17 yaşındaki Suriye uyruklu Türkiye Masa Tenisi Milli Sporcusu Nahide Nebhan, merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve 11 ili etkileyen, 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlere ailesi ile birlikte Hatay’da yakalandı.

Deprem esnasında ilk önce hafif bir sallantı hisseden Nahide Nebhan, sallantının şiddeti artınca kardeşleri ile birlikte korkarak anne ve babasının yanına gitti. Anne, babası ve kardeşleri ile birlikte evden dışarı çıkmak isterken yaşanan panik sonrasında annesi merdivenlerden düştü, annesine yardım etmek isteyen babasının üzerine ise dolap devrildi.

Yaşları 14 ila 22 arasında değişen 3 kardeşi ile birlikte ilk önce annesini ardından ise babasını evden dışarı çıkaran Nahide Nebhan, herkes evden çıktıktan sonra eve geri girerek çok sevdiği ve tutku haline getirdiği antrenman çantasını aldı. Nebhan’ın evden çıkmasıyla birlikte ev tamamen çöktü.

Ayakları çıplak ve zor şartlarda ilk geceyi çadırda geçiren Nahide Nebhan ve ailesi, daha sonra Hatay’ın Dörtyol ilçesine babasının bir arkadaşının yanına gitti. Daha önceden bir Milli Takım karşılaşmasında Nahide’nin en küçük kardeşi Mustafa ile tanışan Masa Tenisi Antrenörü Nermin Şenol, depremin ardından uzun uğraşlar sonucunda sporculara ulaştı. Nahide ve kardeşlerini Kastamonu’ya getirmek isteyen Nermin Şenol, gerekli ayarlamaları yaptıktan sonra Hatay’a giderek milli takım oyuncusu da olan 4 kardeşi Kastamonu’ya getirdi.

Kastamonu Masa Tenisi Spor Kulübü Başkanı Antrenör Nermin Şenol, kardeşleri önce okula kayıt ettirdi ardından ise masa tenisinden ayrı kalmamaları ve yeni arkadaşlıklar edinmeleri için Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi bünyesinde bulunan masa tenisi salonuna götürdü.

Burada antrenmanlara başlayan Nahide Nebhan ve kardeşleri, hem antrenman yapıyor hem de yaşadıkları deprem travmasından kurtulmaya çalışıyor. Türkiye Masa Tenisi Milli Sporcusu Nahide Nebhan, önümüzdeki günlerde yapılması planlanan turnuvaya da bu sayede hazırlanıyor.

“SPORCU OLMASAYDIK BU DEPREM PSİKOLOJİSİNDEN KURTULAMAYACAKTIK”

Spor sayesinde deprem psikolojisinden kurtulmaya çalıştıklarını belirten Türkiye Masa Tenisi Milli Sporcusu Nahide Nebhan, “Biz gece uyuyorduk. Saat 4.15’te küçük bir sallanma oldu. İlk başta bir şey yok diye düşündük. Daha sonra daha şiddetli sallanmaya başladı. Biz de annemlerin odasına koşmaya başladık. Annemler de biraz korkmuştu zaten. Biz çok korktuğumuz için annemler bizi sakinleştirmeye çalışıyordu. Onlar bize odaklanınca annem dengesini kaybederek düştü. Annem düşünce babam da onu kurtarmak istedi. Babamın da sırtına dolap düştü.  Biz hepimiz bit aradaydık zaten. Biz 4 kardeşiz. Kardeşlerimle beraber anne ve babamı aşağı indirmeye çalışıyorduk. Önce annemi indirdik. Daha sonra babamı indirdik. Aşağı inerken zaten bina yavaştan yıkılıyordu. Aşağı inerken camlar ve taşlar ayağımıza batıyordu. Ayağımızda ne ayakkabı ne de terlik vardı. Buna rağmen ben geri yukarı çıktım. Çok korkuyordum. Her şeye rağmen masa tenisi çantamı alıp dışarı geri çıktım. 2 gün sokakta kaldık. Dışarısı soğuktu. Isınmamız için ateş yaktılar. Bir süre çadırda kaldık. Daha sonra babamın Hatay Dörtyol’da arkadaşı var. Önce oraya gittik. 1 hafta 10 gün orada kaldık. Orada da zaman zaman hafif sallanma vardı. Yine korkuyorduk. O korku çok kötüydü. Orada korkumuz biraz gitti. Ben yine de masa tenisini düşünüyordum. Maçları düşünüyordum. Heyecanımı hiç kaybetmiyordum. Babam evi düşünürken ben masa tenisini düşünüyordum. Sonra Nermin Hoca bize destek çıktı. Oradan aldı bizi. Kardeşlerimle bizi aldı Kastamonu’ya getirdi. Burada bize çok destek çıkıyor. Tüm ihtiyaçlarımızı karşılıyor. Masa tenisi bizim için bir tutkudur. Biz sporcu olmasaydık bu deprem psikolojisinden kurtulamayacaktık” dedi.

“MİLLİ SPORCULARIMIZI HATAY’DAN ALIP KASTAMONU’YA GETİRDİK”

Kastamonu Masa Tenisi Spor Kulübü Başkanı Antrenör Nermin Şenol ise, “Ben çocukların hepsini tanımıyordum. En küçük kardeşleri Mustafa ile birlikte milli takım ile yurt dışında bir maça gitmiştik. Orada aramızda bir bağ oluştu. O günden sonra çocuklarla sürekli iletişim halindeydim. Bu en son yaşadığımız depremden sonra aklıma çocuklar geldi. Mustafa ile iletişim kurmaya çalıştım. Birkaç gün mesaj attım ama geri dönüş olmadı. Üzerinden 4 gün geçtikten sonra Mustafa bana iyi olduklarına dair mesaj attı. Sonra birkaç gün tekrar iletişim kuramadım. En büyük abla Tasnim'in numarasına ulaştım. Daha sonra çocukların Hatay Dörtyol’da babasının arkadaşlarının yanında olduğunu öğrendim. Evlerinin tamamen yıkıldığını ve çadırda kaldıklarını öğrendik. Ben Kastamonu Masa Tenisi ailesi olarak çocuklara sahip çıkmak istedim. Milli sporcularımızı Kastamonu’ya davet ettim. Başta anne ve babalarını bırakıp gelmek istemediler. Daha sonra teklifimi kabul ettiler. Bizler de ne yapabileceğimizi planladık. Tüm yapacağımız yardımları hazırladık. Çocuklarımızı alıp Kastamonu’ya getirdik” diye konuştu.

Sporcuların deprem psikolojisinden henüz kurtulamadıklarını söyleyen Şenol, “Depremden dolayı o psikolojiden çıkamadılar. Masa tenisini çok özlemişlerdi. O psikolojiyi ancak masa tenisi yardımıyla atabileceklerdi. Top sesini duymayı o yüzden çok istiyorlardı. Bizler de o masa tenisi heyecanını tekrar yaşamaları için ilk olarak onları salona getirdik. Aynı zamanda burada yeni arkadaşlar edindiler. Yeni kişiler tanıdılar.  Bu sayede deprem psikolojilerini üzerlerinden atmaları için bizler de katkı sağlamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.