CNG Tüm Haberleri

Kastamonu Belediyesi tarafından satışa çıkarılan ve 100 milyon 350 bin TL'ye alıcı bulan; eski adıyla  “Alparslan Türkeş Botanik Parkı” olan Kuzeykent Mahallesi'ndeki arsanın satışı Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu tarafından iptal edildi.

Kastamonu'da uzun süredir gündemi meşgul eden konuyla ilgilibir açıklama yapan Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu'nun 937 ada 371 parselde bulunan  arsa satışını iptal etme yetkisini kullandığı  ve yeniden ihale edebileceği öğrenildi.

Vidinlioğlu, bu akşam gerçekleştirilen Belediye Meclis Toplantısında yaptığı açıklamada,  "Bir kaç tane şey beni üzdü. Bir, memlekete hizmet noktasındayız. Benle konuşurken söz söyleyenler beş defa düşünsün. Geçenki mecliste sevgili Doğan Başkana sitem ettim, İYİ Parti İl başkanına bir kaç şey söyledim CHP İl Başkanına da epeyce bir şey söyledim. Aynı sayfanın iki tarafında, bir tarafta benim açıklamam var,  karşı tarafımda CHP İl Başkanı sayın Hikmet Erbilgin'in açıklaması var, o gün zeytin dalı uzattık havada kaldı. Zehir zemberek açıklamalar... Anladığınız dil buysa, ben o dili de biliyorum" dedi. 

Öncelikle AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü'ye cevap veren Vidinlioğlu "Doğan başkana sitem etmemin sebebi şuydu; o günden bu güne de bir düzeltme olmadı. Telefonda da yapabilirdi ama yapmadı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin açıklamasına paralel bir açıklaması oldu. Şehrin dinamiklerine sorulması gerekli diye. 81 il tane vilayette AK Parti il başkanı yoktur ki Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanının açıklamalarına paralel açıklama yapsın. Ben, şuna inanıyorum. Hem AK Parti hem de Milliyetçi Hareket Partisi kadroları kökenini bu topraklardan almış, siyasi kadrolardır. Osmanlının son döneminde Cumhuriyet kurulmadan önce oluşan siyasi akımların devamı  niteliğindedir. Dolayısıyla sene 1991'deki o günün kutsal ittifakının adı 'Kutsal ittifak'tı. O günün kutsal ittifakı yüzde 16 küsür oy alıp 60 küsür de milletvekili çıkarmıştı. O kutsal ittifakın ete kemiğe bürünmüş haline bugün Cumhur İttifakı diyoruz. Bizler, asla bu ittifaka zarar verecek hiç bir açıklamanın içerisinde olmayız. Bu yol doğru bir yol değil. Bu dolmuş seni güzel bir yere getirmez demek istedim. Tekrarda fayda var, siyaset hizmet noktasıdır. Memlekete hizmet edersiniz, her siyasinin de gönlünden geçen hayalleri vardır. Dost sözü kabul edilir temennisiyle bu sözleri söyleme ihtiyacı hissettim" dedi.

İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Katar hakkında da konuşan Başkan Vidinlioğlu, ''Ahmet Katar'dan da bir cevap gelmedi. Sevgili Ahmet Katar henüz daha siyasette cicim aylarında. Rozet takmayla eğer siyasete şekil verilseydi, öyle zannediyorum ki binlerce rozet alır, her gelene geçene takar da yol alırdık. Bu işlerin böyle olmadığını önümüzdeki günlerde inşallah görürüz'' dedi.

Başkan Vidinlioğlu'nun CHP İl Başkanına verdiği cevabın satır başları  şu şekilde; "Gelelim sayın Hikmet Erbilgin'e, ifade burada 'üç otuz paraya satmak doğru değildir'.  Basın kuvvetlerden bir tanesidir. Öbürünün başlığı 'Haddini bil Erbilgin' ve yine bir başka gazetemizde 'Hukuki müracaatlar yapılacaktır' diyor sayın Erbilgin, ben de muhalefet etmek bu değil demişim.  Girsin ihaleye alsın demişim. İhale çağrısı yapmışım bir başka gazetede de. Kastamonululara saygısızlık demişti. Bir başka gazetemiz de bana atıfta bulunarak 'Çukur Siyasetçi' demiş. Sayın Hikmet Erbilgin, 'orası, havada karada 250 eder' diyorsun, ondan sonra çark ettin 200 eder dedin, ben de sana diyorum;  delikanlılık falan diyorsun ya, iptal süresinde ben ihaleyi iptal ettim. Biz talibiz diyordun, ne kadar talip ettiğini görelim. İhaleyi dün akşam itibariyle iptal ettim. Niye iptal ettim biliyor musunuz? Utanması yok, arlanması yok, edepten bihaber. İfadelere bak sen, bir de beni kırk haramiler safında olmakla suçluyor. Senin şehir eşkıyalığın tescillendi. Bana, gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor diyorsun, senin yüzün bile kızarmıyor. Sorduğum bir tane soruya cevap yok. Üçü beşten kertiyor. Ağzına geldiği gibi konuşuyor. O kadar değil, meydan boş değil. Ben de seni edebe davet ediyorum. Sana ben çukur siyasetçi demiştim, çukura saygısızlık oldu, sen çukur değil, çupçukur siyasetçiymişsin. Ben elimi uzattıkça elinin tersiyle itip, yalan ve tezvirata yöneliyorsun. Sen nasıl bir insansın ya. Hiç mi senin utanman yok. Kırk haramilerin safında olmakla beni suçluyor. İhaleye 9 tane firma girmiş, onunla ilgili konuşuyorsun. Onları da bir araya getirmekle itham ediyorsun. İspat edemiyorsan şerefsizsin, mufterisin. Seni ispata davet ediyorum. Birazcık haysiyetin varsa çık da ispat et. O kadar sözü birisi bana söylemiş olsa utancımdan yerin dibine girerim ama sende o yüz de yok. Birazcık haysiyetin varsa çık ve ispat et. Bir tane telefon görüşmemi, bir tane görüntüyü, eğer koy belgesiyle ben her şeye razıyım. Sen beni başkalarıyla karıştırıyorsun.Senin eski meclis üyen, seni rüşvet dağıtmakla suçladı, cevap bile vermedin.  Benim sorduğum hiç bir soruya cevap vermiyorsun. Dönüp dolaşıp aynı yere geliyorsun, bana bir şeyler söylüyorsun. Geçmiş dönemde suçladıklarımızla rant paylaşıyormuşuz. Zerre şerefin varsa ispat et, ispat etmiyorsan haysiyet yoksunusun, çupçukursun. Ben alırım diyordun hadi gel al. Suda havada karada 250 eder diyordun. İhaleyi alan insanların sen yüzüne nasıl bakacaksın ya, hiç mi utanmayacaksın. Senin bu sözlerin yüzünden kamu yararını gözetiyorum, ben talibim dedin, ben de iptal ettim. Almazsan edep yoksunusun. İnşallah sözünün arkasında durursun. Bekliyorum.''