Sabah saatlerinde Araç ve Daday ilçelerini ziyaret eden heyet, daha sonra da İl Başkanlığında basın toplantısı düzenledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, yaptığı açıklamada il belediyesi de dahil Kastamonu'da en az 10 ilçe belediyesini alacaklarını söyleyerek, mevcutta bir olan milletvekili sayılarını da arttıracaklarını öne sürdü.
CHP Yerel Yönetimler Heyeti'nde CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün yer alırken; Kastamonu'dan da heyete CHP PM Üyesi Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, CHP Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin, CHP Kastamonu Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Cihan Tosyalıoğlu, CHP Kastamonu Örgütlenme ve Örgüt Yönetiminden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ahmet Türkmenoğlu eşlik etti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, İl Başkanlığı'nda yaptığı açıklamada, Kastamonu'nun önemli bir turizm potansiyeline sahip olduğuna dikkat çekerek, ''Kastamonu'muzun önemli bir turizm potansiyeli var. Kış, yaz, eko, doğa turizmi noktasında bir çok avantajları var. Bacasız sanayi olarak bilinir. Son derece yüksek bir iş gücü de var. Bugün bakıldığında İstanbul'a göç edenler arasında Kastamonu'muz ilk 3'te, öncelikle göçü önlemeli ve burada yaşayan insanların gelirini arttırmalıyız. Hep Kastamonu, hem Türkiye'nin geneliyle ilgili üretmekten başka çaremiz yok. Üniversitelerimiz bilim üretecek. Kastamonu'da bir üniversitemiz var. Kastamonu'ya ne gibi katkısı var? Sadece şu kadar öğrenci var, şu kadar para bırakıyor, bunu mu söyleyeceğiz. Kastamonu ekonomisini, yaşamını geliştirmeli. Üniversiteler ne için var. Dünya'da üniversiteler, bulunduğu yere katar ama bizim üniversitelerimiz bulunduğu yerle ilgili dezavantajlarını, avantajlarını değerlendirip ortaya bir değer koyamıyor'' dedi.
Anadolu'nun içinin boşaltıldığına dikkat çeken Torun, Anadolu'nun içi boşaltıldı. Her şey büyükşehirlere odaklandı. Kastamonu'nun çok büyük avantajları var, biz iktidarımızda mutlaka bir sanayi planlaması, turizm, teknoloji planlaması yapacağız. Anadolu'nun içini doldurmak ve göçü önlemek zorundayız. Sürekli göçü teşvik edersek, bizi bekleyen çok farklı tehditler de olabilir. En az 20 belediyenin yarısını alacağız, il belediyesini de alacağız. Milletvekili sayımızı da arttıracağız. Kastamonu'da bu hareketi görüyoruz. Kastamonu aydınlık insanlarımızın olduğu, bilinçli insanların olduğu bir kent. Onlar da içinde bulunduğumuz durumun farkındalar. Hem yerelde hem genelde iktidarımızı göstereceğiz ve her bir kuruşun hesabını vererek, bu ülkenin nasıl geliştiğini ispat edeceğiz'' ifadelerine yer verdi.
Genel Başkan Yardımcısı Torun'un açıklamaları şu şekilde;
''Yerel yönetimler birimi olarak Adana Milletvekilimiz Nuray Akın Bulut, ve Antalya Milletvekilimiz Cahit Arı’yla birlikte bugüne kadar yaklaşık 50’nin üzerinde belediyemizi ziyaret ettik. Belediyelerimizin sorunlarını dinliyoruz. Çözüm önerilerimizi aktarmaya çalışıyoruz., onların hizmetlerine yerinde tanık oluyoruz. Bir şekilde yerel genel dengesini kurma amacıyla Genel Başkanımızın ikinci yüzyıla çağrısında olduğu gibi merkez yerel dengesini kurmak ve önümüzdeki süreçte yerel yönetimlerimizin başarısını artırmak için yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Bu ziyaretlerimizi önümüzdeki günlerde de artırarak devam ettireceğiz.''
''31 MART'TA KAZANABİLECEĞİMİZİ GÖSTERDİK''
''31 Mart’ta çok önemli bir şeyi başardık hep beraber. Yerel yönetimlerde önemli bir başarıyı yakaladık. Tabi bu başarı tesadüf olmadı. İyi bir şekilde örgütlenerek, çalışmalarımızı büyüterek başardık. Türkiye’nin turizm potansiyeli olarak bakıldığında yüzde 95’ini ekonomik büyüklük olarak daha yüzde 68’ini yönetiyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Ama asıl önemli olan bizim için daha kıymetli olan bir şeyi başardık. Bu ceberut iktidarı, bu Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi gibi bize uymayan ve her gün hatalarıyla Türkiye'yi felakete sürükleyen bu yapıyı sandıkta yenebileceğimi ispat ettik. Demokratik yollarla, halkın iradesiyle yenebileceğimizi gösterdik.''
''Önümüzdeki süreç bize yeni bir görev yükledi, genelde de artık bu yapıyı iktidardan göndermek zorundayız. Her sabah uyandığımızda yeni bir gündem ve Türkiye, her gün başka hasar alıyor. Tarım, Kastamonu'muz da bir tarım ilimiz. Anlatmaya gerek yok, artık önümüzde bizi bekleyen bir gıda kriziyle karşı karşıyayız. Bir önceki dönemde ekili alanların neredeyse yüzde 30'ü ekilmedi. Ekilen alanlar da tekniğine uygun yapılmadığı için ciddi bir rekolte kaybıyla karşı karşıya kalacağız.''
''CHP'Lİ BELEDİYELERE KREDİ VERİLMİYOR''
''Gene ithalatçı ülke konumundayız tarımda ve bunun bedeli de bize ağır olacak. Buna karşın belediyelerimiz, üreticilerimizin yanında olması için ev o gıda krizini engelleme adına, vatandaşlarımızın en kaliteli ürünlerini en ucuza almaları için yoğun çabaları içerisindeler. Onlar gerçekten yoğun bir çalışma içerisindeler, her ihtiyaç sahibi vatandaşımızın yanındalar. Bu yapının her türlü baskısına rağmen olağanüstü işler yapıyorlar. İller bankası CHP'li belediyelere teminat mektubu bile vermiyor. Hiç bir kamu bankası kredi vermiyor. Bütün bakanlıklar kaynaklarını maalesef Cumhur İttifakı belediyelerine veriyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı dağıttı araçların yüzde 97'sini Cumhur İttifakı'na aktarmış. Orman Bakanlığı 155 araç dağıtıyor, bizim belediyelerimize yok. Bütün bakanlıkların imkanı, maalesef Cumhur İttifakı'na gidiyor.''
''Ama memnuniyete baktığınızda, bizim belediyelerimizin başarı oranları hep fazla. Bu yokluğa, darlığa, buhrana rağmen, hizmet ediyorlar ve oldukça da başarılar. Bir de bu kaynakların adaletli verildiğinde neler yapılabileceğini. Şuanda, 200 gram ekmeği 3 liraya satarlarken, bizim belediyelerimiz 250 gram ekmeği 2 liraya satıyorlar. Ayrıca ihtiyaç sahibi vatandaşlara da ücretsiz veriyor. Ama bu iktidar ne yapıyor, bütün girdileri her geçen gün yükseltiyor. Bu rakamlar artıyor ama sizin gelirlerinizi arttıralım demiyor, tam aksine elindeki kaynakları almak için her geçen gün engellemeye çalışıyor ama başaramıyor. ''
''BU KADAR ACIMASIZ OLMAYIN''
''Bazıları savaşı bahane göstererek, içinde bulunduğumuz durumu açıklamaya çalışıyorlar ama nafile, herkes her şeyin farkında. Siz ülke olarak planlamanızı yapacaksınız. Günlük düşünürseniz, her şeyi bir kişinin iki dudağına hapsederseniz, bunu yaşamamız kadar doğal bir şey yok. Gıda krizi kapıda diye uyardık. Sayın genel Başkanımız Eylül ayında hükümeti 'kara kış fonu' kurulması için uyardı. Ama hiç dinlemediler. Ama bizim belediyelerimiz gerçekten bu dönemde, sayın genel başkanımızın da talimatlarıyla bir kara kış fonu kurdular ve 3 milyar liraya yakın; vatandaşımızın ısınma, ulaşım, gıda gibi bir çok ihtiyacını karşıladı. Saraydan her şey günlük gülistanlık gözüküyor. Doktorlara 'Giderseniz gidin' diyor. Bu kadar acımasız olmayın, meslekleri itibarsızlaştırmayın, evet bizim çocuklarımız başka ülkelere gidiyor ama atanan doktorlara bakın hep yabancı uyruklu. Eğer Erdoğan, bunu içine sindiriyorsa başka bir şey söylemeye gerek yok. Eğer bugün AK Parti'yi destekleyenler bu durumu içine sindiriyorsa söylenecek söz yok.''