İnebolu Çiçekyazı ile
Küre’nin Ersizler Köyü arasındaki alanda İl Özel İdaresi tarafından açılması
planlanan “Kalker Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi” projesi köylüleri ayağa
kaldırdı.
İnebolu Çevre Platformu da köylüleri bu mücadelede yalnız bırakmayarak sahaya çıktı. Platform Başkanı Ahmet Çeçen, platform üyeleri, Çiçekyazı ve Ersizler Köyü muhtarlarıyla Küre ve İnebolu’da ziyaretler yaparak destek aradı.
ERSİZLERDERE
TABİAT PARKI’NA KOMŞU
Ersizler Köyü Muhtarı Nihat Kaya, köylerinin de bulunduğu Ersizlerdere bölgesinin 2020 yılında Türkiye’nin 252. Tabiat parkı ilan edildiğini hatırlattı.
Açılacak taş ocağının Ersizlerdere Tabiat Parkı’na komşu olduğunu ifade eden muhtar Kaya, “Bu proje köylerimizi yaşanmaz hale getirmekle kalmayacak, doğa ve kültür turizmini de baltalayacak” dedi.
“TAŞ OCAĞININ
YAPILACAĞI YERDE KİLİSE VARMIŞ”
İl Özel İdaresi’nin kalker ocağı açmayı planladığı kayalık tepede arkeolojik kalıntılar bulunduğunu belirten Kaya, “Taş ocağının yapılacağı yerde büyüklerimizden duyduğumuza göre kiliselerin olduğunu ve biz Kadı Kalesi diye biliyoruz bir kalenin mevcut olduğunu bilmekteyiz. Hatta gidip gördüğümüz zaman da sanki bu kayalık alanlarda duvarlara murçla işlenmiş yazılar olduğu da gözlenmekte. Biz yazı olup olmadığını bilemiyoruz ama iyi bir arkeolog gelip de bunların ne olduğunu bilebilir. Eski küp parçaları vesaireler var. Zaten amatör defineciler tarafından bazı yerlerin eşildiği, kazıldığı görülecektir. Buranın tarihi değeri, tarihi dokusu da var. Buraların yıpratılmaması, buranın kaybedilmemesi artı bunların turizme kazandırılması gerektiğini düşünenlerden birisiyim.”
“DİNAMİT ATIMI
OLURSA SUSUZ KALDIK DEMEKTİR”
Projenin gerçekleştirilmesi halinde en çok su sorunu yaşayacaklarına dikkat çeken Kaya, “Su zaten başlı başına bir olay. Günümüzde küresel ısınma nedeniyle eski su kaynaklarının yok oldu, şimdi tekrar yer altı su kaynaklarına dönüldü. Biz suyu sondajla çıkartıyoruz. Eski bizim köylerimizde her iki üç tarlada bir su çıkardı, su kaynakları vardı. Şimdi sular kuruduğu gibi tarlalarda su yok, biz sondaj vurduk, içme suyunu sondajdan karşılıyoruz. Eğer bu sondajlar bu dinamit atılmalarla hasar görürse tamamen susuz kaldık demektir” diye konuştu.
“HAVAMIZI VE
SUYUMUZU ALDIKTAN SONRA BİZE BU BÖLGEYİ TERK ETMEK DÜŞER”
Taş ocağı projesinin doğayı ve su kaynaklarını tahrip edeceğini aktaran Kaya, “Bizim bir havamız, bir suyumuz var. Havamızı ve suyumuzu aldıktan sonra bize de artık o bölgeyi terk etmek düşer. Devletimizin yetkilileri bize başka yerlerden yer gösterecek, biz de oraya gideceğiz. Öyle anlaşılıyor” ifadelerini kullandı.
KÜRE VE İNEBOLU’DA
ZİYARET TRAFİĞİ
İnebolu Çevre Platformu, Çiçekyazı köyü Çandır Mahallesi Cami Lojmanında 7 Eylül Perşembe günü saat 14.00’de yapılacak ÇED toplantısı öncesi, projeye karşı başlattıkları mücadeleye destek bulmak için İnebolu ve Küre’de çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi.
Platform Başkanı Ahmet Çeçen, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Biz Küre’de Belediye Başkanını, parti başkanlarını, sivil toplum örgütlerini ziyaret ettik. Belediye Başkanı dahil olmak üzere hepsi yapılacak bu taş ocağına karşılar. Bugün de İnebolu’da siyasi parti başkanlarını, belediye başkanını ziyaret ettik. Sivil toplam örgütlerini ve basını ziyaret ederek durumları anlatarak kamuoyu yaratmayı çalışıyoruz. Biz çok etkili bir şekilde ÇED toplantısında eylem yapmaya karar verdik. Öyle gözüküyor. Çünkü köylü de harekete geçmiş durumda. Sivil toplum örgütleri de toplantıya geleceklerini söylediler. Biz toplantıda sunum yapmalarını istemiyoruz diyeceğiz. Çünkü Çuhadoruğu taş ocağının Kabalar Köyünde verdiği zararı, köylüye çektirdiği çileyi biliyoruz.”