Genel Kurul'da Konuşan
SS Köy-Koop Birlik Başkanı Erol Akar; "Kooperatif
yöneticilerimizin desteği, yönetim kurulumuzun ve çalışanlarımızın öz verili
çalışmaları ile bugüne gelinmiş ve birliğimiz, ilimizin önemli bir hizmet
kuruluşu haline getirilmiştir. Hiç şüphesiz bu hizmetlerin giderek daha da
artırılması ve hizmet kalitesinin yükseltilmesi adına tüm kuruluşların bu
hizmetlere sahip çıkması ve destek vermesi son derece önemlidir"
ifadelerine yer verdi.
Düzenlenen
toplantıya AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik, Kastamonu Ticaret ve
sanayi Odası Başkanı Oğuz Fındıkoğlu KÖY-KOOP Genel Başkan Yardımcıları Mehmet
Varol ve Barış Aydın, OR-KOOP Genel
Müdürü Erdem Kaplan, Ankara Köy-Koop Birlik Başkanı Ahmet Tümay ve İzmir
Bademler Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Murat Kulaç başta olmak üzere il
merkezi ve il dışından gelen davetliler ile birliğin delegeleri katıldı.
AKAR; "SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ YÖNÜNDE
ÇALIŞMALAR MEVZUAT ÇERÇEVESİNDE SÜRDÜRÜLMEKTEDİR"
Genel Kurul'da
Faaliyet Raporu'nu okuyan Köy-Koop Birlik Başkanı Erol Akar, şu
bilgilendirmelerde bulundu; "Yönetim Kurulu
Toplantılarımız mümkün olduğunca düzenli olarak yapılmaya çalışılmış ve her
toplantı denetim kurulu üyelerimiz ile birlikte gerçekleştirilmiştir.
Birliğimiz faaliyete geçtiği günden bu güne kurumsallaşma çalışmalarını sürdüre
gelmiştir. Faaliyetlerin bir kurallar bütünlüğü içerisinde yapılmasına ve bunun
sürdürülebilir olmasına özen gösterilmiş, tüm mevzuatımız bir kitap haline
getirilmiştir. Diğer taraftan DGRV ile müşterek yürütülen TAKBİ projesi
kapsamında, Birliğimizin dokümantasyon sistemi bilimsel bir yaklaşımla yeniden
elden geçirilerek en uygun hale getirilmiş, eski mutfak bölümü arşiv haline
getirilerek önemli bir eksiklik giderilmiştir. Bu konularda emeği geçen herkese
teşekkür ediyoruz. Birliğimizce uzun yıllardan bu tarafa hukuki anlamda destek
alınmakta ve karşılaşılan sorunların çözümü yönünde çalışmalar mevzuat
çerçevesinde sürdürülmektedir. Geçen yıl yapılan genel kurulumuzda alınan karar
doğrultusunda merkez büromuzun üst katındaki daire satın alınmış, tapu
işlemleri tamamlanmış, toplantı salonu ve büro kısımları tefriş edilerek
kullanılmaya başlanmış ve hizmetin daha sağlıklı yürütülebileceği bir ortam
yaratılmıştır. Diğer taraftan Çetmi tesislerimizin bitişiğinde bulunan parsel
satın alınmış, tapu işlemleri bitirilmiş ve birlik olarak ileriye dönük önemli
bir hizmet alanına sahip olunmuştur."
ÇELİK; "SON DÖNEMDE EN ÇOK
KONUŞTUĞUMUZ ŞEY ÜRETİM VE TEDARİK ZİNCİRİ"
AK Parti
Kastamonu Milletvekili Metin Çelik de Genel Kurul'un hayırlara vesile olmasını
dileyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü; "Son dönemde en çok
konuştuğumuz şey üretim ve tedarik zinciri. Özellikle pandeminin etkileriyle
hammadde enerji fiyatlarında yaşanan çok büyük artışlara neden oldu. Dünyada
bir enflasyon süreci başladı ve daha önce hiç karşılaşmadığı bir süreçle dünya
karşı karşıya kaldı. Bu sürecin içinden geçmekte olduğumuzu görüyoruz. Türkiye
daha öncesinde benzer tecrübeleri yaşamış bir ülke. Daha önce 1994'te, 2001'de
yaşadığımız ekonomik sıkıntılar oldu. O dönemlerle bu dönemi birbirinden ayıran
şey, sadece ülkemizin iç dinamiklerinden kaynaklanan bir ekonomik problemle
karşılaşmışken bu dönemde global ekonomik düzen içerisinde ve bunun bir üyesi
olan açık bir ekonomiye sahip olan
Türkiye'nin bundan etkilenme sürecini yaşıyoruz" dedi.
ÇELİK: "İŞSİZLİK SON 2 YILDA
KAPANMALARA RAĞMEN AZALDI''
Bu süreçle
ilgili mücadele yürüttüklerini kaydeden Milletvekili Çelik; "Bu
problemlerle karşılaştığımız andan itibaren hükümetimiz, Cumhurbaşkanımız
gerekli önlemleri alma ve bu yaşanan ekonomik sıkıntıdan en az şekilde
etkilenmesi için gereken önlemleri alma gayreti içerisinde olduk. Girdi
fiyatları yükseldi, çiftçimizi hayvancılıkla uğraşanları bu alandaki destekler
artırıldı. Enflasyondan çalışan kesimin etkilenmemesi adına asgari ücret, işçi
emekli maaşlarındaki düzenlemeleri yapıldı.
Bütün bunlarla milletimizin en az şekilde etkilenmemsi için bu ortamdan
ve yaşadığımız sıkıntıdan bir an önce çıkılması için gereken önlemleri almaya
çalıştık. Bir taraftan da halkımızı korumaya çalışırken, bu süreci ekonomimizi
daha ileri taşıma adına iyi bir değerlendirmeye çalışıyoruz. Dünyada 2020
yılında yüzde 3'ün üzerinde bir küçülme yaşandı. Türkiye 1.8 oranında büyüdü.
Dünyada büyüyen iki ülkeden bir tanesiyiz. Yine 2021 yılında yüzde 11'i aşan
bir büyüme yaşadı Türkiye. Bu nasıl oluyor? Bir taraftan enflasyonist bir
süreçle beraberiz diğer taraftan doğalgaz çıkıyor 10 katına çıkan bir süreç
yaşıyoruz. Bunlar normal süreçler değil. Bu süreci bir taraftan yaşarken bir
taraftan da Türkiye'miz, iş dünyamız, ihracatçılarımız, bu sürecin en iyi
şekilde faydalanması için mücadele veriyoruz . 250 milyar doları rahatlıkla
yakalayacağımız bir yıl sonu beklentimiz oluştu. İnşallah aşacağız. Bir
taraftan da işsizliğin bu tüm olumsuzluklara ve kapanmalara rağmen son 2 yılda
azaldığını görüyoruz. Yüzde 13.2 olan 2019 işsizlik rakamlarımız, bu yıl sonu
itibariyle yüzde 11'lere geriledi. Alınan önlemlerin bize sağladığı yararlar.
Türkiye ekonomisi üreten bir ekonomi olduğu için belki bu süreci çok daha rahat
atlatabilecek. 2 buçuk milyon istihdam yarattı Türkiye. Bu çok kolay bir şey
değil belki de dünyada çok az ülkenin başarabileceği bir şey. Dünyada istihdam
oranı düşüyor, Türkiye'de artıyor. Ama tüm sorunlarımızı hallettiğimiz anlamına
gelmiyor. Bunlar iyiye işarettir. İnşallah bu şekilde çalışmaya devam
edeceğiz" dedi.
" BUNDAN SONRA BU TÜR AFETLERİ
İNŞALLAH YAŞAMAYIZ"
Konuşmasında
son olarak kuraklık konusuna değinen Çelik; "Kuraklık, geçen sene
yaşadığımız sıkıntıların başında geliyor. Bir taraftan kuraklığı yaşarken, bir
taraftan iklim değişikliğinin yansımaları ile karşı karşıya kalıyoruz. Bundan
sonra bu tür afetleri inşallah yaşamayız. Bunların önlemlerini de alma adına
gerekli tedbirleri hayata geçirme gayreti içerisindeyiz. Kuraklık sadece
tarımsal üretimin düşmesine neden olmuyor. Bizim hidroelektrik santrallerimiz,
sudan üretimle, Türkiye elektrik ihtiyaçlarının yüzde 30’dan fazlasını bu
santrallerden karşılıyor, rüzgar, güneş bunlar da termik. Bir de doğalgazdan
elektrik üretiyoruz. Son 10-15 yılda rüzgarda ve güneşte ciddi mesafe kat
ettik. Hidroelektrik santrallerden ciddi mesafe kat ettik. Ama su olmadığı
zaman, mesela geçen sene sudan ürettiğimiz elektrik yarıya düştü. Bunu tamamlamak
için tek çaremiz vardı, Doğalgazdan mecburen. Aradaki farkı doğalgazdan
karşılamak durumundaydık. Doğalgazdan toplam tüketimimizin yüzde 15’ini
karşılayınca, bizim elektrik fiyatlarımıza da otomatikman doğalgazdaki on
katlık artış yansımış oldu. Dolayısıyla sadece kuraklık tarımsal üretimin
düşmesine neden olmuyor, bir taraftan da enerji maliyetlerine de çok ciddi
baskı yapıyor. Bizim yapmamız gerekenler, sulak arazilerimizi arttırmak
durumundayız. Hem Türkiye’de hem Kastamonu’muzda güzel gelişmeler var. Mesela
Devrekani’deki kapalı sistem sulamamız, o bölgeye çok ciddi hareket getirdi
tarımsal üretim anlamında. Pancar 20 Bin tonlardan bugün 120 Bin tonlara geldi.
Bütün hedefimizi, bütün enerjimizi projelerin tamamlanması yönünde
harcadığımızı da bilmenizi istiyorum. Genel kurulumuzun hayırlı uğurlu olmasını
diliyorum. Tüm üreticilerimize bereket getirmesini diliyorum. Bir adım ötesini,
enflasyonların kontrol altına alındığı bir dönemi bekliyoruz inşallah
başaracağız kimsenin endişesi olmasın.