Ekonomi ve
İklim Değişikliği Zirvesi (EKO İKLİM) Ankara Ticaret Odası Congresium’da
düzenlendi.
DÜNYADA İLK
KEZ ANKARA’DA
Ekonomi ve İklim Zirvesi’nin dünyada ilk kez
Ankara’da yapıldığının altını çizen Basa, “ Bu çok önemli bir zirve.
Önümüzdeki dönem, çocuklarımıza bırakacağımız dünya mirası çok da iyi
gözükmüyor. Ben buna iklim pandemisi diyorum. Bir pandemi yaşadık ve o pandemi
nedeniyle de tüm dünya etkilendi. Önümüzde yaşayacağımız iklim krizinden de tüm
dünya etkilenecek. O nedenle iklim pandemisine hazır olmalıyız. Burada yapılan
farkındalık çalışması. Bütün bileşenlerle beraber bunu organize ettik. Odalar,
borsalar, üniversiteler, ortaokullar… 30’a yakın üniversite katılıyor. Niye
ortaokullar var; çünkü onlar hayal edecek hayallerini buraya gelen kurumlar
görecek, belki hayata geçirecek. Üniversiteler bilimsel açıdan iklim krizini
tartışacaklar. Teknokentler onlar hazırladıkları teknolojik ürünleri
sergiliyorlar. Kurumlar var, ekoloji ile ilgili neler yaptıklarını anlatıyorlar
deneyimlerini paylaşıyorlar. Bunun yanında defilele ,sanat gösterileri,
konserler… Aslında biz burayı planlarken iklimi sadece üniversitelerin bilimsel
olarak konuşulduğun bir yapı değil her tarafın içerisinde olduğu iklim krizinin
etkilediği ve etkileyeceği esnafının da sanayicisinin de olduğu, turizmin de
konuşulduğu bir konsept hazırlandı. Bunun da ne kadar ilgi gördüğünü hep
birlikte gördük. “ ifadelerini kullandı.
LİYAKATLI
İNTERNET MEDYASI, VASATLARIN ALTINDA EZİLMEK İSTEMİYOR
Basa, internet medyasının her geçen gün
güçlendiğini ancak liyakatlı medyanın vasatın altında ezilmemesi gerektiğini
belirterek şöyle konuştu;
“İnternet medyası güçlenmeye devam ediyor ve
güçlenmesi de lazım. Yazı ve matbaadan sonra internet en nemli buluşlardan
biri. Medya da artık değişiyor. Eskiden matbaalar , gazeteler vardı. Devam
ediyorlar etsinler de inşallah ama artık hiçbir gazete internet sitesi ve
sosyal medya olmadan devam edemiyor. Biz de işin bu alanındayız. Gazeteleri de
internet haberciliğini de güçlendirmemiz lazım. Onların hayatını devam
ettirebilmesinin yolu da internet haberciliğinden geçiyor. Çünkü ne yaparsak
yapalım insanlar artık bu mecrada. NFT’lerin metaverse’nin konuşulduğu
yerde eskileri konuşamayız. Önce kendimize bakmamız, kendimizi düzeltmemiz
gerekiyor Vasatın altında, liyakatlının ezilmesini engellememiz lazım.
Liyakatlı internet medyası vasatın altında ezilmek istemiyor. Siz yatırım
yapmışsınız, şirket kurmuşsunuz, adam çalıştırıyorsunuz ama 500 TL’ye 1000
TL’ye internet sitesi kuran da aynı belediye başkanının karşısına çıkıyor, aynı
haberciyim diyor. İşte bunu nasıl engelleyeceğiz diye konuşuyoruz. Bizim ana
amacımız internet medyasının hakkını hukukunu savunmak.”
YASA ÇOĞU
KİŞİYİ ÜZECEK
İnternet medyasında yasal düzenleme ile ayrım
yapılması gerektiğini ifade eden Basa “Ayrım yapabilmenin tek yolu yasal
düzenleme. Herkes internet haber sitesi kurup eğlenebilir. Hobi olarak
gazetecilik yapabilir. İnternet haberciliği kanunun çıkması gerekiyor.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile de görüşüyoruz. Yakın zamanda çıkacak.
Çoğu kişiyi de üzecek. Çoğu internet sitesi basın kartı ve ilan payı
alamayacak. Belli bir kriter olacak. Herkes kendini bu kritere yükseltmeye
çalışacak. Yerel gazeteyi kurmak için 2 sene bekliyorsunuz. Yatırım
yapıyorsunuz, para harcıyorsunuz, 2 sene sonra kendini döndürecek hale geliyor.
İnternet haberciliğinde de böyle olacak. Her önüne gelen internet haberciliği
yapamayacak. Belli kriterleri olacak. Belli süredir bu işi yapan, şirket olan,
çalışanı olan, reytingi belli seviyede olan, özgün haberciliği olan gibi. Özgün
haberciliğine bakılan bir sistemden bahsediyorum. Bu sistem gelirse gerçekten
bu işi yapanlar ortaya çıkacak ya da yapmak isteyenler o seviyeye çıkacak.”
İfadelerini kullandı.
DEVLET YUMRUĞUNU
DİREKT GÖSTERMESİN
Süleyman Basa
TİMBİR’in kuruluş amacını da şöyle anlattı; ''Gemici tabiri vardır “istim”. İstim tabiriyle gemiye
istim verirsiniz o yoluna gider. Biz sadece istimi verdik. Esas olan
kurucularımız ve üyelerimiz.800’e varan üyemiz var. Biz birbirimizi önce
tanıyacağız. Bu işi yapıp yapamayacağımızı göreceğiz. Ona göre de yola
çıkacağız. Bunun sahibi artık sizsiniz. Benden daha çok sizsiniz benim ana
mesleğim bu değil. Bunu oluştururken bunun içerisindeki bir çok arkadaşla
oluştururduk. Bunu sağlam ayaklara kurmalıyız. Bu yolu nasıl yürüyeceğimizi
belirlememiz lazım. Bunları yerine getirirsek uzun vadeli olur. Yapmak
istediğimiz İletişim Başkanına da söyledim bir kanun çıkaralım, biz arada bir
yüz olalım. Bir kanun çıkaracaksınız diyeceksiniz ki “şunu yapamazsın” bunu sen
söyleme biz söyleyelim, kendi üyemizse de yaptırımı biz yapalım. Ara yüz olarak
bizi seçin. TİMBİR’i resmi olarak kuralım bizi ara yüz olarak kullanın.
Devlet de direkt yumruğunu göstermesin. Bu tür şeyleri de konuşmalıyız.
Benim görüşüm birlikte olduğumuz arkadaşlarımız bu görüşe sahipler. İnanarak
girdik, bu inançla da devam eder diye düşünüyorum.”.