İçten yanmalı motorlara sahip arabaların yerini hızlı almaya
başlayan elektrikli otomobillerle ilgili yeni bir risk ortaya çıktı. Özellikle
küresel ısınma sonrası daha çevreci oldukları ve gelişen teknoloji ile beraber
menzillerinin artmasıyla otomotiv pazarında büyük bir değişim yaşanıyor. Birçok
hükümet içten yanmalı motorlara sahip araçlar için geleceğe dönük 'yasak'
kararları alırken, kullanıcılar ve üreticiler hızla elektrikli otomobillere
geçiş yapmaya başladı.
Ancak elektrikli otomobil dünyasındaki hızlı gelişim yeni
bir riski ortaya çıkardı; EV çöplüleri.
Elektrikli otomobillerdeki en büyük problem menzilleriydi.
İlk elektrikli otomobiller hayatımıza girmeye başladığında 100+ km varan sürüş
mesafeleri sunuyorlardı. Bu menziller içten yanmalı araçlarla kıyasladığında
bir depo ile kat edebileceğiniz mesafeye göre oldukça kısa ve ilk modellerin
şarj süreleri ise oldukça uzundu.
Aslıda bu ilk modellerde geleceğin ulaşım çözümleri arasında
gösterilen şehir içi araç paylaşım ekosistemi için düşünülerek hareket edilse
de beklenen tam planlandığı şekilde olmadı.
TEKNOLOJİ HIZLA GELİŞİNCE ESKİSİ TERCİH EDİLMİYOR
Bir kaç yıl gibi kısa bir sürede ben enerji depolama ve şarj
sürelerini kısaltan teknolojilerle ile beraber araçların verimliliğinin de
armasıyla elektrikli araçların menzilleri bir anda 700 km+ üzerine kadar çıktı.
Otomobil dünyasında bu hızlı gelişim yaşanırken piyasaya
sürülen ilk modeller ise bugün ne kullanıcıların ne de araç kiralama
şirketlerinin tercih listesinin en alt sırasında bile yer almamaya başladı.
İKİNCİ EL ARAÇLAR ELDE Mİ KALACAK?
Bu elektrikli araç filosu kuran şirketler için ciddi bir
risk taşırken bireysel kullanıcılar içinde ilerleyen yıllarda araçlarının
ikinci el fiyatlarının ne olacağını yönünde soru işaretleri oluşturuyor.
NERDEYSE SIFIR ARAÇLAR ÇÖPLÜĞE BIRAKILDI
Ve sonuç olarak henüz bir kaç yaşında olan kısa menzilli
elektrikli araçlar 'sıfır' görüntülerinde rağmen araç çöplüklerinde kendine yer
bulmaya başladı.
Özellikle Çin’deki terk edilmiş araçlar ile dolu elektrikli
araç mezarlıklarının arkasında, Çin’deki devlet destekli elektrikli araç
paylaşım pazarındaki patlama yer alıyor. Ülkede 2019’da kesilen cömert devlet
teşviklerinden yararlanan binlerce araç paylaşım şirketi kurulmuş ve bu
şirketler yüz binlerce elektrikli modeli yollara çıkmıştı.
Teşvik musluklarının kısılması ardından çok büyük oranda
batan bu şirketler nedeniyle binlerce kullanılmış elektrikli model ortada
kaldı.
Batan şirketlerin elindeki menzili kısa olan bu eski
modeller, kendilerine bireysel kullanıcılar tarafında yer bulamayınca çöplüğe
terk edildi.
Çin'deki görüntülerin bir benzeri de Türkiye'de de oluştu.
Emre Özpeynirci sosyal medya hesabı
üzerinden yaptığı paylaşımda "Bu da elektrikli Fluence çöplüğü Oyak
Renault'un Bursa fabrikasında üretilip 2012 yılında satışa sunulan 160 km
menzile sahip elektrikli Fluence modelleri de aynı Çin'deki eski nesil
elektrikli araçlar gibi kendilerine ancak hurdalıkta yer bulabilmiş."
ifadelerini kullandı.