Kastamonu’nun geleceği konuşuldu

Kastamonu Kalkınma Vakfı (KKV) Olağan Genel Kurul Toplantısı, Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası (KATSO) toplantı salonunda gerçekleştirildi.

KKV Başkanı Vali Avni Çakır başkanlığında düzenlenen genel kurula, Belediye Başkanı Rahmi Galip Vidinlioğlu, KKV Başkan Yardımcısı Remzi Gür, kurum müdürleri, STK başkanları, iş adamları ile yönetim kurulu üyeleri katıldı.

Programda Remzi Gür, Rahmi Galip Vidinlioğlu, Avni Çakır konuşma yaptı. Katılımcılardan Muhsin Altındağ, İlhami Çakır ve diğer üyelerden bazıları da dilek ve temenniler söz alarak duygu ve düşüncelerini dile getirdi.

Genel kurul sonunda Vali Avni Çakır, Belediye Başkanı Rahmi Galip Vidinlioğlu, Ziraat Odası Başkanı Mehmet Butur ve KATSO Başkanı Oğuz Fındıkoğlu’nun tabi daimi üye olduğu KKV Yönetim Kurulu Asil Üyeliğine; Remzi Gür, Sudi Topal, Kemal Akar, Selçuk Aslan, Ahmet Erkurtoğlu, Murat Demir, E. Soner Demir ve Hüseyin Aslan seçilirken Denetim Kurulu Asil Üyeliğine de; Özdemir Ata, Cengiz Aygün ve Hüseyin Kaya getirildi.

KKV’ye yeni üye olanların isimleri ise şu şekilde; Ali Aygün, Abdullah Özdemir, Ahmet Karakaya, Murat Demir, Necdet Emre Aygün, Coşkun Doğmuş, Bilgehan Çapraz, Soner Demir ve Aydoğan Süer.

GÜR: “ESAS GAYEMİZ KASTAMONU’YU DÜNYAYA AÇMAK”

Kastamonu Kalkınma Vakfı Başkan Yardımcısı iş adamı Remzi Gür, vakfın ilimizin ileri gelenlerinin hazır bulunduğu, ilimiz halkına, talebesine, hastasına, öksüzüne yardım etmeye çalışan bir vakıf olduğunun altını çizerek; “Kastamonu Kalkınma Vakfı, İstanbul’da bulunan 700 bin, Kastamonu’da bulunan 350-400 bin kişiyle 1 milyonun üzerinde Kastamonuluya hizmet vermek için uğraşıyor. Türkiye’nin dışında da olan Kastamonulular ile birlikte dirsek teması yaparak çalışıyoruz. Kastamonu otoyola, havayoluna yeni kavuştu. Henüz uluslararası bir limanımız olmamasına rağmen yine de bir limanımız var Allah’a şükür. Kastamonu, Türkiye’nin gelişmemiş, ama insanı olarak gelişmiş yerlerinden bir tanesi. İnsanımız çok şükür ilgi ve alakası ile Türkiye’nin her yerinde muteber görülen bir sınıftadır. Hırsızlığı, arsızlığı bilmiyoruz, çünkü alışmamışız. Bundan sonra da alışmayacağımıza ümit ediyorum. Esas gayemiz Kastamonu’yu dünyaya açmak. Talebelerimizi okutarak dünyadaki sanayi ve devlet kuruluşlarında çalışmalarını sağlamak, böylece Kastamonu’nun hem sosyal hem de ekonomik gücünü dünyaya tanıtmış olmak istiyoruz. Dolayısıyla bunun da öncülüğünü Kastamonu Kalkınma Vakfı olarak yapmak istiyoruz” diye konuştu.

“TİCARİ VE SİYASİ BİRLİĞİMİZ YOK”

Konuşmasına vakfa yeterli desteğin verilmemesini eleştirerek devam eden Gür; “Çalışıyoruz ama bunu güç olarak değerlendiremiyoruz. KATSO’nun 2 bin 800 üyesi var. KATSO’nun 2 bin 800 üyesinden Kastamonu Kalkınma Vakfı’na 2 bin 800 lira gelmiyor. 100’ün üzerinde müteahhidimiz var. Belediye başkanı müteahhitlere dese ki ‘Kastamonu Kalkınma Vakfı’na yüz lira vereceksin, bin lira vereceksin’, hiçbir müteahhit itiraz etmez, Allah razı olsun Kastamonu Belediye Başkanı da bunu yapmıyor. Valimiz burada, ondan da Allah razı olsun. Kastamonulu olmadığı halde en az Kastamonulular kadar çalışıyor, ondan bin kere razı olsun. Kastamonu’nun ekmeğini yiyen, suyunu içen, madenini satan, demirini satanlara ‘verin arkadaşlar 10 lira’ demiyor. Hep ben mi vereceğim, benim cebimde ne var? Bende de bir şey yok. O zaman olmadı. Bizim hepimizin el ele vererek Kastamonu’dan maddi manevi istifade edenlerden Kastamonu’ya yardım etmeleri için bir şeyler istememiz lazım. Kastamonu’nun çok derneği var, herkes yardım etmek istiyor. Allah razı olsun, edebildiği kadar etsinler ama bizim hem ticari birliğimiz yok hem de siyasi birliğimiz yok. İstanbul’da 700 bin kişiyiz, deriz ki ‘belediye başkanımız yok’ birimiz Tuzla’dayız, birimiz Silivri’deyiz. Tabii ki oy hakkımız dağıldığı için onu da beceremiyoruz. Dolayısıyla biz nazımız geçtiği arkadaşlardan rica ediyoruz. Allah razı olsun geçenlerde sayın valim rica etmişti ‘talebelerimiz var burs verelim’ diye. 26 tane arkadaşımız yardım etti, 30 olmadı. Bütün yalvarmalarıma rağmen 300 talebe değil 100 talebeye burs verebildik. Gönül isterdi ki Kastamonu Kalkınma Vakfı olarak yurt içi ve yurt dışında okuyan herkese burs verelim, çünkü o çocuklar bu memleketin çocukları. O çocuklar yarın okulu bitirdikten sonra mühendis, doktor olup bu memlekete hizmet edecekler. Bırakın memleketi insana hizmet edecekler. Dolayısıyla bizim vazifemiz, kendi bölgemizdeki insana yardım etmek. Bu da birlikten olur.  Kastamonu’nun sanırsam İstanbul’da 100’e yakın derneği var. Onlardan da bir şey istemiyoruz. En azından birlikte olalım. Eğer seçimimiz birlikte olacaksa Kastamonulu birini seçelim. Bozkurt’ta veyahut başka ilçelerde yaşamış, İstanbul’da hayatını devam ettiren bir siyasetçi varsa onu destekleyelim. Ankara’ya gidecek, Kastamonu için çalışacak bir siyasetçi varsa hep birlikte ona çalışalım. Biz daha çok şunu düşünüyoruz, ‘Bizim partiden olsun da ne olursa olsun’ kardeşim bölgeye bir faydası yoksa ne olacak? Kayserililer, Malatyalılar, Antepliler yapıyor. Biz yapmıyoruz. Diyoruz ki ‘Başkasının hakkını yemeyelim’ doğru başkasının hakkını yemeyelim ama kendi hakkımızı da yedirmeyelim. Ben biraz muzdaribim ve yeterli yapamadığımızı ve sizden de destek görmediğimizi düşünüyorum. Kastamonu Kalkınma Vakfı’nın 100 küsur üyesi var. 100 küsur üye ikişer bin lira verse senede 200 bin lira eder. 20 kişi aidat ödemiş. Demek ki yüzde 20 adam ediyoruz. Yüzde 80’imiz olmamış. Dolayısıyla biraz daha ciddi olalım. Devletten ve vatandaştan istersek bizim de ciddiyetimizin masaya koyulması lazım” ifadelerini kullandı.

VİDİNLİOĞLU: “ADINDA KALKINMA OLAN BİR VAKFIN ANA KONUSU VERDİĞİMİZ 3-5 TANE BURS OLMAMALI”

Genel kurulda konuşma yapan Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu ise, şehrin bir yol haritasına ihtiyacı olduğunu vurgulayarak; “Şehrin belediye başkanının, valisinin, sivil toplum kuruluşlarının, dinamiklerinin bir yol haritası olması lazım. İlk belediye başkanı olduğum zaman da dile getirmiştim, adında kalkınma olan bir vakfın ana konusu verdiğimiz 3-5 tane burs olmamalı. Bizim ciddi bir yol haritasına ihtiyacımız var. Şehrin müteahhitlerine elbette ki bir takım şeyler yaptırıyoruz, ama adı üstünde kalkınma vakfı, dünya kadar iş adamımız var, biz buradaki müteahhitlerden de bir miktar oraya destek alacak olursak şehirdeki bir sürü yapacağımız işlerde de ciddi hasar olur. Şehrimizin önceye göre artıları oldu, havaalanımızın açılması, tünelimizin açılması Kastamonu’yu daha ulaşılabilir bir şehir yaptı elbette. Hem il dışındaki iş adamlarımızın hem de mevcutlarımızın bir zihniyet dönüşümüne ihtiyacı var. Şehirle ilgili mutlaka bir çalıştay yapıp onunla ilgili gelecek rotamızı oluşturmamız lazım. Geçen gün veriler açıklandı, yine bir miktar daha eksilmişiz. Biz önce bu göçü durdurmalıyız, sonra tersine çevirmeliyiz. Şehrin en önemli bileşenlerinden bir tanesi turizm. Turizm ile ilgili mutlaka bizim önceliklerimizi bir masaya yatırmamız lazım. Kastamonu öyle bir il ki, Ilgaz Dağı’ndan gelirken başlıyorsunuz kayak turizmi, içeriye giriyorsunuz, açık hava müzesi gibi tarihi bir kent, kadim bir şehir, biraz öteye gidiyorsunuz sahilimiz var. Özellikle ilçelerimiz arasında yemek farklılıkları çok üst düzeyde, gastronomide bizi iddialı bir il haline getiriyor. Doğal güzellikleri o kadar fazla ki, inanç turizmi noktasında dört manevi kutuptan biri Şeyh Şaban-ı Veli ilimizde, evliyalar şehri, şehitler diyarıyız. Ama bütün gücümüzü oraya, oraya, oraya dağıtınca hiç birinden de istediğimiz neticeyi alamıyoruz” şeklinde konuştu.

“ŞEYHOĞLU KONAĞI’NA 3 YILDIR İŞLETMECİ BULAMADIM”

Gençlere özgüven aşılanması gerektiğini söyleyen Vidinlioğlu; “Şehrin üç tane ana bileşeni var, birisi üniversitesi, diğeri belediye öbürü de valilik. Sivil toplum da destekçisi olacak. Aynı yere vurmadıktan sonra, senkronize olmadıktan sonra yol alabilme şansımız çok yok. Hemen çok hızlı şekilde konak restorasyonlarımıza devam etmemiz lazım. Bunları butik otel tarzında, pansiyon tarzında işletmemiz lazım, gelenler böyle otantik yerler arıyorlar. Şeyhoğlu Konağı’na 3 yıldır işletmeci bulamadım. Gelin kardeşim diyorum, ne kira istiyorsun diyorlar, kira da istemiyorum diyorum vereceğin kaliteli hizmete yatır bana vereceğin kirayı diyorum ama öyle bile hiçbir müteşebbis çıkıp da ben burayı işletirim demedi. Bizim özellikle Milli Eğitim bünyesinde çocuklarımıza ve gençlerimize özgüven aşılamamız lazım, ancak bu şekilde şehre yol aldıracağız. Özellikle eğitim-öğretime giden gençlerimizi gurbette bırakmayacağız, geri dönmelerini sağlayacağız. Şehir ancak birlikte el ele verirse ayağa kalkacak bunu sağlamak adına da bize ne düşerse biz yapmaya hazırız. Genel Kurul hayırlara vesile olsun. Burası kimisinin doğduğu memleket, kimisinin de anasının babasının doğduğu, mezarının olduğu memleket. En büyük problem işsizlik, herkes iş istiyor, bende 5 bin tane müracaat var ve ne yapacağımı da şaşırıyorum. Çünkü bu gençler 3 gün sonra gurbete gidecekler, onun için burayı bir cazibe merkezi haline getirmek istiyorsak artık havaalanımızda var, tünelimizde var ulaşım artık daha kolay biz de iş adamlarımızı buraya yatırım noktasında bekliyoruz” dedi.

ÇAKIR: “KASTAMONU KALKINMA VAKFI ÇOK ÖNEMLİ BİR MİSYONU TEMSİL EDİYOR”

Vali Avni Çakır da, dernekçiliğin zor bir iş olduğunun altını çizerek; “Çok fazla dernek olunca insanlar nereye yetişeceğini de şaşırıyor. Kastamonu Kalkınma Vakfı çok önemli bir misyonu temsil ediyor. Buradaki asıl amacımız kalkınma derken biraz daha somut yatırımdan ziyade ana perspektifi çizmek anlamında da algılamak lazım. Şehrin önümüzdeki yıllarda yönelmesi olan alan ne olmalı gibi.  Haftada bir gün yen yeni OSB’mizde yer talebiyle ilgili iş insanlarıyla görüşüyorum. Hemşehrilerimiz gelse mutlu olurum ama buradaki asıl üzücü olan taraf gelen insanların çoğunun Kastamonu dışından olması. Şu anda 10’dan fazla kişiyle görüşme yaptım. Amacımız Mayıs-Haziran gibi ön tahsislere başlamak. En az burada 80-100 civarında yatırım parseli oluşacak demektir. İnanın çok yoğun talepler alıyoruz. Memleketin kıymetini ve konumunu biliyoruz. Bu konuda sabırlı olmaya ihtiyacımız var, çünkü İstanbul, Sakarya, Trakya doldu. Kastamonu ulaşım ve havayolu ağıyla katkıları tartışılmaz. O anlamda ben geleceği son derece iyi görüyorum. Bilakis ‘İş gücünü toparlayabilir miyiz?’ endişesi de yaşamıyor değilim ama halihazırda mevcut nüfusumuza ilave en az 5 bin kişilik iş gücü yatırımını karşılayacak düzeydeyiz” dedi.

“MORALE İHTİYACIMIZ VAR, MORALSİZLİĞE DEĞİL”

Son üç yıldır zorlu süreçlerden geçildiğini vurgulayan Çakır; “Vakıf olarak bu sene canlandık. Kastamonu Kalkınma Vakfı’nın hem KAS-DER’in hem de KASİAD ve diğer derneklerin olduğu yerde bir ağabey görevi görmesi lazım. Tüm hemşehrilerimize, özellikle iş dünyasın olanları bir çatı altında toplanmayı davet ediyorum. İnşallah önümüzdeki süreçte hızla potansiyeli olan, memleket sevgisiyle coşan arkadaşlarımızı aramıza kazandıracağız. Toplantılarımızı 10-20 rakamlarda değil de 50-100 rakamlarıyla İstanbul’da yapacağız. Özellikle İstanbul’da üye sayımızı hızla artırmamız lazım.  Bu konuda başta şahsım olmak üzere daha fazla aktif çalışmamız lazım. Bununla ilgili bu sene hareketlenmeye başladık, inşallah ilerleyen süreçlerde de bu artarak devam edecek. Burada küçük dokunuşlar ile çok büyük etkiler yaparız. Diğer sosyal sorumluluk projelerine, spordan sanata, eğitimden kültüre inşallah bütçe imkanlarımızı biraz daha çıkartarak çok daha iyi dokunuşlar da yapacağız. Morale ihtiyacımız var, moralsizliğe değil, o yüzden moralimiz yüksek olacak. İnşallah 2023 yılıyla beraber Kastamonu Kalkınma Vakfı’nın canlandığını, ekonomik hayatta daha güçlü olduğunu ve her türlü etkinlikte en ön safta daha fazla yer alacağını hep birlikte göreceğiz” diye konuştu. (Emre Çevikoğlu)