Kastamonu Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Yurt, MHP İL Başkanı
Emin Çınar, Karayolları Bölge Müdür Yardımcısı Özal Kaya , Yol-İŞ Sendikası
Samsun 2’nolu Şube Başkanı İbrahim Uzun , YOL İŞ Sendikası Genel Başkanı
Ramazan Ağar, Genel Merkez yöneticilerinin katıldığı Yol-İş Sendikası Kastamonu
1 No.lu Şubesinin 12. Olağan Genel Kurul Toplantısı, Karayolları 15. Bölge
Müdürlüğünün konferans salonunda gerçekleştirildi. Divan Başkanı Mehmet
Yolasığmazoğlu, başkan yardımcıları Sadık Düzgün, Şaban Çılgın ve katip üyeleri
Yalçın Terzioğlu ve Ramazan Duman’ın yer olduğu divanda, Divan Başkanı Mehmet
Yolasığmazoğlu gündem maddelerini okudu.
Yönetim, denetleme, disiplin kurulları asil ve yedekleri ile
üst kurul delege adayları tespit edildi. Adayları tespit edilen yönetim,
denetleme ve disiplin kurullarının raporlarının müzakeresi yapıldı. Son olarak
yönetim kurulunun asil ve yedekleri ile üst kurulunun seçimi yapıldı. Yapılan
genel kurul seçiminde mevcut başkan Mehmet Çelik 70, diğer muhalefet ise 40 oy
aldı. Mevcut şube başkanı Mehmet Çelik, genel kurulda katılımcı delegelerden
yüksek oy alarak tekrardan şube başkanı seçildi.
AĞAR; “EMEĞE DEĞER
VERMEZSEK EMEĞİ SAVUNAMAYIZ”
Seçimle ilgili konuşan YOL-İŞ Sendikası Genel Başkanı
Ramazan Ağar, “Biz karayolları olarak büyük bir aileyiz. Bu büyük aile olan
Karayolları ülkemizin bir ucundan bir ucuna 12 ay 7 gün 24 saat hizmet götüren
bir teşkilatımız, bu teşkilatımız elbette ki güçlendirilmeli, daha çok
genişletilmeli. Ama teşkilatımızın üye sayısı 5 binlere kadar düştü. Bu
teşkilatımız 1985 yıllarından 2000 yıllarına kadar 40 bin kadrolu üyesi olan
bir teşkilatımızdı. Türkiye’deki taşeronların hukukçularımızla hepsinin ayağına
gittik, onlara sendikalı olduğu zaman başlarına ne geleceklerini anlattık.
Taşeron firmalarıyla görüştük, bunlar sendikalaşırsa işten çıkartmayın dedik. Çünkü
muhatabımız siz değilsiniz, bizim muhatabımız Karayolları Genel Müdürlüğü
dedik. Karayolları Genel Müdürlüğüne yazı yazdık, 'bunlar sizin işçinizdir,
kadroya alın' dedik, ret cevabı aldık. Dava açtık, davayı kazandık. 1,5-2 yıl
sürmeden Yargıtay bölümü de dahil 10 bin arkadaşımızın davasını kazandık. Bu
işler kolay değil, emek sarf ediliyor. 5 yıl emek sarf ettik, gece gündüz
çalıştık. Emek bir değerdir diyoruz, emeğe değer vermezsek emeği savunamayız.
Bizim vermiş olduğumuz emeği hiç kimse inkar edemez, hepsinin belgesi var.
Genel kurul toplantısının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” dedi.
ÇELİK; “DÜNYA,
TARİHSEL BİR DÖNEMDEN GEÇİYOR”
Yol-İş Sendikası Kastamonu 1 No’lu Şube Başkanı Mehmet Çelik
kurulda yaptığı açılış konuşmasında genel kurulların 4 yıllık çalışma döneminin
tüm yanlarıyla değerlendirildiği sendika içi demokrasinin derinlik kazandığı
kurullar olduğunu belirterek; “Dünya önemli siyasal, sosyal ve ekonomik
gelişmelerin yaşandığı tarihsel bir dönemden geçmektedir. Küresel ölçekteki bu
gelişmeler; bölgesel savaşlar, iklim değişiklikleri, Covid-19 salgını ve
ekonomik krizler olarak sıralanabilmektedir.Ortadoğu’da, Libya’da ve
Kafkaslar’da yaşanan savaşlar, Doğu Akdeniz’ de ve son olarak Ukrayna’ da
yaşanan gerginlikler büyük savaş riskini artırırken, ülke sınırlarımıza yakın
yurt içi ve dışında terör naletinin kalleş pusular ile hayattan kopartılan
kahraman asker, polis ve güvenlik görevlilerine Allah’ tan rahmet, gazilerimize
de saygı ve şükranlarımızı sunarız. Savaş ortamından sayılar 4 milyonu bulan
sığınmacılarlarla sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel boyutlarıyla en çok ülkemiz
etkilenmektedir. Savaşların önlenmesi ve barışçıl çözümün tesis edilmesi, göç
ve sığınmacı sorunlarının çözümü için temel bir koşuldur.Bölgesel savaşlarda
birlikte Covid-19 salgını da insanlar ve toplumlar üzerinde küresel bir
tahribat yaratmaktadır. Salgının bir yönü çalışanlar ve toplum sağlığı
üzerinde, diğer yönü ise sosyo-ekonomik alanda yarattığı tahribattır. Bu
tahribattan sağlık, gelir, iş güvencesi ve sosyal güvenlik hakları açısından en
mağdur kesimi çalışanlar oluşturmaktadır. Nitekim salgın nedeniyle onlarca
insan ve çalışan hayatını kaybetmiştir. Salgın ortamında çalışanların sağlığı,
güvenliği, gelir ve istihdam güvenicisi tehdit altındadır” ifadelerini
kullandı.
“ÜLKEMİZDE HER GÜN 5
İŞÇİ İŞ KAZALARINDA HAYATINI KAYBETMEKTEDİR”
İş kazası ve meslek hastalıkları nedeniyle canlarını yitiren
emekçiler olduğunun altını çizen Çelik; “ILO verilerine göre; küresel düzeyde
her yıl 337 milyon iş kazası gerçekleşmektedir. Bu kazalar,meslek hastalıkları
ile birlikte 2,3 milyon kişinin hayatını kaybetmesine yol açmaktadır. Başka bir
ifadeyle, dünya üzerinde her gün 6 bin 300kişi, iş kazası veya meslek hastalığı
sebebiyle yaşamlarını yitirmektedir.Nitekim ülkemizde 2021 yılında gerçekleşen
iş kazalarında 2.170işçi hayatını kaybetmiştir. İş kazalarında hayatlarını
kaybeden işçilerin yüzde 30’unun inşaat işkolunda olması dikkat çekicidir.
Ülkemizde her gün ortalama 5 işçi iş kazalarında hayatını kaybetmektedir. Bu
konuda11 Temmuz 2020 günü kardeşimiz, canımız, yol arkadaşımız Sedat Küçükekeci
asfalt şantiyesinde elim bir trafik kazasında hayatını kaybetmiş olup, acısı
yüreğimizde taptaze durmaktadır. Vefat eden Tüm kara yolcu üyelerimizin de bu
vesile ile mekanları cennet olsun.Meslek hastalıkları nedeniyle ölümler iş
kazası nedeniyle ölümlerden 6 kat daha fazladır. Türkiye ölümlü iş kazalarında
Avrupa’da birinci, dünyada üçüncü sıradadır. İnşaat sektör çalışanları, diğer
sektördekilere oranla 3 kat daha fazla ölüm, 2 kat daha fazla yaralanma riski
ile karşı karşıyadır.Belirtilmesi gereken bir başka husus, inşaatlarda göçük
altında kalan, hayatlarını kaybeden işçilerden bir bölümünün işyerlerin de
çalışan taşeron işçiler olmasıdır. Bu husus, taşeron işçilerin iş sağlığı ve
güvenliği şemsiyesi altına girmeleri açısından da bir an önce sendikalı
olmaları gerektiğini ortaya koymaktadır. Özellikle inşaat sektöründe taşeron
şirketlerin işçilerine yönelik iş sağlığı ve güvenliği konusunda yeni bir
düzenlemenin hayata geçirilmesi gerekmektedir.Nüfusun 83 milyon olduğu
ülkemizde, TÜRK-İŞ’in üye sayısı yaklaşık 1 milyon 154 bin, sendikalaşma oranı
ise yüzde 14,13’ tür.Nüfusumuzun 44 milyon olduğu 1980 yılında toplam sendikalı
işçi sayısının 5,7 milyon olduğu düşünülürse, geçen 40 yılda sendikalı işçi
sayısında ciddi bir düşüş gerçekleşmiştir. 2021 Temmuz dönemi verilerine göre
Türkiye yüzde 14,13’ lük sendikalaşma oranı ile Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği
Örgütü (OECD) üyeleri arasında sendikalaşma oranında en kötü üyelerinden biri”
şeklinde konuştu.
YURT; “İŞÇİ
KARDEŞLERİMİZ HİZMET İÇİN GAYRET SARF EDİYOR”
Kastamonu Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Yurt da “Tüm
işçi kardeşlerimiz, cefakarca devletine ve milletine hizmet etmek için tüm
gayretlerini sarf etmektedirler. Alın terini şehrimiz, ülkemiz için akıtan tüm
kardeşlerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Gerçekleştirilecek olağan genel
kurulu toplantısı, çalışanlar, şehrimiz ve milletimiz için hayırlar getirmesini
temenni ediyorum. Göreve gelecek yeni yönetim kurulunu şimdiden tebrik ediyor,
çalışmalarında başarılar diliyorum. İl dışından ilimizde görev yapmış ve
ahirete irtihal etmiş tüm kardeşlerimize Cenabıhak’tan rahmet diliyorum“
şeklinde konuştu.
ÇELİK; “ELEŞTİRİ,
TEŞVİK EDİCİ OLMALI, YALAN OLMAMALI”
AK Parti Milletvekili Metin Çelik ise Genel Kurul’un hayırlı
olmasını dilyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdrüdü; “Çalışanlarımızın
ücretli kesimi, memuru, işçisi, asgari ücretlisi yaşanan bu sürece karşı alım
gücü anlamında korumamız icap ediyor. Alınan önlemler arasında buna yönelik ve
bundan sonra da böyle olacak. Sendikacılık, sivil toplum işleri çok çok
önemlidir, eleştiriler elbette olacaktır. Bizler de bu eleştirilerden kendimize
geleceğe yönelik olarak olumlu notlar çıkarıp gerekenleri bugüne kadar yaptık,
yapmaya devam edeceğiz. Ama eleştiri iyi yönde olmalıdır, eleştiri teşvik edici
nitelikte olmalıdır, eleştirinin içerisinde yalan olmamalıdır. Bunu sizin için
söylemiyorum. Bugün yaşadığımız süreçler var, muhalefetin bir yalan ve algı
operasyonu var” dedi.
“UÇAK VE HELİKOPTER
YOK DERKEN, YUKARIDAN HELİKOPTERLER GEÇİYOR”
Bugün yaşanan yangın olayına da değinen Milletvekili Çelik;
“Şu anda gündemde olan ve geçen sene de yaşadığımız bir yangın hadisesi var.
Anlaşılır gibi değil. Ana muhalefet partisinin genel başkanı olay yerinden
açıklama yapıyor. Uçak ve helikopter yok derken, yukarıdan helikopterler
geçiyor. Yanındakiler yukarı bakıyor, bakmak zorunda kalıyorlar. Sadece bunda
değil, birçok konuda , meselede karşı karşıya kalmak durumunda kalıyoruz.
Meselemiz ülkemizin gelişmesidir, sorunlarının çözülüp daha iyi bir duruma
getirilmesidir. Eleştirilerimiz de mutlaka yapıcı olmalıdır, içine yalan
sokmamalıyız. Algı operasyonu, dezenformasyon, manipülasyon gibi kelimeleri çok
duymaya başladık, bunlar yaşadığımız gerçeklerdir. Bu doğrultuda biz, işimizi
düzgün yapmaya, doğruları milletimize anlatmaya, yapabileceklerimizi anlatmayı
ve onları söz verdiğimiz gibi yapmaya mutlaka devam edeceğiz” ifadelerine yer
verdi.
“MUTLAKA
ÇALIŞANLARIMIZI KORUYACAĞIZ”
Türkiye’nin yıllanmış bir sorun olan taşeron
meselesini de el birliği içinde diyalog halinde çözdüklerini dile getiren
Çelik, açıklamasını şöyle sürdrüdü; “Geçen yıl taşerondan kadroya geçen
kardeşlerimizin toplu sözleşme sorunlarını da çözmüş olduk. Maaşlarında
ikramiye noktasında olsun, ücret miktarlarında olsun gelişmeleri de değişimleri
de geçen yıldan itibaren yaşadılar. Mutlaka çalışanlarımızı koruyacağız. Sadece
elimizde olamayan şeyler var. Petrolde 3-4 kat artış var, doğal gazda 10 kat
artış var, bunlarla imal edilen ürünlerde katlanarak artan artışlar var.
Bunlarla da ilgili mücadelemizi devam ettireceğiz. Petrolü şu anda yüzde 8
üretiyoruz, doğal gazı yüzde 1 oranında üretebiliyoruz. Ama gelecek yılda
itibaren inşallah kendi doğal gazımızı bulduk. 2023’ten itibaren kademe kademe
2026’ya kadar. Kendi tükettiğimiz doğal gazın yüzde 30’unu 2026’dan itibaren
kendi ürettiğimiz doğal gazdan artık tüketmeye başlayacağız. Gelecek yılda
itibaren ilk fazı devreye alınacak olan nükleer santral Türkiye’nin elektrik
tüketiminin tek başına yüzde 10’unu sağlayacak. Bugün nükleer santrale karşı
çıkanlar, bugün HES’lere karşı çıkanlar, bugün Türkiye’nin dışa bağımlılığının
devamını isteyenlerdir. Dünyanın en ileri ülkeleri nükleer santralleri
kullanmaya, hatta artırmaya devam ederken bize eylemler yapılıyor. Biz HES’leri
devreye sokarken eylemler yapılıyor. Neticede bizim dışa bağımlılığımızı
bitirmemiz dış ticaretimizi artıya çevirmemiz gerekiyor. Kongrenin Türkiye
Yol-İş Sendikası’na tüm üyelerimize, çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.”