Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 98'nci yıl dönümü dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı'nda kutlama töreni gerçekleştirildi. Törende komandoların yaptığı gösteri ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü'nün jimnastik ekibinin sunumu büyük alkış toplarken, pandemiye rağmen çok sayıda vatandaşın meydana gelerek Cumhuriyet coşkusunu yaşamak istemesi de dikkatlerden kaçmadı.
Törende konuşma yapan Vali Avni Çakır, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98'nci yıl dönümünü ilk günkü gibi aynı şevk ve heyecanla kutlamanın gururunu yaşadıklarını belirterek, ''29 Ekim 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'en büyük eserim' sözleriyle mana ve muhtevasını özetlediği yeniden diriliş ve yükselişin günüdür. Bugün, insanlık tarihinin bir milletin yokluk ve imkansızlıklar içinde bile umutsuzluğa kapılmadan bağımsızlık ve hürriyetinden asla taviz vermemesine, kendi kaderini kendisinin tayin etmesine şahit olduğu gündür. Türk milleti, tarihte bir çok devlet kurmuş. Bir çok medeniyet oluşturmuş, hakim olduğu topraklarda barışı, huzuru, hoşgörüyü, kardeşliği, adaleti ve her türlü inanca saygıyı tesis etmiş, insanları; rengine, mezhebine, kültürüne göre ayırmamış necip bir millettir'' dedi.
Çakır, şöyle devam etti; ''Mondros ve Sevk müsvetteleriyle kendisine dayatılan esaret, küçülme ve dağılma senaryolarını İstiklal Mücadelesi'yle parçalayan milletimiz, Türk milletinin esir edilemeyeceğini vatanından, bayrağından mahrum edilemeyeceğini, bir daha silinmemek üzere tarihe altın harflerle yazdırmıştır.Cumhuriyete giden meşakketli yolda, Kastamonu halkının olağanüstü gayret ve fedakarlığı da her türlü takdirin üzerinde olmuştur. Kurtuluş Savaşı'nda eli silah tutan Kastamonulular, cepheye koşmuş. İstanbul, İnebolu Limanı'na getirilen silah ve cephane, elden ele kadın, çocuk ve yaşlıların omuzlarında kağnı ve at arabalarıyla Küre, Seydiler, Kastamonu, Çankırı güzergahından Ankara'ya, oradan da cepheye ulaştırılmış. Bugün İstiklal Yolu olarak isimlendirdiğimiz bu güzergah, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Gözüm Sakarya'da Dumlupınar'da, kulağım İnebolu'da' sözünde belirttiği gibi İstiklal mücadelemizin can damarı olmuştur. Milli mücadele döneminde milletimizin azim ve cesareti karşısında istediğini alamayan işgalciler, bugün de emellerini, verdikleri destekle terör örgütleri vasıtasıyla gerçekleştirmeye çalışmakta, bu aziz milletin huzuruna, birliğine, kardeşliğine kast etmektedir. Millet olarak kardeşliğimizi, birliğimizi beraberliğimizi muhafaza edip şer odaklarının oyununa gelmediğimiz sürece aziz milletimizin yükselişiğini kimsenin durdurmaya gücü yetmeyecektir.''
Kurtuluş Savaşı ve 15 Temmuz darbe girişimini örnek gösteren Vali Avni Çakır, ''Bundan önce bir asır önce bir olarak yurdumuzu düşman işgalinden temizlediysek, 15 Temmuz 2016'da FETÖ Terör örgütünün kalkışmasını yollara, meydanlara inerek engellediysek bugün de geçmişimizden aldığımız güçle Cumhuriyetimizi ve İstiklal'imizi muhafaza etmek için birliğimizi, dirliğimize, kardeşliğimize yönelen her türlü tehdite karşı duruyoruz ve duracağız. Bu bizim, gelecek nesillere borcumuzdur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak sizlersiniz' diyerek bu görevi gençlerimize emanet etmiştir. Dün, Cumhuriyete giden yol Çanakkale'den, Kafkaslardan, Sakarya'dan, Dumlupınar'dan ve üzerinde bulunduğumuz İstiklal Yolu'ndaki isimli isimsiz bir çok kahramanın cansiperane fedakarlığından geçmiştir. Cumhuriyetimizin kuruluş harcı olan birlik ve beraberliğimiz, kardeşliğimiz, dayanışmamız, millet olarak karşılaşacağımız her türlü zorlukta, en büyük gücümüzdür. Nitekim, yakın zamanda ülkemizin muhtelif yerlerinde ve ilimizde başta Bozkurt ilçemiz olmak üzere meydana gelen doğal afetlerde can ve mal kayıplarımız oldu. Allah, bir daha böyle afetler yaşatmasın. Aziz milletimizin kardeşlik hukukuna verdiği değeri bu felaketlerde bir kez daha gördük. Devletimizin, afet bölgelerine süratle müdahalesi, milletimizin kenetlenmesi, yardımlaşmada yarışılması, milli birlik ve beraberliğimizin en büyük göstergesi olmuştur. Yaşasın birlik beraberlik, yaşasın büyük Türk Milleti, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti' diye konuştu.