Tosya’nın sesini Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) kürsüsünden,
görev yaptığı 5 yıllık süreçte her zaman gür bir şekilde duyurduğunu ve destek
sağladığını söyleyen Baltacı, Tosya’daki mitingde bu kez Tosyalılar’dan destek
istedi.
Tosyalılar’ın ilgisi altında gerçekleşen mitingde ilk
konuşmayı yapan CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, AK Parti’nin Tosya’yı sürekli
olarak oy deposu olarak gördüğünü ve taleplerini görmezden geldiğini savundu.
ERBİLGİN: “14
MAYIS’TA YA PUDRA ŞEKERCİLERİNİ SEÇECEKSİNİZ YA DA BİZİM HASAN’LARI”
İl Başkanı Erbilgin; “İktidar, ‘biz ne yaparsak yapalım,
Tosya’ya yüzümüzü dönmesek de Tosya bize yüzde 80 oy verir’ diye düşünüyor. Şimdi
bunu değiştirme zamanı. Şimdi bunu Kılıçdaroğlu’nun ülkücülüğü, vatanseverliği
ile değiştirme zamanı. Bu hafta Pazar günü hep birlikte sandığa gideceğiz, Cumhurbaşkanını
seçeceğiz. Bu ülkede adalet yürüyüşü yapan, bu ülkeyi birleştiren Kemal
Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı seçeceğiz. Bir de bu ilde kalbi atan, bu ilin
ilçelerinin yollarına, çocuklarınızın yurtlarına, hastanelerine emek veren 5
yıldır çalışan bizim milletvekillerimizi seçeceğiz. Bizim Hasan aramızda, biz
istiyoruz ki Bizim Hasan’ın yanına bizim, bizim Kadir’i, bizim Ziver’i de
ekleyelim. İnşallah millet izin verirse Kastamonu için, Tosya için çalışacağız.
Mafyalar, militanlar, 5’li çeteler, domuz bağcıları, Gaffar Okan’ın katilleri,
pudra şekerciler genel başkanımızın cumhurbaşkanı olmasını istemiyorlar. Çünkü
onlar milleti değil, kendi ceplerini düşünür olmuşlar. 14 Mayıs’ta ya pudra
şekercilerini seçeceksiniz ya da bizim Hasan’ları seçeceksiniz” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi üçüncü sıra milletvekili adayı
Ziver Kaplan da “Ülkemizde sanki 12 Eylül öncesini yaşıyoruz. İnsanlar
ötekileştiriliyor. Kirli bir siyaset dili kullanılıyor. Asıl olan kardeşliktir,
sevgidir. Köylü, işçi, memur maalesef herkes ekonomik anlamda kötü durumda. CHP
iktidarı bu işsizliğe, adaletsizliğe son verecek. CHP’den terörist çıkmaz.
Bizim iki tane kırmızı çizgimiz var. Vatan ve bayrak” dedi.
YALÇIN: “İKTİDARIN
KİN VE ZEHİR DOLU DİLİ, TAŞLAMALARA VE YARALAMALARA DÖNÜŞTÜ”
CHP ikinci sıra Milletvekili Adayı Saadet Partili Kadir
Yalçın ise; “Tarımı, hayvancılığı bitirdiler. Bizim Tosya için, Kastamonu için,
diğer ilçelerimiz için projelerimiz hazır. Hiç endişeniz olmasın. Biz bu
ülkenin gıda, tarım, hayvancılık ile kalkınacağının farkındayız. Biz adil bir
devlet, adil paylaşım, adil yaşam, herkesin birbirinden emin olduğu bir ülkenin
mücadelesini veriyoruz. Gelin bu mücadeleye omuz verin. Mevcut iktidarın
ayrıştırıcı diliyle 14 Mayıs’ta vedalaşacağız. Milletimize huzuru, barışı
kardeşliği hediye edeceğiz. İktidarın kin ve zehir dolu dili, taşlamalara ve
yaralamalara dönüştü. Ama kaçışınız yok, kaybedeceksiniz. Kötülüğü yenmenin tek
yolu iyilerin hep birlikte olabilmesi. Hep beraber kazanacağız Tosya” diye
konuştu.
BALTACI: “TOSYA’DA
HİÇBİR FABRİKA KAPANMAYACAK”
Tosyalılar için “üretken, çalışkan, cefakar, yürekli,
korkusuz” ifadelerini kullanan Millletvekili ve 1. Sıra Adayı Hasan Baltacı da iktidara
geldiklerinde işsizliğe, adaletsizliğe, yolsuzluklara, enflasyona son
vereceklerini söyledi.
Baltacı, konuşmasında şunları kaydetti; “Biz bu ülkeyi
iyilikle, güzellikle, adaletle yöneteceğiz. Yolsuzluğa, israfa son vereceğiz.
Bu ülkedeki en büyük yolsuzluk torpildir. Gençlerimizin alın terinin
çalınmasıdır. Biz bu ülkeyi birleştireceğiz. Cumhuriyetin değerlerini
Cumhuriyetin 100. yılında yeniden ayağa kaldıracağız. Hep birlikte
zenginleşeceğiz. Adil bölüşeceğiz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılını hep birlikte
kuracağız. Cumhurbaşkanımızı seçildiğinde Çankaya Köşkü’ne göndereceğiz.
Cumhurbaşkanımız 85 milyonu kucaklayacak. 14 Mayıs’tan sonra yeniden komşu,
arkadaş, yeniden yoldaş, millet olacağız. 14 Mayıs’tan sonra yeniden toplum
olacağız, millet olacağız. Cumhuriyetin değerlerini yeniden inşa edeceğiz.
Adaleti inşa edeceğiz. Adliyelerde bir hâkimi gördüğünüzde; ‘acaba hangi parti
il başkanı ile muhatap oluyorum’ diye düşünmeyeceksiniz. Devletin kurumlarını
yeniden inşa edeceğiz. Devlet yeniden millete hizmet edecek. Fırsat eşitliğini
sağlayacağız. Tarlamızı, ceketimizi, hayvanımızı satıp okuttuğumuz çocuklar var
ya çocuklar… İşte o çocuklar diploma sahibi olduklarında siyasilerin altında
ezilmesin diye mülakatları kaldıracağız. Tosya’da hiçbir fabrika kapanmayacak.
Üretmek isteyen herkese eşit kredi vereceğiz. Tosya’nın Ankara’ya açılan kapısı
14 Mayıs’tan itibaren biz olacağız.”
“TARIMDA DA
SANAYİDE DE KALKINACAĞIZ”
“Tarımda da kalkınacağız, sanayide de kalkınacağız. 30
yaşın altındaki bir genç çiftçilik yaparım derse SGK’sını biz yatırıyoruz
diyeceğiz. 14 Mayıs’tan sonra bu ülkenin köyleri gübreye, mazota, tohuma
çalışmayacak. Mazotun, gübrenin yarı fiyatını biz vereceğiz. Devlet çiftçinin
arkasında olacak. Esnaf bakanlığı kuracağız. Esnafımız gününü kiraya,
elektriğe, doğalgaza çalışmakla geçirmeyecek. Adil paylaşacağız. Asgari ücreti
yoksulluğun altında tutmayacağız. Cumhuriyetin değerlerini yeniden inşa
edeceğiz. Hiç kimse kimseye muhtaç olmayacak. Bu ülkenin geleceğini yeniden
inşa edeceğiz. Biz yerli ilaç üreteceğiz. Biz kimsenin ilacına vatandaşlarımızı
muhtaç etmeyeceğiz. Fabrikalarımızı, havaalanlarımızı, köprülerimizi,
yollarımızı geri alacağız. Bu ülkenin hiçbir çalışanı başka ülkenin çalışanı
değildir. Bu ülke 85 milyonun ülkesidir. Yeniden 85 milyonun ülkesi yapacağız.
İktidarımızı kimsenin üzerine baskı olarak kurmayacağız. İktidarımızı gönüller
üzerine kuracağız. Bu ülkeye, bu şehre hizmet edeceğiz.”
“SANDIĞA GİDİN”
“Tosyalılar bu seçimde bir karar verecek. Ya kendisine üvey evlat gibi davrananların yanında olacak ya da kendilerine hak, hukuk, adalet getirenlerin yanında. Siz Kastamonu’nun üvey evladı olarak hissetmeyin diye, il il, hastane hastane dolaşmayın diye biz varız.14 Mayıs’ta sandığa gidin. Bu yolda yitirdiğiniz canlar için, çocuklarınız için, adalet için, eşitlik için, hastane hastane gezmemek için sandığa gidin. Tosya kaderini, kadınlarımızın kaderini kendi belirleyecek. Ya manda yoğurduna Medine Hurması bananlarla yola devam edeceksiniz ya da patatesle-soğanla karnını doyurmaya çalışan bu yoksul halkın yanında olacağız. Ya lüks hayatları seyretmeye devam edeceğiz ya da emek emek büyüttüğümüz ceketimizi satarak okuttuğumuz çocuklarımızın adaletli bir şekilde işe girmelerini sağlayacağız. Ya kolunda 50 bin dolar çanta ile gezen Emine Erdoğan’ı seyredeceğiz ya da çocuklarımızın beslenme çantalarına ekmek koyacağız. Tosya bir karar verecek. Tosya bizim yuvamızdır, evimizdir.”