden
problemleri çözme gayreti içerisinde oluyoruz. Biz niye köyden bu kadar
uzaklaştık? Üretimden niye bu kadar koptuk? İki sene pandemiyle boğuştuk.
Evlerden dışarı çıkamadık. Sonra bir sel felaketi, arkasından bir deprem
felaketi, şimdi de evlere giremez olduk. Şimdi herkes şapkayı önüne koyup
düşünecek. Bir defa üretimin olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. Üretmediğiniz
zaman bağımlı hale gelirsiniz. 4 yıldır kendi biriktirdiğim atalık
tohumlarından yaptığım fideleri herkese dağıtıyorum. Önümüzdeki hafta da Allah
nasip ederse 180 bin fideyi hemşehrilerimize ücretsiz dağıtacağız. Bu atalık
tohumların çok kıymetli olduğunu bilmemiz lazım. Ürettiğimizi pazarlamak kadar,
ürettiğimizi nasıl ürettiğimiz de en az o kadar kıymetli. Eğer sağlıksız üretim
yaparsak onu istediğiniz kadar pazarlayın, toplum sağlıksız olacak. Kastamonu’da
önceden bir yılda bakılan hastaya şimdi iki ayda bakıyoruz. Yani 6 kat daha
sağlıksız olduk. Üretmek kadar sağlıklı üretmek de önemli. Tabiatın dengesiyle
biz insanlar kendimiz oynuyoruz ve ondan sonra dava ediyoruz. Şarkıda diyor
‘Biz büyüdük de kirlendi dünya’ diye topu hemen dünyaya atıverdik. Dünyayı biz
kirlettik. Kendi kendimize fabrika ayarlarıyla oynadık. Oynadığımız için de
bunların hepsi sonuç” diye konuştu.
“COĞRAFİ İŞARETLİ
ÜRÜNLERDE TÜRKİYE’DE İLK ÜÇTEYİZ”
İlerleyen dönemin yegane konusu su ve sağlık gıda olacağına
vurgu yapan Vidinlioğlu; “Orta Doğu’da ‘Demokrasi getiriyoruz’ diye oralara
ayarlar veriliyor ya sebebi belli. Petrol, enerji. Üç gün sonra bu iş suya
dönecek. Su için savaşlar olacak. Türkiye su fakiri de değil, su zengini de
değil, suyu doğru kullanmamız lazım. Ürettiğimizi sağlık üretmemiz lazım.
Belediye başkanı olduğumda bütün Türkiye’ye siyezi biz duyurduk. Buraya siyez
almaya gelen bir büyük bisküvi fabrikamız 50 ton siyezi bir arada bulamadığı
için gitti Antep’ten aldı. Bu da bana çok koydu. Bunun üzerine dedim ki bir
nevi bizim de çorbada tuzumuz olsun, kooperatifçilik yapmaya biz de kıyısından,
köşesinden katılalım. Belediyenin içinde bütçe içi işletme kurdum. Coğrafi
işaretli ürünlerde Türkiye’de ilk üçteyiz. Çok ürettiğimiz, işaret aldığımız
ürünümüz var. Bunların pazarlanması noktasında belediye de bu işe bir öncü
olsun diye, hanımların ürettikleri el işleri ekonomiye katılsın diye, bir
tarafımız orman olduğu için ürettiğimiz orman ürünleri ve yöresel ürünlerimizi
üç ayrı kategoride Kastamonudoğal.com üzerinden satışa sunduk. Bütün
üreticilerin de irtibat numaralarını aldık. Birisi gelip de 20 ton istediği
zaman ‘Ben bunu bir arada bulamıyorum’ dediği zaman biz bu anlamda üreticileri
bir araya getirip kooperatif üzerinden bunun Kastamonu dışına sevkiyatını
sağlamış olacağız. Problemler çok olduğu için bunların çözülmesi noktasında
önce tespitin doğru yapılması lazım. Kuzeykent’te kar ve yağmur hasadıyla dört
tane sera kurdum. Yağmur suları ve kar sularıyla otomatik sulama yapıyor.
Çiçekleri de kendimiz üretmeye başladık. Çok da ciddi anlamda bu üretimi
gerçekleştiriyoruz. Geçen sene bakanlarımıza gönderdim. Sanayi ve Teknoloji
Bakanı’mız Mustafa Varank, ‘Ben bugüne kadar domates yememişim’ dedi. Şimdi az
veriyor fide diye, tarlaya onu ekmekten imtina ediyoruz. Şimdi bodur fideleri
üzerinden erik toplar gibi hepsi aynı fabrikasyon, domatesler topluyoruz. Bunun
ne kadar sağlıklı olduğunu da kamuoyu da biliyor. Eskiden kimse kışın domates,
biber, salatalık bulamazdı. Şimdi yiyoruz ama ne kadar sağlıklı olduğunu da
hiçbirimiz test etmiyoruz. Onun için sertifikalı üretim, organik üretim çok
kıymetli. Gübre fiyatlarındaki girdilerden bahseden özellikle çiftçilerimize de
seslenmek istiyorum. Allah rızası için yediğiniz ekmekten, aş küflenebiliyor.
Onları bir çukurun içerisine doldurun, üzerinde kapatın, 15 gün sonra size alın
gübre. Bunları kullanın. Çok daha sağlıklı üretim yapmış oluruz. Tarlayı
alıştırdık zehre. Miktarını da çok bilmiyoruz. Tabii ki bilimsel verilerin
ışığında illaki tarım yapmak lazım. Bilimsel verilerin ışığında yaptığımız
tarıma eyvallah ama ürünü daha fazla versin diye, gereğinden fazla atılan
gübreler bize su, elektrik olarak geri dönüyor. Sağlığımızdan oluyoruz. Bu bir
sektör çünkü bu defa da size ilaç satmaya başlıyorlar. Ben sağlıkçı olduğum
için bunları söylüyorum. Onun için mümkün olduğunca sağlıklı üretim yapalım.
Bırakın birazcık miktar eksik olsun. Bunlardan tüketelim, biz sağlıklı kalalım”
ifadelerini kullandı.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.