Türkiye'de şap hastalığının daha önce hiç görülmeyen yeni
tipi olan, besi hayvanlarına özgü SAT-2 serotipi şap hastalığının ortaya
çıkmasının ardından Tarım ve Orman Bakanlığınca acil önlemler alındı. Bu
çerçevede aşı çalışmalarını yürüten Bakanlığa bağlı Şap Enstitüsü Müdürlüğü, ilk
etapta acil aşı üretimi çerçevesinde 1 milyon aşı üretti. Çalışmalar hakkında
bilgi veren Şap Enstitüsü Müdür Vekili Ertan Ağtürk, şap hastalığının büyükbaş
hayvanlarda et ve süt verimini azalttığını dile getirdi.
"HASTA
OLMAYAN HAYVANLARIN HASTA OLANLARDAN AYRILMASI GEREKİYOR"
Hastalığın önüne geçilebilmesi için çiftçilere aşı yapılması gerektiği yönünde uyarılarda bulunan Aktürk, "Hasta olmadan önce kesinlikle aşılarını yaptırmalarını tavsiye ediyoruz ama hasta olduktan sonra da tabii bu biraz daha değişiyor. Hasta olmayan hayvanların hasta olanlardan ayrılması gerekiyor. Ahırlara giriş çıkışlarda hayvan bakıcılarının dezenfeksiyon kurallarına, güvenlik kurallarına uymalarını, dezenfeksiyon havuzları kurarak içeriye girmelerini tavsiye ediyoruz. Ahırdaki gübrelerin dışarıya atılmasında yine dezenfeksiyon işlemi uygulandıktan sonra gübrelerin dışarıya atılması gerekiyor" diye konuştu.
Aşılamaya çok yoğun bir talep olduğunu kaydeden Ağtürk, "Yaklaşık 2 milyon 550 bin doz ilk üretimimiz vardı. Bunun 1 milyon 550 binini sahaya yolladık. Bugün de kargo imkanıyla yolladığımız aşılarımız var. Aşı üretme haftalık 2,5 milyon doz olarak devam edip, sahayla aşının uygulanmasıyla paralel bir düzeyde aşı sevkiyatına devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"HASTALIK İNSANA
BULAŞMIYOR"
Şap hastalığına yakalanmış hayvanların etinin yenmesinde bir sıkıntı olmadığını vurgulayan Ağtürk, şu ifadeleri kullandı: “Bu hayvan hareketlerini karantina altına almamızın en büyük sebeplerinden biri de kurbanlık hayvanların sahaya sürülmesine kadar bu hastalığı ülkemizden bertaraf etmek. Kurban için problem olmamasını göz önüne alarak karantina tedbirleri koyduk. Kırmızı etle ilgili de biz genelde sahada da şöyle olur; hastalık görülen bölgede kesimlik kıvamını alan hayvanların bir an önce kestirilmeleri tavsiye ederiz. Bu vesileyle de kırmızı et arzında da bir sıkıntı yaşanmaz. Hastalık hayvandan hayvana bulaşıyor. Kesinlikle insana bulaşmıyor. Şaplı hayvan eti yenilebilir. Hastalıktan dolayı bir deri bir kemik kalmıştır, o hayvanın eti tüketilmez. Şu ana kadar herhangi bir insanda şapla ilgili bir görülme olmamıştır."
"KURBAN
BAYRAMI'NDA BİR PROBLEM YAŞANMAYACAK"
Şap hastalığının belli başlı yerlerde çıktığını belirten Ağtürk, daha fazla yayılmaması için karantina tedbirleri alındığını hatırlatarak, şöyle devam etti: "Aşı üretme kapasitesine baktığımızda 20 Nisan gibi ülkemizdeki tüm hayvanların aşılanmış olacağını düşünüyorum. Şu anda Türkiye'nin her yerinde hastalık yok, bu algıyı yok edelim. Çiftçilerimiz hayvanların yüzde 100’ünün aşısını yaptırdıkça kesinlikle hastalık olmayacaktır. Bundan dolayı da hem Kurban Bayramı’nda hem de aşı bittikten sonra herhangi bir problem yaşanmayacaktır."
Ağtürk, şap hastalığına yakalanan hayvanların kapalı alanda tutulması gerektiğini, böylece hastalığın yayılmayacağını söyleyerek, "Çok aşırı bir paniğe gerek yok. Biz büyük bir tedbir aldık çiftçimiz ve ülkemiz bu işten çok fazla zarar görmesin diye" ifadelerini kullandı.