“Gribal enfeksiyonlarda ciddi artış var”;

“Gribal enfeksiyonlarda ciddi artış var”

Kovid-19’a karşı toplumsal alanlarda maske takma zorunluluğu devam etmesine karşın aşılama ile yaşanan rehavet ve mevsim nedeniyle hareketliliğin kapalı alanlara kayması vakaların artması nedenleri arasında...

Kovid-19’a karşı toplumsal alanlarda maske takma zorunluluğu devam etmesine karşın aşılama ile yaşanan rehavet ve mevsim nedeniyle hareketliliğin kapalı alanlara kayması vakaların artması nedenleri arasında. Uzmanlar, son dönemde maske kullanımının geçen yıla göredüştüğünü ifade ederken, kovid-19 dışında, gribal enfeksiyonlarda da geçtiğimiz seneye göre çok ciddi artış yaşandığına dikkat çekiyor.

“GEÇTİĞİMİZ SENEYE GÖRE GRİBAL ENFEKSİYONLARDA BELİRGİN ARTIŞ VAR”

Geçtiğimiz sene tedbirlerinde etkisiyle gribal enfeksiyonların çok fazla görülmediğini ancak bu sene itibariyle gevşemelerle birlikte gribal enfeksiyonlarda artışın gözlemlendiğini ifade eden Öztürk; “Geçen sene maske kullanımında hepimiz çok dikkatliydik. O zaman aşılama oranı da düşüktü. Dolayısıyla sarılacak dalımız maskeydi. Maskeyi hem içerde hem dışarıda kullandığımız için geçen sene gribal enfeksiyonlar neredeyse görünmeyecek kadar azdı. Ancak bu sene, aşılanma oranının artmasıyla insanların aşıya güvenmesi sonucu rehavete kapılmaları ve maskeyi usulüne uygun takmamaları sonucu gribal enfeksiyonlarda da çok ciddi artış yaşandı.  Geçtiğimiz seneye oranla çok belirgin bir şekilde artış var” dedi.

“KOVİD-19 GEÇİRENLER DAHA DİKKATLİ OLMALI”

Koronavirüs hastalığı geçiren kişilerin gribal enfeksiyonlara karşı daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Dr. Öztürk; “Virüs insanlarda özellikle damar yapılanmasında vücutta bir yıpranma oluşturuyor. Dolayısıyla hemen atlatamıyor. Vücut hala onun onarımıyla meşgul oluyor. Koronavirüs geçiren kişilerin vücutlarında hasar kalıyor ve geçirecekleri diğer hastalıklarda koronavirüs geçirmemiş olan bir insana göre daha çok etkilenmesine neden oluyor. O sebeple süreç içerisinde maske, mesafe ve hijyene olabildiğince dikkat etmemiz gerekiyor. Aşılarımızı da mutlaka ve mutlaka yaptıralım unutmayalım.

“MASKELER USULE UYGUN KULLANILMALI”

Maske kullanımının azaldığına dikkat çeken Kastamonu Tabipler Odası Başkanı Yusuf Öztürk; “İnsanlar tedbirler noktasında sıkı olan dönemde daraldıkları için getirilen rahatlamayla birlikte, biraz da kendilerinden katarak rehavete düştüler. Bundan sonra maskeyi sert bir şekilde uygulamak o kadar da kolay olmayacak. Ama maske olmadan da bu iş olmaz. Maske mutlaka mücadelenin en önemli parçası olduğunu söyleyebilir. Maske koruyuculuk noktasında birinci sırada olmasa da takviyesidir. Aşı öncelikli koruyucu silahımız. Maske takviye güçtür. Maskeler usule uygun kullanılmalı. Maske eğer usule uygun bir şekilde kullanılmazsa istenilen başarıyı elde edemeyiz. Bu açığı öngörmemiz lazım. Birinci çözüm yolumuz aşıdır. Maske bizim takviye gücümüzdür” dedi.

“AŞI YANINDA, TAKVİYE GÜÇ OLAN MASKEYİ UNUTMAMALIYIZ”

Aşının insanlarda bir rehavete neden olduğunu aktaran Öztürk; “Salgından korunmanın birinci yolu aşı olsa da maske ile bu koruyuculuğu sağlama alınması gerekir. Aşı olmak insanlarda bir özgüven oluşturuyor. Özellikle ikinci dozunu olan insanlar kendilerini daha çok güvende hissetmeye başlıyor. İnsanlar artık aşılanmanın kendilerine yeterli olduğunu düşünüyorlar. Aşı olmak onları birçok şeyden koruyor ama maske hala çok önemli. Aşının yanında takviye güç olan maskeyi de unutmamamız gerekiyor. Maske takmaktan dolayı insanlar çok bunaldı. Açık alanlarda, sosyal mesafe unutulmadan maske takmak noktasında esneme olabilir. Kapalı alanlarda özellikle maske kullanımının önemini anlatarak kullanmalarını sağlamamız lazım. Maskeyle desteklenmiş bir aşı, çok daha değerli çok daha koruyucu. Biz aşının salgın için birinci koruyucu güç olduğunu söylüyor, maskeyi takviye güç olarak görüyoruz. Kısaca; ‘Tedirgin olma aşını ol yanında da maskeni kullan’ diyoruz” dedi.

 

“SİNOVAC OLANLAR, ÜÇÜNCÜ DOZ AŞILARINI OLMALARI GEREKİYOR”

Dr. Yusuf Öztürk, ayrıca koronavirüs aşıları hakkında da açıklamalarda bulunarak şunları kaydetti; “Biontech aşısında iki doz yeterli oluyor üçüncü doza gerek yok ancak Sinovac aşısında mutlaka ve mutlaka üçüncü doz aşılarını olmaları gerekiyor. Çünkü Sinovac aşısının koruyuculuğu 6 aylık bir zaman dilimini kapsıyor. Bu sebeple Sinovac aşısı olanlar, ya Sinovac ya da Biontech aşısından 3’üncü dozlarını olmalılar.”

“KASTAMONU’NUN ARTAN VAKALARINDA GEÇTİĞİMİZ 2 AY ÇOK ÖNEMLİ”

Kastamonu’daki vaka artışlarının geçtiğimiz Ağustos ayında yaşanan üzücü sel afeti nedeniyle bölgeye her ilden yoğun bir giriş olmasından ve orada ciddi bir salgın riskin oluşmasından kaynaklandığını ifade eden Öztürk; “Sahil ilçelerimize yaşanan üzücü sel felaketi sonrasında dışarıdan çok insan geldi. İnsanlar, hem yakınlarını merak ettikleri için hem de yardım getirmek için bölgeye geldiler. Bu da haliyle Kastamonu’da viral anlamda bir giriş çıkış olmasına neden oldu. Kastamonu’nun artan vakalarında geçtiğimiz 2 ay çok önemli.” 

Kaynak:

İlgili Konular :
, , ,
İlgili Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum