Olay, 2014 yılının Temmuz ayında Kastamonu’ya bağlı Başören köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, ailesi ile birlikte derede balık tutan Burak İ., daha öncesinde aralarında husumet bulunan 44 yaşındaki Bayram Muzır’ın silahlı saldırısına uğradı. Silahlı saldırıya uğrayan Burak İ. ve yakınlarının karşılık vermesi sonrası Bayram Muzır, hayatını kaybetti.
Yaşanan olayın ardından tutuklanan Burak İ.’nin, 4.5 ay hapis yattıktan sonra mahkeme heyeti tarafından yaşanan olayda ‘meşru müdafaa’ olduğu gerekçesiyle tahliyesine karar verildi.
19 Mart 2015 tarihinde Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada cinayet şüphesiyle yargılanan sanık Burak İ., aile bireylerine ve kendisine direnç gerçekleştirilmesi nedeniyle o anki saldırıyı defetme zorunluluğu bulunduğuna hükmederek, cinayeti meşru müdafaa sınırları içerisinde kabul ederek beraatına karar vermişti.
Yargıtay, cinayet şüphelisi sanık Burak İ.’nin müebbet hapis cezası ile yargılanması gerektiğine hükmederek kararı bozdu. Tekrar Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen dosyada ikinci yargılama yapıldı. ‘Kasten öldürme’ suçundan yargılanan Burak İ., “Yüce Türk adaletine sığınıyorum. Eylemim meşru müdafaa sınırları içerisinde kalmıştır. Pişmanım, beraatımı talep ediyorum” dedi.
Sanık Burak İ.’nin avukatı Mustafa Sezer, “Müvekkilimiz pusu kurmamıştır. Pusu kurulacak alan yoldan 39 metre aşağıda yer alıyor. Burada pusu kurulmaz. Bu yüzden beraat kararı verilmesini istiyoruz. Meşru müdafaanın bünyesinde tam olarak barındırdığını düşünüyoruz” diye konuştu.
Katılan Hanife Muzır ise sanığın en ağır cezayı almasını isteyerek, Yargıtay’ın bozma ilamına göre cezalandırılmasını talep etti.
Cumhuriyet savcısı duruşmada açıkladığı mütalaasında eylemin meşru müdafaa sınırları içerisinde kaldığını belirterek, sanığın beraatını talep etti. Mahkeme heyeti, Burak İ.’nin eyleminin meşru müdafaa sınırları içerisinde kaldığını hükmederek, ikinci kez beraatına karar verdi.