‘Yalan ve iftira üzerine iktidar kurmayacağız’

CHP Kastamonu Milletvekili ve 1’inci Sıra Adayı Hasan Baltacı, Cide’de düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada; “Cumhuriyet demek, kimseye muhtaç olmamak demektir.

Yolsuzluğa, israfa, hırsızlığa son vereceğiz. En büyük yolsuzluk mülakattır. En büyük israf işsizliktir. En büyük hırsızlık enflasyondur. Çünkü biz biliyoruz ki bu ülke adamını bulanların ülkesi değildir, yolunu bulanların ülkesi değildir, gemisini yüzdürenlerin ülkesi değildir. Bu ülke Rahime Kaptan’ın yoldaşlarının, Rıfat Ilgaz’ın öğrencilerinin ülkesidir. Bu ülkeyi yeniden 85 milyonun ülkesi haline getireceğiz” dedi.

Cide Belediye Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde Cide Belediye Başkanı Mehmet Eşref Mutlu ve CHP üçüncü sıra adayı Ziver Kaplan da birer konuşma yaptı.

“OYUNUZU TÜRKİYE İÇİN KULLANIN”

Milletvekili Hasan Baltacı, mitingdeki konuşmasında şunları söyledi; “Rahime Kaptan’ın yoldaşları, Rıfat Ilgaz’ın öğrencileri olan Cideliler, hepinizi saygıyla selamlıyorum. En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Biz 14 Mayıs’tan sonra bu ülkeyi iyilikle, güzellikle ve adaletle yöneteceğiz. Öyle bir düzen kuracağız ki, emeğin ucuz, ekmeğin pahalı olduğu düzene son vereceğiz. Emeğin değerli, ekmeğin adil bölüşüldüğü bir Türkiye’yi kuracağız. Bunun için 14 Mayıs’ta sandığa gideceğiz. Oyunuzu kullanın. Oyunuzu Cide için kullanın. Oyunuzu Türkiye için kullanın. Oyunuzu çocuklarınız, gençlerimiz için kullanın. Öyle bir oy kullanın ki verdiğiniz oy Londralı tefecilere faiz olarak gitmesin. Öyle bir oy kullanın ki verdiğiniz oy Singapur’daki kumar masasında pul olmasın. Öyle bir oy kullanın ki verdiğiniz oy 5’li çeteye bir ihale daha olmasın. Biz millet iradesini o sandıktan çıkaracağız. Bizim çocuklarımızın alın teri, birilerinin porselen tabağında pudra şekeri olmasın.”

“14 MAYIS’TA ÜLKEYİ BİRLEŞTİRECEĞİZ”

“14 Mayıs’ta bir karar vereceğiz. Ya manda yoğurduna Medine hurması doğrayanların yanında olacağız, ya da patates ve soğanla karnını doyurmaya çalışan yoksul halkın yanında olacağız. Lüks ciplerinde pudra çekenleri mi izleyeceğiz, emeklerle okuttuğumuz çocuklarımızın hakkını mı teslim edeceğiz? Bir karar vereceğiz. Ya 50 bin dolarlık çantasıyla bize şükretmeyi, sabretmeyi öğütleyen Emine Erdoğan’ın yanında olacağız, yada çocuğunun beslenme çantasına kuru ekmek koyamayan bu ülkenin yoksullarının, kadınlarının yanında olacağız. Pandemi döneminde kendi bakanlığına dezenfektan satan Bakan Ruhsar Pekcan’ın mı yanında olacağız ya da tüm olumsuzluklara rağmen pandemi döneminde Cide’ye hizmet eden Eşref Mutlu’nun yanında olacağız. Cideliler, Cumhuriyet Halk Partisi’ni tercih etti diye bu şehri cezalandıranların mı yanında olacağız, yoksa herşeye rağmen Cide’ye hizmet etmek isteyenlerin mi yanında olacağız? Kurucaşile yolunu ya bitireceğiz, ya da konuşmaya devam edeceğiz. Biz kararımızı verdik. 14 Mayıs’tan sonra bu ülkeyi birleştireceğiz. Bu ülke sen-ben oldu. Birleştirip, değerlerimizi yeniden inşa edeceğiz. Bunu öncelikle Cumhurbaşkanı seçerek yapacağız. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu Çankaya köşküne göndereceğiz. Milletin iradesini 100 yıl önce olduğu gibi saraydan alıp yeniden millete temsil edeceğiz. Seçtiğimiz Cumhurbaşkanı, bu ülkeye sevgiyle hitap edecek, saygıyla hitap edecek, kimseye parmak sallamayacak, 85 milyonla helalleşecek. 14 Mayıs’tan sonra değerlerimizi yeniden inşa edeceğiz. Yeniden komşu olacağız, arkadaş olacağız, millet olacağız, biz olacağız.”





“ADALETİ VE EŞİTLİĞİ SAĞLAYACAĞIZ”

“Yapmamız gerekenler var. İşimiz zor, yolumuz uzun. Ama bizim milli bir irademiz var. Adaleti tesis edeceğiz. Sadece mahkeme koridorlarında değil. Mahkemeye giderken, karşında bir il başkanını görmeyeceksin. Adaleti hepimiz için tesis edeceğiz. Cide’nin alınmayan hakkını, bütçeden gelmeyen payını alacağız. Devletin tüm kurumlarını yeniden inşa edeceğiz. Devleti, bir partiye hizmet eden kurumları olmaktan çıkaracağız. Kaymakamlar, iktidar partisinin ilçe başkanı olmayacak. Valiler, iktidar partisinin il başkanı olmayacak. Devletin kurumları, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu cumhuriyette olduğu gibi vatandaşa hizmet edecek. Fırsat eşitliği sağlayacağız. Çocuklarımız için sağlayacağız. KPSS’de sınavı kazandıklarında, dayısı olanın, amcası olanın, iktidarda olanın altında ezilmeyecek. Mülakatı kaldıracağız, bu ülkeye liyakati getireceğiz.”

“HEP BİRLİKTE ÜRETECEĞİZ”

“Üreteceğiz. Hep birlikte üreteceğiz. Üretmek isteyen, Cide’ye giderim, yatırım yapmak isterim diyen varsa devlet desteği arkasında olacak. Aynı Cumhuriyet’i kurarken olduğu gibi, kalkınmayı tarımdan başlatacağız. Tarıma dayalı sanayiden başlatacağız. Gençler köye gitmiyor ya da köyde durmuyor diyorlar. Doğrudur. Çünkü köyde sağlık ocağı yok ki, okul yok ki. Sosyal güvence yok ki. 30 yaşın altındaki bir çocuk ben Güren’e, Soğuksu’ya, Baltacı’ya, Fakaz’a giderim derse,  sen üret, köyüne sahip biz de sana devlet olarak sahip çıkacağız diyeceğiz. Sigortanı biz ödeyeceğiz diyeceğiz. Sağlık ocağını biz getireceğiz. Taşımalı eğitimle çocuğunu köy köy gezdirmeyeceğiz. Atama bekleyen öğretmenleri çocuklarla, atama bekleyen sağlık personelini sizlerle buluşturacağız. 14 Mayıs’tan sonra bu ülkenin zenginliğini adil bir şekilde paylaşacağız. Asgari ücreti açlık sınırının altından alacağız, yoksulluk sınırının üstüne çıkaracağız. Emeklilerimizin maaşlarının da asgari ücretin altında kalmasına izin vermeyeceğiz. Cumhuriyet demek kimseye muhtaç olmamak demektir. Bu ülkenin kadınlarını kimseye muhtaç etmeyeceğiz. Aile desteği sigortasını bizim iktidarımızda hayata geçireceğiz. Yolsuzluğa, israfa, hırsızlığa son vereceğiz. En büyük yolsuzluk mülakattır. En büyük israf işsizliktir. En büyük hırsızlık enflasyondur. Çünkü biz biliyoruz ki bu ülke adamını bulanların ülkesi değildir, yolunu bulanların ülkesi değildir, gemisini yüzdürenlerin ülkesi değildir. Bu ülke Rahime Kaptan’ın yoldaşlarının, Rıfat Ilgaz’ın öğrencilerinin ülkesidir. Bu ülkeyi yeniden 85 milyonun ülkesi haline getireceğiz. Yalan üzerine, iftira üzerine iktidar kurmayacağız. Şart olsun ki bunu yapacağız.”