"GELENEKSEL
TÜRK TİYATRO SANATINA GÖNÜL VERDİM"
Meddahlık geleneğini yeni nesillere aktarmaya çalışacağını, teknolojiye rağmen ilerleteceğini söyleyen Demir; "Geleneksel Türk tiyatro sanatlarına gönül verdim. 26’dan fazla şehirde gösteri yaptım. Meddahlık sanatının daha geniş kitlelere yaygınlaşması için turneye çıktım. Kastamonu, Kocaeli, Yalova, Sinop, Samsun, Trabzon, Bursa, Gaziantep, Ankara gibi şehirlerde belediye yardımıyla özellikle kolejlerin davetleri üzerine gittik ve bu sanatı göstermeye çalıştık. Özellikle meddahlık, Karagöz gölge oyunu, kukla, köy seyirlik oyunları, ortaoyunu gibi bu sanat dallarında gösteriler yapıyorum. Hem gençleri bildirmek, hem de geleneklerimizin kaybolmaması adına bir uğraşı içindeyiz. O yüzden gittiğimiz yerlerde genelde kreşteki çocuklara Karagöz gölge oyununu oynatıyoruz. Ortaokul ve lise öğrencilerine, hatta yetişkinlere de meddahlık geleneğini öğretiyoruz” dedi.
“TÜRK TİYATROSUNA
SAHİP ÇIKMAK GEREK”
Karagöz ve meddahlığın hiç ölmeyeceğini belirten Rugeş Demir, sözlerine şöyle devam etti; "21. yüzyıldayız, her şey dijitale dönmüş durumda. Artık bu geleneksel sanatların çocukları cezbetmediğine dair bir sürü düşünce var. Çocuklar zaten doğar doğmaz dijital ortamın içinde doğuyor. Bunlar bizim kültürel mirasımız. Bunları gelecek nesillere aktarmazsak çok büyük bir şeyler kaybedeceğimizi düşünüyorum. Bu geleneksel sanata sahip çıkmak durumundayız. Bu oyunlara çocukların ilgisini çekebilmeyi başarırsak Karagöz ve meddahlık hiçbir zaman ölmeyecek.”
"TEORİK
ANLAMDA EKSİKLİKLERİ GİDERMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Gittiği her yerde meddahlığı öğretmeye devam eden Demir; "Bunlarla ilgili yayınlanmış iki tane kitabım da var. Bir yandan akademik tarafını da ihmal etmemeye çalışıyorum. Uygulama ve teorik anlamda eksiklikleri gidermeye çalışıyoruz. Benim okuduğum bölüm bağlı olduğu için geleneksel Türk tiyatrosu oradan bağlantılı oluyor. Biz de bunu bir amaç olarak görüyoruz, gittiğimiz yerlerde de bu sanatı öğretmeye devam ediyoruz" dedi.