Programda yaptığı veda konuşmasında; 'Görev, büyüklerimiz tarafından verildiğinde yok demeyi kendi adıma abes sayıyorum' ifadeleriyle sözlerine başlayan Aslan, ''Çünkü; mesleğe girerken bu millete hizmet andıyla girdik, bir adamın memlekete hizmet edebildiği her görevi onurludur. Gerçek anlamda samimi olarak burada kazma kürek işi için burada Selçuk Aslan’a ihtiyaç varsa ben Selçuk Aslan olarak buna da evet derim daha farklı bir misyon noktasında, Ruanda’ya gideceksin Türkiye için denilirse ona da evet derim, Selçuk Aslan olarak görev bilincim bu noktada'' dedi.
''DAHA ÖNCE HİÇ YOLUM DÜŞMEMİŞTİ''
Afet sebebiyle Kastamonu'da görevlendirildiğini kaydeden Genel Sekreter Aslan, ''İnşallah başarmışızdır diye ümit ediyor, başardığımıza da inanıyorum. Mutlaka anın sıcaklığı, anın heyecanı içerisinde, daha sonra tarttığımda şöyle olsaydı daha güzel olurdu dediğimiz çıkartmalarımız olabilir ama daha iyisi de olur muydu, herhalde anca bu kadar olurdu dediğim noktada herhalde kafamı yastığa koyduğumu düşünüyorum. Genç meslektaşlarıma bu sözümü de ifade etmek isterim;bir noktada ağabeyleri olarak tecrübe paylaşımı olarak da ifade edilebilir, çok net bir ifadem vardır. Bir makamda bir gün de oturacak olsan o makamın sorumluluğunu da ifade ederim, yetkisini de kullanırım. Kastamonu İl Özel İdaresi Genel Sekreteri olarak çağrıldığımızda ne kadar süre kalacağımız çok belli de değildi ama çok uzun kalmayacağımızı aşağı yukarı herkesin müteakip olduğu da biliniyordu. Sorun varsa mutlaka o sorunu çözüp kurumun tekerinin daha efektif çalışması inancıyla hareket ettim. Kastamonu göreve gelmeden önce yolumun düşmediği bir vatan toprağıydı, ne kadar acı bir vesile ile yolumuz düşmüş olsa da ben burada 9 ay hizmet etmekten büyük keyif aldım'' dedi.
''KIZIM, AĞLAYARAK GİTTİ''
Gidecekleri yer belli olduktan sonra kızının ağlayarak
gittiğini söyleyen Aslan, ''Bir daha Kastamonu’ya ne zaman geleceğim düşüncesi
ile böyle bir gönül bağımızda oluştu. Sizlerle tanışmış olmaktan sizlerle mesai
yapmış olmaktan o eşgüdümü sağlayıp sayın valimizin liderliğinde bir orkestra
gibi ahenkli bir ses çıkartabildik. Özel idare olarak diğer kamu kurumlarımızla
tam bir dayanışma içerisinde olabildiğimize inanıyorum. İster istemez hizmetin
işleyişi içerisinde bütçe imkanları elverişli olmaz, bazen bizim baktığımız
tarafla sizin baktığınız taraf farklı şekilde görülebilir, bundan ufak tefek
fikir ayrılıkları her zaman ortaya çıkabilir ama burada hiç kimseye karşı
şahsi, husumet gayesi benim tarafımdan asla olmadı. Çok farkında değilim bir
insanın kalbini kırdığını insan, etten kemikten her insan bir değil bazen
moralimiz bozuk olur, sesimiz yüksek
tonlu çıkabilir, bazen farklı bir talep gelir o an ki şartlarla yok diyebiliriz.
Bir insanın kalbini kırdığımız fark edersem, idrak ettiğim an da gönlünü almayı
tercih ederim yani anımsadığım an da, tatsız hatıra yok ama olur sürçü lisan
etmişsek, kalbini kırdığımız amirlerimiz, kardeşlerimiz beraber mesai
yaptığımız insanlar varsa af dileriz. Hakkınız geçmişse bizden yana sonuna
kadar helal olsun, helallik dileriz. Rabbim hepimize başarılı bir kariyer,
başarılı bir ömür nasip etsin diyerek saygılarımı sunuyorum'' ifadelerine yer
verdi.