Prof. Dr. İlker Durak: “Doğrudan virüsü öldüren bitkiler var”

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlker Durak, “Doğrudan doğruya virüsü öldüren bitkiler var. Bunlarla ilgili binlerce bilimsel çalışma var. Bunları insanlara kullandırmak lazım” dedi.

Hayatının 30 yılını, bitkilerin; hastalıklara karşı etkilerini ve vücut direncine olan katkılarını araştırarak geçiren Prof. Dr. İlker Durak, salgın hastalıklara karşı bitkisel besinlerin daha fazla kullanılması gerektiğini söyledi. Durak, insanlık tarihi boyunca salgın hastalıkların olduğunun ve bu tür hastalıklarla mücadele için bitkisel besinlerden yardım alındığına dikkati çekti.
“Savunma sisteminin güçlü tutulması için özel tedbirlerin alınması lazım”
İHA muhabirine konuşan Prof.Dr. İlker Durak, bitkisel besinlerin hastalıkla mücadele tarihinin çok eski olduğunu ve vücudun savunma mekanizması açısından oldukça önemli olduğunun altını çizerek, “Tüm insanlık Covid-19 ile virüslerin ve enfeksiyonun önemini kavradı. Çünkü bunlar toplum için ciddi bir risk oluşturdu. Hem sağlık açısından hem ekonomik yıkım açısından önemli sonuçları olan bir durumla karşı karşıyayız. Durum böyle olunca da hastalığa karşı koruyucu faktörler önemli oluyor. Bilhassa savunma sisteminin güçlü tutulması için özel tedbirlerin alınması lazım” dedi.
“Sağlıklı beslenemeyen toplumlarda güçlü bir savunma mekanizması oluşması mümkün değil”
Vücudun savunma sistemini güçlü tutmak için çeşitli yöntemler ve bazı zorunlulukların olduğunu söyleyen İlker Durak, “Güçlü savunma sistemi sağlık yaşam kuralları ile yakından alakalıdır. Bu bakımdan temiz bir çevrede yaşamak çok önemlidir. Biz son yıllarda toprağı, suyu, havayı kirlettik. Bunlar sağlığımıza olumsuz olarak yansıyor. Bir diğer faktör ise sağlıklı yaşam kurallarını unutur hale gelmemiz. İnsanlar sabahtan akşama kadar bir masa başında oturuyor. Günlük toplam 500 adımı bulmayan çok fazla insan var. Halbuki vücut makinası çalışmayla güçlü kalabilir. Bu açıdan buna dikkat etmek gerekir.
Günümüzün modern toplumlarında hayat çok stresli geçiyor, insanları ister istemez daha gergin yapıyor. Bu durum vücut savunma sistemini zayıflatan önemli bir faktör. Ama hepsinden daha önemli diyebileceğimiz bir diğer faktör sağlıklı beslenme konusudur. Sağlıklı beslenemeyen toplumlarda güçlü bir savunma mekanizması oluşması mümkün değil. Sağlıklı beslenmenin de şartları var. Beslendiğimiz besinlerinde sağlıklı olması gerekiyor. Besinler sağlıklı olmalı ki bu besinler aldıktan sonra güçlü bir savunma yapalım” ifadelerini kullandı.
“İnsanlar binlerce yıl doğal bitkiler, doğal baharatlarla ve bitki tohumlarıyla bu gücü kullandı”
Beslenmede besinlerin dengeli kullanılmasının gerekliliğine, bunların hastalığa yakalanmada ve atlatılmasında önemli etken olduğuna dikkat çeken Durak, “İnsanlık tarihi boyunca bu tür enfeksiyonlara ve pandemilere karşı doğal koruyuculuk yapmış olan bitkiler, baharatlar ve tohumlar var. Bunlardan bizlerinde istifade etmesi gerekiyor. Koruma amaçlı olarak bunlar çok önemli. Bunlar antiviral özellikleri dolayısıyla virüsle bünye karşılaştıkları zaman doğrudan etki oluşturması bakımından önemli. Mesela meyan kökü, tarçın, kekik tarih boyunca insanların bu tür enfeksiyonlara karşı direnç geliştirmesinde önemli olmuştur. İnsanlığın kimyasal ilaçlarla tanışması 100-150 yıllık bir geçmişe sahip. Halbuki insanlar binlerce yıl doğal bitkiler, doğal baharatlarla ve bitki tohumlarıyla bu gücü kullandı ve sağlıklı olarak yaşamanın yollarını aradı” diye konuştu.
“Doğrudan virüsü öldüren bitkiler var”
Günlük hayatta olmayan doğal besinlerin insanların hayatına girmesinin önemli olduğunu belirten Durak, “Doğrudan doğruya virüsü öldüren bitkiler var. Bunlarla ilgili binlerce bilimsel çalışma var. Bunları insanlara kullandırmak lazım. Savunma sistemini doğrudan doğruya aktif eden bitkiler var. Mesela ekinezya. Bu bitkinin savunma sistemini aktive ettiğine dair yüzlerce çalışma var. Yine Anadolu’da herkesin bildiği kitre var. Bunlardan istifade etmek zorundayız” açıklamasında bulundu.