Vidinlioğlu: ‘Beyt’ül-malı koruduk, belediyeye disiplin getirdik’

Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Emre Şahin’in ev sahipliğinde teşkilat üyeleri ile düzenlenen basın toplantısında konuştu.



 Göreve geldiklerinde 190 milyon TL olan belediye bütçesi ve 145 milyon TL borçla belediyeyi teslim aldıklarını söyleyen Başkan Vidinlioğlu, bugün bu rakamın 100 milyon TL olduğunu ve belediye bütçesinin de 1 Milyar TL olduğunu kaydetti.

 Belediyenin bütçesini iyi yönettiklerini ve zorlu sürece rağmen yatırımların devam ettiğine dikkat çeken Vidinlioğlu,  çekecekleri yaklaşık 110 milyon TL’lik kredi hakkındaki eleştirilere de; ‘’ Mazotun 40 lira olacağını hiç birimiz öngörmüyorduk, elektrik maliyetlerinin bu kadar artacağını öngörmüyorduk, dolayısıyla o konuda da tedbir almak zorundasınız’’ dedi.

 

Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu’nun konuşması şu şekilde:


‘’Genel seçimde; biz parti olarak Türkiye genelinde iyi bir netice almış olsak da Kastamonu özelinde; 81 ilin 80 tanesinin Kastamonu’ya bakışı; MHP’nin Kalesi olarak bakılır… Biz istediğimiz neticeyi elbette alamadık. Burada da; sebepleri her ne olursa olsun, biz hep sonuca bakıyoruz. Sonuçta başarısız bir seçim geçirdik. Elbette ki bunu kendi içimizde değerlendirmesini yapıyoruz, benzer sıkıntıları tekrar yaşamamak için. Geçmişte kaldı ama bundan çıkarılacak derslerle de önümüzdeki yerel seçimlere hazırlanma sürecini yürüteceğiz. Kastamonu’nun nüfus bakımında neredeyse 4’te üçünü yöneten Milliyetçi Hareket Partili belediyeler, elbette ki bunu devam ettirmek hatta daha ötesine geçirmek arzusundayız. Bizde şimdi hemen çok kolay karar verilir. Yaşanmış bir başarısızlık, genele şamil edilir. Ama ben, 43 yıldır hareketin içerisindeyim. Biz, yüzde 2-3’lerden buralara geldik. Türkiye’deki ilk belediyelerden birisidir Kastamonu, MHP’nin aldığı… Ve o seriye bağlanmış şekilde devam edildi. Sonra bir sürü belediye başkanlıkları aldık. Yer yer kazandığımız, kaybettiğimiz belediyeler oldu ama biz, hep bunu gördük; bizim sevdamız Türkiye… Sevdamız Turan… ‘’

‘’ÖZELEŞTİRİ YAPACAĞIM’’

‘’Kendime de bir özeleştiri yapacağım; ben meslek hayatımda da böyleydim. Elli tane yeri dolaşmış, ama kimsenin göze alamadığı vakaları yapardık, hiç de işin reklamına girmezdik. Biz, reklam boyutunda, yaptıklarımızı söyleme boyutunda eksik kaldık. Ama, bu konuda da; aslında yapılanları da herkes görüyor. Çok fazla da; şunları şunları yaptım demenin de biraz nezaketsizlik olduğunu düşünen birisiyim,  bak ben bunu yaptım demek çok da doğru bir şey değil ama hizmetler noktasında da elbette herkesi haberdar etmek lazım.’’

GERÇEKLEŞTİRDİKLERİ PROJELERİNİ ANLATTI

‘’Ömerul Faruk Darende Huzurevi… Aynı zamanda hükümetinde programında olan bir yerdi. Biz, başladık ve bitirdik. Bazen şu söyleniyor; o yaptı, bu yaptı. Allah,  razı olsun Darende ailesinden, mekanı cennet olsun Ömerul Faruk Darende’nin… Ama, biz de bu işi yaparken az harcamadık. Geldiğimizden beri konuşulan, 27-28 yıldır ek itfaiye binası… İnşallah, açılışını da en kısa sürede yapacağız, başladık ve bitirdik. Engelsiz Yaşam Merkezi, başladık ve bitirdik, Oyuncak Kütüphanesi ve Kreş, başladık ve bitirdik. Karaçomak Barajı’nın orayı ayağa kaldırdık.  KASMEK binasını ayağa kaldırdık, 39 tane kursumuz var orada. 3 binin üzerinde vatandaşımız faydalandı, sırada bekleyen de bir o kadar kursiyerimiz var. Altına Türkiye’nin ilk kadınlar marangozhanesini açtık. Ahşap restorasyonların biz artık kendi bünyemizde yapıyoruz. Tosya yolunun alt yapısı… Bugünkü parayla en az 300 milyon lira harcamışızdır. Altında ikiye iki büzlerle; yürünebilir… Tosya Yolu’nun altı, hem yağmur hem de kanalizasyon drenajıyla ikiye iki büzlerle döşendi. Dünya kadar iş yapıldı. Kapalı garaj yerleri, yaşam alanları yapıldı, millet bahçesi bitmek üzere. Bunların hepsinden ayrı yere koyuyorum. Bu konuda da yeterince paylaşım yapılmadığını düşünüyorum. 94’te, yine bizim ilk belediyemiz döneminde gündeme gelmiş ve projelendirilmiş bir şeydi. Atık Su Arıtma… Yanında içme suyu da vardı, sonradan maliyetin yüksekliğinden dolayı içme suyu kısmı ayrılmıştı. Atık Su  Arıtmayı, şehrin 27 yıllık rüyasını, 94 yılıyla kıyasladığınızda 29 yıllık rüyasını… Bitirdik. Bugünkü rakamlarla 600 milyon TL’ye yapamazsınız ve 1,5 yıldır faaliyette. Her gün sekiz ton yakıt aldığımız, özellikle tarım havzamızı suladığımız, daha Germeç’e ötesine kadar suladığımız alanın, kirli su yerine artık neredeyse içilebilir durumda bir suyla, sulandığını düşünün.  Türkiye’deki sayılı tesislerinden bir tanesi. Geçenlerde Sayıştay denetimi için gelen arkadaşlarımı gezdirdim, gördüler; dediler ki: ‘Urfa’daki bile bunun yanında çok şey kalır…’ Ama ne yazık ki duyurma noktasında eksik kalıyoruz. Ya da paylaşıyoruz ama çok dikkat çekmiyor.  Geçenlerde Tarım bakanımız geldiğinde de dile getirdik; çok önemli bir şeye imza atmışsınız başkanım dedi; Park bahçeler yerleşkemiz iki yıldır faaliyette. Önümüzdeki dönemin ana konularından bir tanesinin sağlıklı gıda ve su olduğunu söylüyoruz. Biz, orada yağmur ve kar suyu drenajıyla, park bahçeler yerleşkemiz tamamen otomatik, ısındığı zaman camlar açılıyor, soğudu zaman otomatik ısıtma devreye giriyor. O refüjlerde gördüğünüz çiçeklere önceden belediye Dünya kadar para veriyordu, şimdi kendimiz üretiyoruz.’’

‘’KENDİNİZE BİR YOL ARIYORSUNUZ’’

‘’Sıkıntılı bir sürece rağmen yapıldı. Özellikle kredi kullanma noktasında da 1-2 tane eleştiriye maruz kaldık, eleştiriye açığız yapılabilir fakat ek bütçe sadece bizim yaptığımız bir şey değil. Ek bütçe maliyetiniz arttığınız zaman yapmanız gereken bir şey. Çünkü işlerin devamı noktasında bir bütçe göstermeniz lazım. Mazotun 40 lira olacağını hiç birimiz öngörmüyorduk, elektrik maliyetlerinin bu kadar artacağını öngörmüyorduk, dolayısıyla o konuda da tedbir almak zorundasınız. Benim asıl garibime giden; büyükşehir belediyelerinden bir tanesi, ‘Benim yurt dışı kredim onaylanmıyor’ derken, şimdi kredi onaylandı. Teşekkür etti. Ama; aynı siyasi irade, buradaki kredi talebine hayır diyor. Kendilerine isterken evet, ama demekki masanın o tarafıyla bu tarafı arasında farklar oluyor. Bundan daha doğal bir şey yok. Nasıl ki siz kendinize bütçe yapıyorsanız, bütçede öngörülmeyen bir şey oluyorsa, arkadaşınıza ‘Ayın başı gelmiyor, 300-500 lira para ver’ dersiniz. Bundan daha doğal bir şey yok. Çünkü beton arttı, demir arttı. Artışa rağmen belediyelerin ana geliri İLBANK’tan gelen paylardır, İLBANK paylarımız aynı kaldı, hatta deprem sonrasında, büyük çoğunlukla oraya aktarıldı. Size gelen payda da azalma olunca mecburen kimseyi mağdur etmemek adına, kendinize bir yol açıyorsunuz. Çok da büyütülecek bir şey değil. Daha dün, Taşköprü Belediye Başkanı da bir miktar ben de borçlanmaya gideceğim dedi. Tüm belediyelerde bu benzer sıkıntılar oluyor. Konuşulmaz bile, bizde niye bu kadar çok konuşuluyor bilmiyorum.  Birbirimizin derdinden anlamamız ve ortak paydamızın Kastamonu olduğunu unutmamamız lazım.’’

‘’DEVAM ETTİRECEĞİZ’’

‘’31 Mart’ta tarihi bir başarıya ulaştık ve Kastamonu Kalesi’nden de üç hilali indirme gibi bir asla lüksümüz yok. Biz bir çalışıyorsak, üç çalışacağız. Milliyetçi Hareket Partisi siyasi gelenek olarak çok zor günlerden geçmiştir. Ülkenin sigortasıdır. Yerel yönetimlerdeki başarısı da ortadadır. Buna kimsenin gölge düşürmesine de, 3 hilalin o kaleden inmesine de izin vermeyiz. Kastamonu’da bir gelenek haline gelen MHP belediyeciliğini, inşallah devam ettireceğiz.’’

 

‘’BELEDİYEYE MALİ DİSİPLİN GETİRDİK’’

‘’Beytülmal’a sahip çıktım. 190 milyon bütçesi olan belediyede 145 milyon borçla teslim aldım.   Bütçenin dörtte üçü borçtu ve Mart sonu itibariyle orada harcanacak bir bütçe de kalmamıştı. Şuanda 1 milyar TL’nin üzerinde bütçe var, belediyenin toplam borcu 100 milyon TL. Dörtte üç borçtan, bütçenin yüzde 10 borcuna düşmüş bir belediye mevcut. Dolayısıyla Beytülmal’a sahip çıktım, dışarıda hiç kimse Kastamonu Belediyesi’yle ilgili; ‘Arkadaş, şurada şu yolsuzluğu yaptı, burada bu yolsuzluğu yaptı’ diyemez. Dolayısıyla bütçe disiplini getirdim ve parayı da doğru yönettim. Doğru yönetmeseydim, ülkenin, insanlığın geçirdiği; pandemiydi, seldi, depremdi, bunca olumsuzluğa rağmen bunca iş yapılmazdı ve bu kadar da borç yükü olmazdı.  En az bunun 3-4 katı borç olurdu. Demek ki  doğru yapmışız. Dolayısıyla bir mali disiplinin geldiği doğrudur, belediye bütçesini, Beytül malı koruduk. Son kuruşuna kadar da korumaya devam edeceğiz. Elinde belgesi, bilgisi, kanıtı olan varsa buyursun ortaya koysun. Ama tezvirat, soru işareti üzerinden kimse belediye üzerinden polemik yapmasın. ‘’