Program, Erdem Müzik ve Sanat Akademisi Kurucusu, aynı
zamanda Türk halk müziği sanatçısı ve müzik öğretmeni Gülcan Kara Erdem'in
konuşması ile başladı. Akabinde Kent Müzesi Müdürü Murat Salihoğlu, Kastamonu
Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik
Danışmanlık Ana Bilim Dalı Docent Emine Nihal Undberg ve Kastamonu Üniversitesi
İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Doktor Öğretim Üyesi
Sarper Bütev konuşmalarını gerçekleştirdi.
İlk bölümünde öğrenciler bireysel piyano performanslarını sergilerdiler. Ardından; ud, gitar ve birbirinden eşsiz parçalarla son buldu. Minikler katılımcılardan büyük beğenisini kazandı.
"EVRENİ
ANLAMANIN YOLU MÜZİĞİ ANLAMAKTAN GEÇER"
Erdem Müzik ve Sanat Akademisinin yıl sonu gösteriminde konuşma yapan Türk halk müziği sanatçısı ve Müzik öğretmeni aynı zamanda Erdem Müzik ve Sanat Akademisinin kurucusu olan Gülcan Kara Erdem;" Önce müzik vardı. Evren konuşkandır ve müzikle konuşur. Evreni anlamanın yolu müziği anlamaktan geçer. Zira bütün evren müzikal prensipler üzerine kuruludur. Bir notanın vesile kıldığı şey yalnızca bizim anımsayabildiğimiz özel bir an'ın tekrar uyanışı, bu sayede devasa bir geçmişin yeniden canlanışıdır. Müziksiz bir yaşam hata olurdu der Nietsche... Hegel'in ünlü tasnifine göre 'Tüm sanatların toplandığı bütündür müzik'... Ahmet Hamdi Tanpınar da 'Bütün sanatlar musikinin içinde' diyerek aynı noktayı gösterir. Müziğin bütün sanatları kendisinde birleştirmesi" ifadesi. Mozart'in babasına yazdığı bir mektupla söyle dile gelir. 'Duygularım, şiirle anlatamam sair değilim, Kendimi gölge ve ışıkla ifade edemem ressam değilim, Düşüncelerimi hareketle açıklayamam dansçı değilim ama hepsini müzikle yapabilirim. Eğer hayatımızın müziğini keyifsiz rutinler, hesaplar kaygılarla kaybetmiş isek Schopenhauer adeta kitapların arasından seslenir. Ruhumuzun gıdası olan müziğin, var olup gelişebilmesini sağladıkları için tüm sanatkarlarımıza minnettarız..." dedi.
"SANAT BİR
DENİZ, DERYA ÖĞRENCİLERİMİZ"
Erdem Müzik ve Sanat Akademisi’nin 8 ay önce kurulduğuna değinen Kara; "Sevgili eşim Serkan Erdem ile çıktığımız bu yolda birçok öğrencinin hayatına sanat dokunuşu yaparak güzel bir iz bırakmak istedik. Bir nebze de olsa sanat ruhunu işleyebildiysek ne mutlu bizlere... Sanat bir deniz, derya öğrencilerimiz. Bu 8 aylık kısa süreçte gelebilecekleri en iyi noktaya taşımak görevimizdi umarım layıkıyla yapmışızdır" ifadelerine yer verdi.
SALİHOĞLU; "EV SAHİPLİĞİ YAPMAKTAN DOLAYI ÇOK MUTLUYUZ"
Vedat Tek Kültür Merkezi’nin ev sahipliğini üstelediği
programda konuşma yapan Kent Müzesi Müdürü Murat Salihoğlu da; "Böylesine
değerli ve aslında Kastamonu’da çokta yapılmayan bir etkinliğe ev sahipliği
yapmak bizim için onur verici. Erdem sanat merkezinin kentimizde kurulmuş
olması ve bu kadar kısa süre içersinde çok değerli insanların yeteneklerini gün
ışığına çıkarması için imkan sağlaması bizleri çok sevindiriyor. Ev sahipliği
yapmaktan dolayı çok mutluyuz. Mimar Vedat Tek Kültür Merkezi olarak, sadece
kurumlara değil bütün kültür sanat faaliyetlerinde bir paydaş olmak
istediğimizi belirtmek istiyorum" dedi.
UNDBERG; "ÇOCUKLAR SPOR VE SANAT ALANLARINA ERKEN YAŞTA YÖNLENDİRİLMELİ"
Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri
Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.
Dr. Emine Nihal Undberg, ise şu ifadelere yer verdi; "Erdem Sanat Okulunun
hem öğrencisiyim, hem de velisiyim. Böylesine eski bir konakta sanat akademisi
ismini görünce çok heyecanlandım. Kendi alanım itibari ile şuna inandım.
Çocuklar özellikle kendi değerini kendilerini ifade edebilecekleri spor ve
sanat alanlarında mutlaka çok erken bir dönemde yönlendirilmeliler. Ve bunu
profesyonel ellerde yapmalılar. Bu yüzden çok şanslıyız, Kastamonu’ya
geldikleri için de çok teşekkür ediyorum. Hem de bizlere böylesine
buluşturdukları için."
BÜTEV; "KASTAMONU DAHA FAZLA SANAT TALEP EDEN ŞEHİR OLMALI"
Kastamonu Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo,
Televizyon ve Sinema Bölümü Doktor Öğretim Üyesi Sarper Bütev de konuşmasında;
“Uzun zamandır ihtiyaç duyduğu böyle bir akademiye şehrimize kazandırdıkları
için Gülcan Erdem ve Serkan Erdem’e çok teşekkür ediyorum. Picasso’nun çok
sevdiğim bir lafı var diyor ki 'sanat gündelik hayatın üzerimize bulaştırdığı
tozları temizleyen bir ruh arındırıcıdır. Ben de hep buna inanmışımdır. Böyle
bir akademiyi duyunca hemen kızımı buraya yazdırdım. Gerçekten de çok güzel işler
yapmaya başladı. Kastamonu daha fazla sanat talep eden şehir olmalı, her
düzeyde bunu daha fazla dile getirmeliyiz. Çocuklarımızı sanatla beslenmeye
ihtiyacımız var" diye konuştu.